Sevgili okurlar,
Sakarya’yı diğer illerden ayıran birçok özelliği var..
Bu farklı özellikler Sakarya’nın elbette zenginlikleridir..
Yüce Mevla’m, bütün güzellikleri, bu topraklara vermiş..
Merhum Artvinli Aşık Deryami, çağdaşı, adaşı Aşık Kara’nın şiirli çatmalarına,”Dağa arıyorsan, İşte Keramali..Kar arıyorsan, İşte dağlarda, bir ovası var ki, bereket saçıyor..Denizi, gölleri, nehiri, çayları, derelere, tepeleri ile artık Sakarya benim memleketim” diyordu..
Gerçekten öyle!
Her memleketin havası, suyu, kültürü, gelenekleri var..
Bizim ellerinde, bu manada güzellikleri, dillere destan yöreleri var..
Neyini anlatsam Sakarya’nın?
Can eriğini mi, küpeli kirazlarını mı, al al elmalarını, altın sarısı ayvasını mı, bal kabağını mı, ağızlarımızda tat ıslama köftesini mi?
Anlatsam, biter mi?
Bu konuda güzel çalışmalarda yapılıyor..
SATSO öncülüğünde hazırlanan Sakarya lezzetler kitabından haberiniz var mı?..
Yine dostum Fahri Tuna’nın içinde bulunduğu ve arkadaşları ile Sakarya’ya, büyük bir hizmetin yerine getirildiği,”Sakarya’da Manav Kültürü” kitap serisine ne demeli?..

GELENEKLER, ÖRFLER?
Dünden bugüne Sakarya’ya gelip yerleşenlerin yaşattığı gelenekler, örfler ve kültür değerlerini genç nesillere nasıl anlatsak?
Balkanlardan esen rüzgarlar, Sakarya’da hoş manav kültürü ile yoğrulur, Karadenizlilerin düğünlerinde coşkuya, Kafktas kökenlilerin buluşmalarında farklı bir ezgiye dönüşür, bilirmisiniz?
Ve şimdi başlar yayla haylamaları..
Akyazı Hanyataklı Deli Şükrü’nün, Boztepeli Hasan Ali Kılıçkeser’in kemencelerinde kendini bulanların coşkularına hiç tanıklık ettiniz mi?
Keramali Dikmen’de, Çiğdem’de, Davlunbaz’da, susuz yaylada, Sultanpınarı, Acella, Karagöl yayla şenliklerini nereye koyacağız?
Akyazı Ağbalık Güreşleri’nde peşrev çeken yağız pehlivanların bitmek bilmeyen güreşleri..
Orada duanızı bekler Zülküf Karabulut, Ordulu Mustafa Bük!
Ah be Sakarya!
Seni anlatmak bile, güzelliklerin en güzeli!
İşte böyle bir festivalin güzelliklerini anlatmış, meslektaşım, sevgili Bizim Sakarya Yazarı  Erol Afşar..
Gelişmekte olan ve adını şimdilerde sıkça duyuran Kaynarca’dan söz etmiş..
Birlikte, bu güzel yazının satırlarında sörf yapalım mı?

KAYNARCA FESTİVALİ?
“Dile kolay değil, iki yıldır kapalıydık.
Toplanamadık, eylenemedik, sohbet edemedik.
Sohbet, muhabbete hasrettik.
Tek eğlencemiz Tv ve türevleriydi.
Bu bakımdan benim için de bir nefes oldu Kaynarca Festivali…
Tam adı Dartılı Keşkek, Tarım, Hayvancılık, Kültür Sanat Festivali…
17 yıl önce başlamış, bir yıl gerçekleştirilememiş, ardından araya pandemi girince iki yıl daha aksamıştı.
Dolayısıyla 14’üncüsü bu hafta sonu gerçekleştirildi.
Eş durumundan Yörük/Manav olduğum için bu kültüre aşinayım. Hele ki yemeklerine bayılırım.
Dolayısıyla yemek yarışmasına jüri üyeliği teklifini havada kaptım.
Yemek konusunda gurme derecesindeki eşimi de yanıma aldım ki neticede emeklerin değerlendirildiği bir yarışma bu, haksızlık yapmayalım.

DARTILI KEŞKEK?
Kaynarca Dartılı Keşkek, Tarım, Hayvancılık, Kültür Sanat Festivali 26 Mayıs Perşembe günü başladı.
İlk günün açılışı bando eşliğinde yapılan yürüyüşle yapıldı.
Yürüyüşe Kaynarca Kaymakamı Mehmet Ali Karatekeli, Belediye Başkanı Murat Kefli, SESOB Başkanı Hasan Alişan, İl ve ilçe daire amirleri, vatandaşlar katıldı.”

Elbette, Erol Afşar Hocam, daha da anlatmış Kaynarca’yı?
Daha da!
Bizim Sakarya Gazetesi, Yazarlar köşesindeki yazıları, sizleri bekliyor..
Kaynarca, bu ya?
Son günlerde birileri, buraya da göz dikmiş!
Yine Bizim Sakarya Gazetesi’nde,”Kaynarca” ile ilgili haberden bir bölümde Sedat Balta’nın görüşleri çok önemli..

DİLOVASI OLMASIN?
Kaynarca’nın yeni bir ‘Dilovası’ olmasına izin vermeyeceklerini belirten Sedat Balta, “İçinde kimya tesislerinin yer alacağı OSB bölgedeki verimli tarım topraklarına, insan sağlığına, doğaya büyük bir tehdit oluşturuyor. İstanbul’daki fabrikaların çöplüğü olmaması için köylülerimiz ve Sakarya’da yaşayan çevreye duyarlı insanlarımızla demokratik yöntemlerle mücadelemizi sürdürüyoruz. Bu hafta imza kampanyası başlatacağız. Sorunlarımızı basın toplantıları, açıklamalarıyla halkımızla paylaşmaya devam edeceğiz. Verimli tarım topraklarımızda kirli sanayiye geçit vermeyeceğiz” diyor..
Daha ne desin ki?
Bu güzelim, bakir toprakları da mı, rant uğruna birilerine peşkeş çekelim?
“Kirletmediğimiz, içine etmediğimiz, rant adına geleceğini yok etmediğimiz” neresi kaldı ki?
Unutmayanız, şehirlerin, kentlerin, ilçelerin, kasabaların, köylerin de bir dili vardır..

BU CÖMERT TOPRAKLAR!
Hele de bu cömert, bereketli toprakların..
Bakanız, Kaynarca Ziraat Odası Başkanı İbrahim Çakar da, OSB yapılmak istenen bölgede sebze tarımı yapılabilmesi için Okçular Göleti’nden sulama projesi hazırladıklarını ifade ederek, “Bu topraklar yılda iki üç ürünün alınabildiği topraklar, sebzecilikle çiftçilerimiz daha çok para kazanabilir. Sulama imkanı olan bu toprakların kaybedilmemesi konusunda kararlıyız” diye konuşuyor..

KAYNARCA BU!
Kaynarca Belediye Başkanı Mustafa Kefli!
“Sakarya’da en çok büyükbaş hayvan Kaynarca’da. Aynı zamanda en çok çiftçi Kaynarca’da. Bizim nüfusumuzun yüzde 75’i köylerde ve her vatandaşımızın ahırı var, en az 5 ile 10 tane hayvan besliyorlar. Tarımsal işletmelerinizin yüzde 98’i aile işletmesi şeklinde. Kadın, çocuk çok güzel üretimimiz var” diyen Başkan Mustafa Kefli’nin açıklamaları ile Kaynarca bu!
Daha ne desinler ki?
Bu topraklara, bu güzelliklere kıymayınız efendiler!
Şu kirlettiğiniz hava, su! 
Bir zamanlar çağlayan ve şimdilerde kuruyan pınarlarımız, size birşeyler söylemiyor mu?
Lütfen toprağın sesine, yetmiyorsa kuşların, rüzgarın sesine kulak veriniz!
Belki sizlere başka dilden söyleyecekleri vardır!?
Yusuf Cinal yazıyor, 6 Mayıs 2023 Brüksel