Ülke gündemlerimiz de manipülasyon var, sipariş üzerine gündem manipülasyona uğruyor.

Yaklaşık 7 milyon işçinin bir aylık geçim ücreti olan asgari ücrete 304 lira zam yapıldı.

Asgari ücretin açıklanmasının ardından hükümete yoğun eleştiri gelirken aradan bir gün geçmesiyle yerli araba tanıtımı ile gündem değişti.

Değişti ama peki ya asgari ücret gündemi ne oldu?

Sosyal medyadan takip ettiğim ve yüzdelik oranda ortaya çıkan en yoğun yorum şuydu; ‘sandıkta halk jest yapacaktır’

Bilindiği üzere Cumhurbaşkanımız Sn. Erdoğan asgari ücret ile alakalı ‘jestimizi yaparız’ demişti.

Halkın büyük bir kısmı asgari ücret ile çalışırken; alın terini jest yapar gibi lanse etmek pek hoş olmadı Sn. Cumhurbaşkanım.

Çoğu insanın "ne kadar yüksek o kadar şahane!" şeklinde baktığı asgari ücret olayın da işin boyutu çok daha derin.

Ne hükümet; ne STK’lar, ne de vatandaş çıkıp demiyor ki; ‘Biz neden asgari ücretle çalışıyoruz’

Asıl sorulması gereken soru budur, en büyük sorun istihdam gücünün arttırılamaması, nitelikli işçi ve beyaz yaka yetiştirememektir.

Veterinerin; hukuk dekanı, bağlama hocasının Daire başkanı olduğu bu ülkede adaleti teleskopla arasak bulamayız.

Ülke olarak dikta rejimini çok sevdiğimizden olacak ki, her alanda olduğu gibi çalışma ve sosyal ekonomi alanlarında da dikta rejimi ile yönlendiriliyoruz.

Belki haritada yerini bile bilmediğiniz ve belki de adını bile duymadığınız İskandinav Ülkelerinde devlet tarafından belirlenen bir minimum maaş sistemi yok. Sistem, devlet müdahalesi olmaksızın, sendikalar ile sektörler arasında yürütülüyor. Bu sektörel sendikalar çalışanlar adına maaş miktarı konusunda anlaşmaya varıyor. Dolayısıyla her sektörün bu sendikalar sayesinde özel bir maaş dengesi oluşuyor. Ve oluşan bu maaş dengesini dikta rejimi değil; işin ehli ve her alanın kendi uzmanları belirliyor.

Nasıl bir gelişmiş ülkeyiz biz?

Ülke nüfusun 100 milyona gidiyor, üretim yok, ülkende 5-6 milyon ne düğü belirsiz adam var ve bunların rahat 1.5-2 milyonu 50 TL’ye bir gün çalışıyor. Ek olarak dolar olmuş 6 TL. 1,5 senedir kriz var ve alım gücü yok denecek kadar az.

Bu pencereden baktığında asıl sorunun asgari ücret zammı olmadığı da çok aşikar.

Biz hala konuşa duralım, yok asgari ücrete az zam oldu, o oldu, bu oldu. Yahu kardeşim sen işin başında kaybetmişsin. Asgari ücretin adında meymenet yok ki sana hayır getirsin.

Gelin bir de nüfusun asgari ücretle çalışanlara göre oranlarına bakalım; Türkiye :%43, Slovenya: %19, Romanya :%15, Polonya :%11, Bulgaristan:%8, Fransa :%8, Yunanistan:%7, İngiltere :%5, Hollanda :%3, ispanya :%1..

Türkiye gelişmiş öyle mi?

2010 yılında Türkiye’nin önde gelen kurumsal şirketlerinde, üniversite mezunu olarak ilk işe başladığınızda, ortalama olarak asgari ücretin 3 katını alıyordunuz.

Şu anı düşünün, Üniversite yeni bitmiş, maksimum 1 yıllık filan staj deneyimiyle bir kurumsal şirkete giriyorsunuz 23 yaşındasınız ve bugünkü asgari ücretin 3 katı olan 7000 tl civarı maaşla işe başlıyorsunuz!

Düşünemediniz değil mi?

Ben burada hükümete asla ve asla suç bulmuyorum, bulursam nankör olurum. Vatandaş kendi yakasına ‘ben asgari ücretliyim’ damgasını yapıştırmış, hükümet ne yapsın?

Bu iktisadi ve idari gelişmeler yerinde sayar ekonomik olarak gelişemezsek ki gelişmenin tek yolu üretmektir, bugün tartıştığımız asgari ücreti bile bulamaz hale geleceğiz.

İşte asıl vahim olan şey budur. Bir ülke düşünün ki, vasıflı işçiler vasıfsız işçi maaşına çalışmak zorunda ama o ülkede bırakın isyan çıkmasını yaprak kımıldamayıp, bir de üstüne bu cehennemi yaratanlar ilahlaştırılıyor.

Bu ülkenin bir geleceğinden söz etmek mümkün olur mu?

İşte manipülasyon da tam burada başlıyor.

Bana dokunmayan yılan bin yaşasın, ne yaşasın kardeşim yılan bana dokunsa da dokunmasa da yaşamasın; ez kafasını. !

Tüm bunları idrak etmeye ve uyanmaya çalışırken sesler azcık yükseldiğinde yerli ve milli arabamız tanıtıldı. Hooopppp, üzülerek söylüyorum ki ne asgari ücret kaldı gündemde ne de başka birşey.

Çünkü Allah’a binlerce kez şükür olsun ki biz milliyetçilik duygularımızla varız ve bunu fırsat bilen hükümet şapadanak gündemi manipüle etti.

Ola ki yerli arabamız bir an önce olsun; bizde gurur duyalım ve en büyük desteği verelim. Ben inanıyorum ki Anadolu insanı gerekirse ineğini satar bu vatan topraklarını satmaz.

Bizim analarımız, nene hatunlarımız taşıdığımız asil kanla varız. En büyük gurur kaynağımız; TÜRKLÜK ’tür.

Bu bağlamda Türkiye’nin yerli otomobil girişimiyle göğsümün kabardığını söylemeden geçemeyeceğim, emeği geçen herkesten Allah razı olsun. Devamı inşallah gelir.

Her şey çok güzel; ben bile yerli araba der demez gündem dışına çıktım bile.

Uyanalım, artık yeter. Hak için, halk için bu millet için uyanma vakti geldi.

Asgari ücrete ne kadar zam yapılırsa yapılsın bizim gibi üretime dayanmayan ekonomilerde her şeyin fiyatı yapılan artış oranında belki de daha fazla zamlanır.

Halk olarak talep etmemiz gereken şey paramızın alım gücünün yükseltilmesine yönelik yapılacak değişiklikler olmalıdır. Şuan asgari ücret 10 bin Tl olsun en başta en kötü daire kiraları 4 bin-5 bin TL olacaktır.

Bu yüzden bizim sorunumuz asgari ücrete yapılan zam değil; asgari ücrete yapılamayan zammın arkasında var olan iktisadi sorunlardır.

Rabbim bu milletin yar ve yardımcısı olsun. Asgari ücrete maruz kalanlarında duacısıyım.

Hak şerleri hayr eyler,

Zannetme ki gayr eyler,

Mevla görelim n’eyler,

N’eylerse güzel eyler ! / Erzurumlu İbrahim Hakkı

Sevgilerimle, hoşçakalın...