Son yıllarda sık sık “TÜİK’e göre bile” deyimi kullanır olduk.

Mesela “TÜİK’in enflasyon hesabına göre bile halkın yüzde 70’i yoksulluk sınırının altında yaşıyor” diyoruz.

Çünkü bugünlerde yanlış hesaplamaları dava konusu olan TÜİK’e pek güvenmiyoruz.

İşte o güvenmediğimiz TÜİK’in Yaşlılık 2024 verilerini değerlendirelim bugün ve hali pür mealimizi görelim;

TÜİK verilerine göre, 65 yaş üzeri iş hayatına dönüşler artmış.

Toplam işgücündeki artış, 65 yaş üstünde ise 0,7 puan artarak, yüzde 11,5’ten yüzde 12,2’ye yükselmiş.

Sebep? Gelir dağılımını alt üst eden ve yoksulluk elbet…

Hani iktidar ‘erken emekli olup ikinci bir işte çalışıyorlar’ diye kızıyor ya, bu öyle değil.

65 yaş üstünden bahsediyoruz.

Yani artık ununu elemiş ve eleğini çoktan asmış olması gereken, sair gelişmiş ülke emeklileri gibi artık işi gücü bırakmış hayatının son demlerini dinlenerek, eğlenerek, gezerek geçirmesi gereken kesimden…

Hem de TÜİK’in verilerine göre bile, artık istihdamda olan kişilerin sektörel dağılımı ve yaşları ekonomimizin ve geldiğimizin noktanın acı tablosunu ortaya koyuyor.

TÜİK verilerine göre bile 65 yaş üzeri sanayi, inşaat ve hizmetlerde istihdam artışı var.

2014 yılında 65 yaş üstünde yüzde 18,9 olan hizmetlerin payı (temizlik, garson, kurye) yüzde 32,1’e çıkmış.

İşte bayram ikramiyelerini tartıştığımız emeklinin durumu bu.

Bugün, bu tabloya rağmen emekliye teselli ikramiyesi şeklinde verilen, ama alım gücü itibariyle gittikçe değer kaybeden, yani son rakamıyla artık kendisinin de teselliye muhtaç olduğu emekli ikramiyesi…

Geçen gün nereden nereye geldiğini, ne kadar değer kaybettiğini yazdım.

Emekli bayram ikramiyesi bin lira olarak hayatımıza girdi.

Teselli meselli ama o günün şartlarında iyi paraydı.

Vaat ettikleri gibi bir maaş tutarında değilse de o günkü asgari ücretin yüzde 62’siydi, bugün ise asgari ücretin yüzde 30’u civarında…

O gün bir emekli, emekli bayram ikramiyesi ile 24 kilo dana kıyma alabiliyordu, bugün kilosu 700 liradan 5/6 kilo alabiliyor.

O gün, en düşük emekli maaşı 939 lira emekli bayram ikramiyesi bir tık üzerinde, bin liraydı.

2025 yılı için belirlenen en düşük emekli aylığı 14 bin 469 lira…

2025yılı için açıklanan emekli bayram ikramiyesi ise malumunuz 4 bin lira…

Yani en düşük emekli maaşı ile kıyaslandığında, bizim teselli ikramiyesi yani emekli bayram ikramiyesi yüzde 72 kayba uğruyor.

Bu hesaba göre emekli bayram ikramiyesinin en az 15 bin 337 lira olması gerekiyordu.

Emeklinin kaybı tam 11 bin 337 lira, dedim.

Yani teselli olarak verilen bayram ikramiyesinin kendisi bile artık teselliye muhtaç dedim.

Meğerse bu dediklerim halkı dolduruşa getirmekmiş.

Şimdi acaba suç mu işledim, sabaha karşı ziyaretime gelen olur mu diye kara kara düşünüyorum.

Bu da nereden çıktı derseniz, şuradan çıktı: Sayın Cumhurbaşkanımız, emekliye bayram ikramiyesinin, biraz daha arttırılıp arttırılmayacağını soran muhabire “Sen beni dolduruşa mı getirmeye çalışıyorsun kızım? 3 bin liradan 4 bin liraya çıktı, daha ne olsun?" dedi.

Cumhurbaşkanımız haklı!

Nitekim Anadolu Ajansı’nın haberine (daha doğrusu haber veriş şekline) göre, bayram ikramiyesindeki bin liralık artış, 2025 yılı bütçesine 28,4 milyar lira ilave maliyet oluşturuyormuş!

Gerçi 28,4 milyar TL, 45 müteahhide ödenmek üzere ayrılan tutarın sekizde biri ama olsun, yine de bütçeye büyük yük!

Buna da şükredin ve siz, siz olun dolduruşa gelmeyin!