Dünya küçük artık…
Minik bir cep telefonuna sığacak kadar, minicik…
Dolayısıyla ülkemizi ve ekonomimizi başkalarıyla kıyaslayıp başarısızlığı örtmeye matuf algılar, elbette ki araştıran, soruşturan insanlar için pek bir şey ifade etmiyor.
Yani iktidar bu manada da cehaletten besleniyor bir anlamda…
Ülkeniz ile bir başka ülkeyi kıyaslarken rakamlara değil, para biriminizin alım gücü değerine bakacaksınız. Ben bir para birimimle ne alabiliyorum, onlar kendi bir para biriminle neler alabiliyor diye sormaz ve araştırmazsanız yanılırsınız.
Siyasetçi de sizi yanıltmak için Almanın kullandığı bir litre benzini, Alman parası üzerinden değil, Türk Lirası üzerinden aktarıyor zaten.
Mesela ‘ne var canım Almanya’da da benzin 29 lira’ diyor.
Kasten yapıyor bu kıyaslamayı ki ‘Almanya’nın bile ekonomisi bozuldu’ algısı ile kişisel başarısızlığını örtsün.
Ona bakarsan sayın AKP’li, Almanya’da asgari ücret 1700 euro Türk parası ile yaklaşık 29 bin lira… Onu niye söylemiyorsunuz?
Ha, onu da vatandaş bulsun, değil mi?
Peki, Almanya’da bir asgari ücretli maaşıyla kaç litre benzin alırken bizim asgari ücretli kaç litre alabiliyor diye sormayalım mı?
Örnekleri, temel gıda ürünleri kıyaslamasıyla çoğaltmak mümkün.
Ama bizim konumuz bugün, bir milletvekili maaşının kaç asgari ücrete tekabül etmesi…
Malumunuz, bugünlerde bir AKP milletvekilinin ‘milletvekili maaşı ile geçinmek mümkün değil’ sözleri gündemde ya hadi bir kıyaslama da milletvekili maaşlarıyla asgari ücret üzerinden yapalım mı?
Yani işin sosyal devlet kıyaslamasına girelim mi?
Öyle ya, madem ekonomik kriz var, madem vatandaşa sabır ve şükür tavsiye ediliyor, o halde kendileri ne durumda, tuzları kuru mu bir bakalım mı?
Geçen yazdım, ülkemizde milletvekili maaşı net asgari ücretin yaklaşık 10 katına tekabül ediyor.
Fransa’da milletvekillerinin maaşı asgari ücretin 5 katı…
Hollanda’daki milletvekili maaşları da asgari ücretin yaklaşık 5 katı.
Belçika’da milletvekili maaşlarının asgari ücretin yaklaşık 4 katı…
İngiltere’de milletvekili maaşlarının asgari ücretin yaklaşık 5 katı…
İspanya’daki milletvekili maaşı 2020’de asgari ücretin yaklaşık 3 katı.
Yunanistan milletvekili maaşları asgari ücretin yaklaşık 7 katı…
Niye bizde 10 katı? Biz Avrupa ülkelerine göre çok mu zenginiz? Ekonomimiz tıkırında, işler yolunda mı? Değil elbet…
Bu fark Türk olmamızdan, Türk tipi siyaset anlayışımızdan ve haliyle biraz da siyasetçilerimizin utanmazlığından ve arsızlığından kaynaklanıyor.
Şimdi çıkmış bir arsız; “İstanbul Belediyesi’nden danışmanlık ve yönetim kurullarında üyelikler yaparken daha iyi para kazanıyordum. Milletvekili maaşı yetmiyor” demiş.
İyi de senin Alman meslektaşın 10 bin evro alıyor sayın vekil!
Fransa’da milletvekili maaşı 7200 evro…
Madem ki bir Almanın kullandığı benzini Türk lirasına çevirerek algı yapıyorsun biz de Türk lirası üzerinden milletvekili maaşı kıyaslayalım ve seninkini de Avrupalı meslektaşlarının seviyesine çekelim mi?
Sana da Fransa’da olduğu gibi yerel para birimi üzerinden 7200 birim maaş verelim mi?
Yemez değil mi?
O halde kıyas yaparken nalıncı keseri misali hep kendinize yontmayın.
Ha, aldığınız maaş, yaptığınız işe değiyor mu? Bence değmiyor.
Dolayısıyla ‘bu maaşla bu iş yapılmaz’ diyenlere katılıyorum aslında.
En azından ben yapmam.
Yoksulluk sınırının 20 bin TL’yi aştığı bir ülkede, son zamla birlikte 56 bin liraya ulaşan milletvekili maaşı bence de az…
Fatih Altaylı’nın dediği gibi;
“Ben yıllardan beridir milletvekillerinin iyi maaş almaları gerektiğini söyledim hep.
Ama liderin değil, milletin vekili olmaları kaydı şartı ile.
Milletvekili olabilmek için milyonlar harcayanları ise hiç ama hiç anlamadım.”
Ben siyasetçilerin aldığı maaşla değil, ülkemizde siyasetin ve siyasetçinin yaptırımı konusunda dertliyim.
Dolayısıyla bu ülkede bir siyasetçinin aldığı maaştan önce, konumunun kendine sağladığı antidemokratik ve yasadışı yaptırımları konuşmamız lazım.
Bir örnekle açayım; İsveç Başbakanı makamına bisikletle geliyor. Orada bisiklet yolları var ve şeritle belirlenmiş. O şeridi ihlal ettiğiniz an polis tepenize biniyor ve cezayı basıyor. Nitekim bir anlık dalgınlıkla şerit ihlal etti diye alt tarafı(!) bir polis koskoca başbakana cezayı yapıştırıyor.
Biz de böyle bir şey mümkün mü?
Bir polis hele hele iktidar mensubu bir siyasetçiye bu muameleyi reva görebilir mi?
Ya bırakın üst düzey siyasetçiyi daha geçen hafta iktidar partisi gençlik kolları üyesi gençlerin üzeri arandı ve karakola çekildiler diye, polislerden özür dilemeleri istendi bu ülkede…
Dolayısıyla siyasetçilerin aldığı maaştan önce, kullandıkları yetkileri tartışmamız gerekiyor ki demokrat, sosyal bir hukuk devleti olabilelim.
Bunu sağlayamadığımız müddetçe ekonomi de düzelmez, ülke de…
Milletvekili maaşlarına gelince; Ülkeyi adam gibi yönetin, ekonomiyi düzeltin de sizin maaşlarınızda artsın, halkın refahı da…
Kendinizi bize şikayet etmeyin yani…