Sevgili okurlar,
Sakarya’da futbolun ne kadar çok sevildiğini anlatmamıza gerek var mı?
Sakarya kelimesi salt merkezi ifade etmez?
Hemen aklımıza Akyazı, Hendek, Karasu, Sapanca, Geyve, Pamukova, Kaynarca ile diğer ilçeler, hatta köyler gelir..

Bugün, Sakarya futboluna damga vuran köy futbol takımlarımız var..
Muazzam bir yarış içinde, güçlü ilçe takımlarına kök söktürüyorlar..
Dünkü yazımda işaret ettim ama,bugün bu konuya biraz açıklık getirmek istiyorum..
Elbette Akyazı’da futbol tarihi çok eskilere dayanıyor..
Eskiler tabiri ile yani 1949’lara gitmemiz gerek..
O dönemin Akyazı gençleri bir araya gelerek, Akyazı Gençlikspor kulübünü kurup, Sakarya’daki futbol çekişmelerine iştirak ediyorlar..
Bu az şey değil..
Sadece Amatör maçlarla yetinmiyorlar?
Komşu ilçeler, iller, kasabalar, yani Düzce, Bolu, İstanbul,Kocaeli, Yalova, Bursa, Karacabey, Eskişehir, İznik, Bilecik gibi yöreleri futbol takımları ile boy ölçüşüyorlar, yeni dostluklar geliştirip pekiştiriyorlar..
Akınspor ise Akyazı Gençlikspor’a tepki olarak kurulan bir futbol takımı..
Alaağaçlı gençlerin önderlik ettiği ve 1957 Yılında resmileşen ve sonra da ilçeye mal edilen bir futbol takımıdır..
Ya diğer ilçeler ve merkezde durum nedir?
Gelin sevgili Bülent Özder’in anlatımı ile Akyazı’da futbol sevgisi adlı yazısına bir göz atalımLDünden devamla)

FUTBOLUN KARDEŞLERİ?
“Birde Sakarya amatör liginde oynayan

Demirspor, Yıldırımspor, Donatımspor,Karasu Gençlik,Hendek Esnaf,Sapancaspor, Arifiye Doğanspor ve Şekerspor gibi çok güçlü amatör takımlar vardı.
Lig maçları hafta sonları Sakarya şehir stadında oynanırdı. Eğer Sakaryasporun o hafta maçı varsa, maçtan önce muhakkak bir amatör maç oynanırdı. Akyazı takımlarının maçları varsa erkenden gidilir, iki maç birden seyredilirdi.

Tabii, o yıllardaki Sakarya stadını anlatmaya gerek yok?

Karşılıklı iki beton trübün, zemin toprak, kışın çamur deryası, yazında toz duman, içinde kalırdı futbol sahası.

Maçtan önce, belediye itfaiye aracı sahaya girer,“toz kalkmasın” diye sahayı sulardı.

Evet, tekrar dönelim Akyazımızın futbolcularına geçmeden önce, o yıllarda “Ağabey- kardeş” olup, top koşturanlara bir bakalım?
Önce Ahmet Şafak-Hasan Şafak, Hiristo Fuat Aktürk-Bakkal Vedat Aktürk, manifaturacı kardeşler Sedat Özsoy -Mithat Özsoy, Kürt Metin Güvenman-Sezai Güvenman-Yüksel Güvenman, Lokantacı Muzaffer Köklü- ( Pilot ) Kaleci Rıfat Köklü, Başkatip Çetin Öztekin-Ersin Öztekin, Faruk Boztepe-Fahrettin Boztepe, ( Dibus lakabı vardı )Ve Kaptan Selehattin Demiralay-Kanbur Ali Demiralay ( Keş Ali de derlerdi )

Berber ve eski muhtar Mustafa Demiralay, Boztepe kardeşler, Kazım Boztepe, Kenan Boztepe, Suat Boztepe,Fuat Boztepe..

Evet ilk olarak Kardeş futbolculardan Ahmet Şafak ve Hasan Şafak'tan başlıyalım.

KAMYON ŞOFÖRÜ GOLCÜ?
Her ikiside en eski Akyazı Gençlikspor kadrosunda yer alırlar. İkiside sert futbolu ile bilinir. Ahmet Şafak daha ziyade geride Hasan Şafak ise orta sahada yer alır. Şimdi şunu da ekliyelim

O yıllardaki Akyazı Gençlikspor kadrosunda yer alan sert şutları ile tanınan eczacı Serap Ömercikoğlu nun babası Bombacı Murat Ömercikoğlu, Mehmet Haşar-Hacı Ziya Özdemir, Kaleci olarak Ruhi Baykal, Yalamış Cevat lakaplı Cevat Aşan’ın futbolları unutulur mu?

Şimdi bu Cevat Aşanla ilgili gerçek bir rivayet vardır.O’nuda anlatarak devam edelim.
Akyazı Gençlikspor top sahasında bir hazırlık maçı yapmaktadır. Takım mağlup durumdadır. Kamyonuyla tomruk çeken

Cevat Aşan, Orman işletmesinin önünden geçerken
kamyonu durdurulur. Aşağıya indirilip acele oyuna sokarlar. Girer, girmez üç gol atarak Akyazı Gençlikspor’u galip duruma getirir ve üç golün karşılığı olarak,“yedi buçuk lirayı alıp” yoluna devam eder.( Eczacı Bülent Behlül olayın canlı şahididir ) Evet bu kısa anlatımdan sonra, yazımıza devam edelim.

BİRİ TERZİ, BİR BAKKAL İŞLETMECİSİ?

Evet yine iki kardeş futbolcu olan Fuat Aktürk ve Vedat Aktürk’ten bahsedelim.

Fuat ağabey ile Vedat ağabey uzun yıllar Akınspor forması altında Akyazı’da futbola hizmet etmişlerdir. Gerçi Fuat ağabey Gençlikspor forması da giymiştir. Fuat Aktürk hem futbolcu olarak hem de, çalıştırıcı olarak görev yapmıştır. Neşeli ve şakacı bir yapıya sahiptir. Genellikle orta sahada ve forvet olarak oynamıştır. Terzilik yapan Aktürk, sonraları sinema sokağında kahve açmıştır. “Hiristo’nun kahvesi” diye bilinirdi.

Genç yaşta 54 yaşında vefat eder. Aslında Fuat ağabey ile anlatacak çok şey var ama, yazımız biraz uzun olacağı için burada keselim.
Kardeşi Vedat Aktürk ise sakin futbolu ile bilinir.Genellikle oda orta sahada oyun kurucu ve kesici olarak yer alırdı.

Evet devam ediyoruz. Bir başka iki kardeş olan Sedat Özsoy ile Mithat Özsoy’dan bahsedelim. Bu iki kardeş çarşı içinde manifaturacılık yapan Sami Özsoy’un oğludur. Sedat Özsoy büyüğüdür. Her iki kardeşte Akınspor ve Gençlik sporda top oynamıştır. Kardeşi Mithat Özsoy ani bir kalp krizi sonucu çok genç yaşta vefat etmiştir.

ÖNEMLİ TRANSFER İSTEĞİ?

Sırada Başçavuş ihsanın çocukları olan Kaleci Kürt Metin Güvenman-Sezai ve Yüksel Güvenman var...
Bu Metin Güvenmanın ilginç bir transfer hikayesi var. O zamanlar maddi sıkıntılar olduğu için Akınsporlu idarecilere “Beni FİSKO Birliğ’e sokarsanız oynarım” demişti. Onlarda kabul  edip Metin Güvenman’ı kaleci olarak transfer etmişlerdi.  Efendi futbolu ile tanınan Metin buradan emekli oldu.
Diğer iki kardeş Sezai ve Yüksel Güvenman Gençlikspor’da top oynamıştır. Birde Başkatibin çocukları olan Çetin ve Ersin

Öztekin kardeşler de Gençliksporda oynamışlardır.

Bir diğer kardeş olan her ikiside lokantacı olan Muzaffer Köklü ve kardeşi(Pilot ) lakaplı Rıfat Köklü’yü unutmak olmaz.. Muzaffer ağabey orta saha ve ileri uçta yer alır. Kardeşi Pilot lakaplı Rıfat’ta kalecilik yapardı. Rıfat ağabeyde iyi kalecidir, fakat bazen şov yaparak tribünlere oynaması ile dikkatleri çekerdi.

DEMİRALAY KARDEŞLER?

Yine iki kardeş olan Faruk Boztepe ve kardeşi Fahrettin Boztepe vardır. Faruk Boztepe çok süratli istikbal vadeden futbolcuydu. Fakat kötü bir hastalığa yakalanması sonucu o da çok genç yaşta vefat etmişti. Kardeşi Fahrettin Boztepe de iyi bir futbolcuydu genellikle geri hatta oynardı.( Dibus ) diyede lakabı vardı. Evet son olarakta yine Gençlikspor’da top koşturmuş üç kardeş olan Kaptan Selehattin Demiralay ve kardeşleri Kanbur Ali ve Berber Mustafa Demiralay vardı. Bunlardan Selehattin Demiralay Gençlikspor’da çok şampiyonluk yaşamıştır. Sert futbolu ile tanınırdı. 1996 yılında elim bir trafik kazası sonucu 57 yaşında vefat etmiştir.”
Sevgili Bülent Özder, bize Akyazı’yı ve o yıllardaki futbola olan tutkuyu, aşkı ve arkadaşlığı, dostluğu bir bakıma anlatıyor..
Elbette, o yıllar adından söz ettiren çok sayıda futbolcu var. E hepsini hatırlamak sadece Bülent Özder’in işi değil.. O yıllar futbol tutkunun da ötesinde sevilen bir spor dalıydı.. Gençlerin, sinema,tiyatrodan sonra en çok meşguliyeti idi..
Hele de köy imecileri? 
Mahalle ve köy düğünleri buluşma alanlarıydı..
Ya Akyazı panayırı?
Her yıl panayır günleri iple çekilirdi..
O yılların yoklukları ve fakirliği içinde, işi bırakıp, spora vakit ayıran ve ilçelerini temsil eden bu gençlerin çoğu hayata genç yaşta veda ettiler.

UNUTMAK OLMAZ?
Onları unutmak olur mu?
Onları her zaman kalplerimizde yaşatmaya devam edeceğiz, bu vesile ile ahrete intikal edenlere Allah gani,gani rahmet, hayatta olanlara da sağlık ve afiyetler nasip etsin!
Geçmişi hatırlamak, geçmişten dersler çıkarmak, bu vesile ile geleceğe bakmak, hayat akışı içinde düzgün, ailesine, toplumuna, dolayısıyla milletine yararlı olanlara ne mutlu!
Bu yolda hedefimiz, ailesine, ülkesine, milletine sahip çıkan gençler yetiştirmek ilkemiz olmalıdır..

Ne mutlu bunu başaranlara!
Yusuf Cinal yazıyor,  6 Temmuz 2022 Brüksel