Sevgili okurlar,
Güncel konular arasında sörf yaparken, elbette güzel tartışmalara, buluşmalara da imza atıyoruz..
Güzelliği elbette, bu buluşmalarda 
Sakarya'nın konuşulması, sorunların irdelenmesi, milli değerlerin öne çıkarılması ve tartışılmasını sağlanması ötesinde dostlukların da pekiştirilmesine”, hizmettir..
Zaman, zaman bu sütunlarda ondan bahsederim?
Kim mi?
Şu bizim ihtiyar, emekli gazeteci Şaban Mergül!
70'ni Aşmış ama, hala dur durağı yok!
Kafasında, bin bir değil, bin cin fikir dolaşıyor!?..
Benim gibi arkadaşları da peşine takmış sürüklüyor..
Rahat durduğumuz yok bilesiniz!
Bir ordayız, bir buradayız derken, Sakarya'nın değerlerini konuşmak”, ne güzel..
Dedim ya, 
Şaban Mergül bu, cin olmasa da değerli fikirleri” var..

İNATÇI, ARAŞTIRMACI?
Üşenmeden araştırır, karıştırır ve hedefe varır!..
Bazen de,
 “duyarsızlık karşısında”, sitemlerini sıralar!..
En dost bildiklerinden, siteme başlar..
Nazı geçtiği, yazar Fahri Tuna, gazeteci Sezai Matur ile beni de haşlamadan yapmaz!
Severiz, Şaban Mergül'ün bu huyunu!
Şu 
Balkanlılık” var ya?
Huyu kurusun” diyeceğim ama, kurumayacağı belli!..
Adam, “
Sakarya'dan alıp götürdüğü çınar ağaçlarını, ta baba vatan bildiği Kınalı Köyü topraklarına” dikti..
Sulanması ve kök salması için de takipte..
Ne güzellik, ne?
Yani, 
bu topraklar bizim demek”, ne güzel bir duygu?
İşte sevgili Şaban Mergül, bu güzelliği Sakarya'da da yaşatmak için koşturuyor..
Muhterem SAGÜSAD Başkanı Ünal Dabak'ın gündeme taşıdığı ,”
Dokurcun Çengeller Köyü camisi ile İstiklal Mücadelesi kahramanlarımızdan Ali Fuat Cebesoy'un mezarı” hakkında, bilgi paylaşımında bulundu..

JÜRİ 54 SAKARYA!
Konu müptelası arkadaşlar yanında, uzaktan da olsa, konuya vakıf olanlar ile Jüri 54 Sakarya platformunda” buluştuk..
Kimler mi, vardı?
Kimler, yoktu?

Gazeteci Şaban Mergül’ün kolaylaştırıcılığında, Haluk Akbay, Ahmet Pekşen, Ünal Dabak, Dr. Dursun Bostancı, Ahmet Coşkun Aydın, Yusuf Cinal, Engin Şenol, Bahtiyar Bodur, İdris Toska, Namık Cihan’ın katıldığı programda, merhum Ali Fuat Cebesoy'un mezarı yanında, Sakarya’nın güncel sorunları da irdelendi.

ÜNAL DABAK?
İnanmayacaksınız, tam 3 Saat fikirlerimizi paylaştık, dertleştik, Sakarya'yı Ali Fuat Cebesoy'un mezarını ve Kuvayı Milliye müzesini, Parla Tepe'yi” konuştuk.
Özetle, SAGÜSAD Başkanı Ünal Dabak,
Sakarya’nın tarihi değerlerini gündeme taşıyarak, bu değerlerin gün yüzüne çıkarılması için gayret ediyoruz. İstiklal Mücadelesinin ve Atatürk’ün silah arkadaşı Ali Fuat Cebesoy’un sağlığında işaret ettiği Alifuatpaşa’da ki kabri ve çevresi pek hoş olmayan bir durumda. Cami büyütülmüş, cami klimaları mezarı gölgelemiş. Mezarın Parla tepeye nakli, ya da bu alanın, yeniden düzenlenmesi gerekir” diyerek, konuyu gündeme getirdi.
Konuya vakıf arkadaşlarımız, bu hususta, tek, tek görüş ve düşüncelerini açıkladılar..

GÜNDEME TAŞIDI?
Hatta Başkan Ünal Dabak, bu hususu, resmi yetkililerimize kadar intikal ettirdiğini söyledi.
Sonunda, 
İstiklal Mücadelesi kahramanı, asker ve siyası kişiliği yanında Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk'ün okul arkadaşı merhum Ali Fuat Cebesoy'un, mezarının Alifuatpaşa'da olduğunu, alanın düzenlenmesi gerektiğini, Kuvayı Milliye Müzesinin, elden geçirilmesi gerektiğinde hemfikir” olduk.
Ayrıca, 
Ali Fuat Cebesoy'un mezarının Parla Tepe'ye taşınması, buraya o yılları anımsatan bir anıt ve yanında da Ali Fuat Cebesoy'un mezarının olmasının yakışık alacağı hususu” dillendirildi..
Olur mu, olmaz mı bilmem ama, güzel fikirler ortaya kondu..
Temennimiz, bu güzel fikirlerden yetkililerimizin yararlanmasıdır..


MİLLİ DEĞERLER?
Bu bağlamda, Geyve'nin Kuvayı Milliye hareketine öncülük eden zamanın Geyve Kaymakamı, Geyve Müftüsü ve ileri gelenleri ile Sakarya'nın yerel kahramanlarından da “,söz ettik.
Bu “
 adsız kahramanların, bir, bir ortaya çıkarılması, adlarının yaşatılması”, ne güzel olur..
Hatta, 
bu toprakları bizlere emanet eden Orhan Bey'in komutanlarından Konurlap ile çevre toprakların fatihi Akçakoca'nın, isimlerinin yaşatılması yolunda çabalar olması” beklenmez mi?
Ve yerel kahramanlarımız ile birlikte, “
İstiklal Mücadelesi Yıllarına gitsek, o yıllarda milli mücadeleye destek verenler adına, anısına daha geniş çaplı çalışmalar yapılsa”, iyi olmaz mı?
Bunu yapan, iller var?
Örnek alınsa, incelense ne kaybederiz ki?


ZAFERİN RENGİ” FİLMİ?
Uzatmayalım, 25 Şubat 2024 Pazar günü Brüksel'de Fenerbahçe ile diğer sponsorların destek verdiği Zaferin Rengi” adlı filmi gözyaşları içinde izledik.
Belçika'nın başkentinin yanı sıra diğer illerden gelen Fenerbahçe taraftarları, 
İstiklal Mücadelesi yıllarında İstanbul'u, dolayısıyla İngiliz işgalini” anlatan Zaferin Rengi” filmini izlemek için buluştular..
Bizlerde oradaydık..
Türkiye Cumhuriyeti Brüksel Büyükelçiliği 1.Müsteşarı Özgür Çakar, Federal Parlamento milletvekili ve Saint-Josse Belediye Başkanı Emir Kır, Brüksel Bölge Parlamentosu milletvekili Hasan Koyuncu ile tüm konukları ağırlayan Belçika Fenerbahçeliler Derneği Başkanı Mahmut Korkmazer, sporseverleri ve Fenerbahçe sevdalıları 
Zaferin Rengi” filminde buluşturdu.
Güzel mesajlar verildi, bu buluşmada, milli değerler okşandı..


ÜZÜNTÜMÜZ BÜYÜK!
Milletvekili ve Belediye Başkanı Emir Kır, yaptığı konuşma ile Türkiye'de Cumhuriyet değerlerinin aşındırılmasına ve Büyük Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk'e yönelik saldırılara” bir mana veremediğini söyledi..
Başkan Emir Kır, 
İşte İstiklal Mücadelesi yıllarda İngiliz işgali altında olan İstanbul'u ve vatanlarından düşmanın kovulması için ölümü göze alanların hikayesine tanıklık ettik..
Bu mücadeleye önderlik eden Atatürk ile diğer kahramanlarımızın mücadelesi, unutulur mu?
Hele, Cumhuriyet'in ilanı!
Kadınlarımıza,”
 eşit, hak, hukuk temelinde seçme ve seçilme imkanı tanınması”, az şey değildir..

TÜRKİYE'YE GİTTİĞİNİZDE?
Türkiye'ye gittiğimizde, tüm güzellikleri görüyoruz..
Cumhuriyet ve demokrasi gibi var mı”
 diyerek, gençlere seslendi, bu değerlerin korunmasını istedi..
Başkent Brüksel'in görkemli salonlarından Docks AVM salonlarında düzenlenen 
Zaferin Rengi” filmini hazırlayan ve destek verenleri gönülden kutluyorum..
Unutmayanız ki, tarihi bilmeyenler, geleceğe yön veremezler!
Vatan, millet, bayrak, insan sevgisi içinde olanlara”, selamlar olsun!
Yusuf Cinal yazıyor, 28 Şubat 2024