Balata değişimi için gittiğim oto tamirhanesinde, belli ki iktidar yanlısı üç vatandaş konuşuyor; “Yeni Anayasa şart abi, hele bir değişsin, şu vesayetçilerden bir kurtulalım, ondan sonra kim tutar bizi?”
Eş dostla bile siyasi tartışmaya girmenin sakıncalı olduğu günümüzde hele ki tanımadığım insanlara müdahale etmem, tartışmam…
Çünkü, siyaset mühendisliğinin yarattığı algıyla beyin dumuruna uğrayanlara, “Hemşerim, şimdiye kadar uçamadıysak, mevcut Anayasamızın hangi maddeleri engel oldu” diye sormanın kimseye faydası yok.
Kaldı ki buna en tepedekiler bile cevap vermiyor, veremiyorlar.
Ben yine buradan, genele şamil ama özellikle yeni anayasa bahanesine sarılanlara sorayım; "Vesayetçiliğin tam tasfiyesi" için 2017 Anayasa referandumuyla 2018 ve 2023 Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde oy istediniz. İstediğinizi aldığınızı da defalarca ilan ettiniz. Şimdi bir kez daha "vesayetçiliğin tam tasfiyesi" için yeni Anayasa'ya destek istiyorsunuz. Siz bizimle kafa mı buluyorsunuz?”
Saatlerdir madde madde bakıyorum, bu arkadaşların bu ülkeye hizmet etmesine, bu ülkeyi refaha kavuşturmasına hangi madde engel oldu, bulamıyorum. Çünkü yok…
Ya da tıpkı Lozan Anlaşması’nda yapıldığı gibi ‘gizli maddeler’ konuldu da ben göremiyorum!
Anlaşılan iktidara geldiğinden bu yana üçü referandum yoluyla olmak üzere 177 maddelik Anayasa’nın 134 maddesi yani dörtte üçünü (kaldı ki gerisi değişmeyen, değişmesi teklif dahi edilemeyen maddeler) değiştirenler de o vesayetçi maddeleri görememişler ki ille de ‘yeni anayasa’ diyorlar.
Peki, mevcut Anayasa gereği siyaset yapan ve hatta çeyrek asırdır bu ülkeyi yöneten arkadaşların Anayasa ile arası nasıl.
Yani uyuyorlar mı, gereğini yapıyor, hele ki şu son dönemde yaşadıklarımıza bakınca gerektiği gibi davranıyorlar mı?
En iyisi ben sayayım, siz karar verin.
Madde 2: “Türkiye Cumhuriyeti... insan haklarına saygılı...demokratik, laik ve sosyal bir hukuk devletidir.”
Madde 6: “Egemenlik, kayıtsız şartsız milletindir...Hiçbir kimse veya organ kaynağını anayasadan almayan bir devlet yetkisi kullanamaz.”
Madde 8: “Yürütme yetkisi ve görevi, Cumhurbaşkanı tarafından, anayasaya ve kanunlara uygun olarak kullanılır ve yerine getirilir.”
Madde 9: “Yargı yetkisi, Türk milleti adına bağımsız ve tarafsız mahkemelerce kullanılır.”
Madde 11: “Anayasa hükümleri, yasama, yürütme ve yargı organlarını, idare makamlarını ve diğer kuruluş ve kişileri bağlayan temel hukuk kurallarıdır. Kanunlar anayasaya aykırı olamaz.”
Madde 14: “Anayasada yer alan hak ve hürriyetlerden hiç biri...insan haklarına dayanan demokratik ve laik cumhuriyeti ortadan kaldırmayı amaçlayan faaliyetler biçiminde kullanılamaz.”
Madde 24: “Kimse, devletin sosyal, ekonomik, siyasi veya hukuki temel düzenini kısmen de olsa, din kurallarına dayandırma veya siyasi veya kişisel çıkar yahut nüfuz sağlama amacıyla her ne suretle olursa olsun, dini veya din duygularını yahut dince kutsal sayılan şeyleri istismar edemez ve kötüye kullanamaz.”
Madde 25: “Herkes, düşünce ve kanaat hürriyetine sahiptir.”
Madde 26: “Herkes, düşünce ve kanaatlerini söz, yazı, resim veya başka yollarla tek başına veya toplu olarak açıklama ve yayma hakkına sahiptir. Bu hürriyet resmi makamların müdahalesi olmaksızın haber veya fikir almak ya da vermek serbestliğini de kapsar.”
Madde 28: “Basın hürdür, sansür edilemez. Devlet, basın ve haber alma hürriyetlerini sağlayacak tedbirleri alır.”
Madde 34: “Herkes, önceden izin almadan, silahsız ve saldırısız toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkına sahiptir.”
Madde 68: “Siyasi partilerin tüzük ve programları ile eylemleri...insan haklarına...hukuk devleti ilkelerine, millet egemenliğine, demokratik ve laik cumhuriyet ilkelerine aykırı olamaz...herhangi bir tür diktatörlüğü savunmayı ve yerleştirmeyi amaçlayamaz.”
Madde 138: “Hâkimler görevlerinde bağımsızdırlar; anayasaya, kanuna ve hukuka uygun olarak vicdani kanaatlerine göre hüküm verirler. Hiçbir organ, makam, merci veya kişi, yargı yetkisinin kullanılmasında mahkemelere ve hâkimlere emir ve talimat veremez; genelge gönderemez; tavsiye ve telkinde bulunamaz.”
Şimdi bu maddeler ışığında icraatlarına da bakıp ‘yahu hiçbir maddesine uymadığınız anayasa değişse ne olur, değişmese ne olur’ diye sormamız ayıp kaçar mı?