Hayatımın dört sayısıyla ilgili bir ilişkisi olduğunu düşünmeye başladım. Bu kanıya sen beni ilişkimizin dördüncü ayının dördüncü günün de terk ettiğinde vardım. Hayatımın en kritik noktaları sanki bana bir mesaj veriyormuş gibi karşıma çıktı. Doğduğum yılda da dört rakamı bulunuyor. Hatta o kadar ki dördüncü ayda doğmuşum. Sadece doğduğum günde herhangi bir dört rakamı yok.

İlkokula başladığım da ise kayıtlarda ilk üç sınıf dolmuştu. Ekstra bir sınıf açtılar, ben ve benden sonrakileri bu sınıfa yani dördüncü sınıfa yerleştirdiler. Bu sınıfın ilk kayıtları arasında olduğum için ilk okul numaramda haliyle dört oldu. Yılsonunda ise sınıf dördüncüsü olmamı hesaba katmıyorum bile…

Bazı rakamların uğruna inanılır ancak ben bu düşünceye hiçbir zaman katılmadım. Ama şimdi düşündükçe anlıyorum ki bu dört sayısı hiç peşimi bırakmamış. İlkokuldan sonra herkes gibi benim de çocukluk arkadaşlarım oldu. Gerçi şimdi çocukluk arkadaşı diyorum o dönemde ise yeni arkadaşlarımdı. Ne ilginçtir ki bunların sayısı da sadece dörttü. Kendimi sayarsam bu dört zincirinden çıkıyorum ama kaç tane en yakın arkadaşın var sorusunun yanıtı ise dört.

Sevinçlerim ve üzüntülerimin de dört rakamıyla ilgisi olduğunu düşünüyorum. Tabii ki bunları da en dibinde yaşadım; sevinçlerimi yüksek kahkahalar atarak, üzüntülerimi ise hüngür hüngür ağlayıp içime kapanarak... Şimdi düşünüyorum da bu duyguları hissetme sürem de tam dört gün… Dört gün dört gece bayram yaşıyorum çok mutlu anlarımda, üzüntülerim de ise bu sefer dört gün dört gece cenaze evine çeviriyorum kendimi.

Bu hayattan sıkıldığımda, her şeyden uzaklaşmak istediğimde ise kendimi evde buluyorum. Evden dışarı çıkmıyorum. Kendimi hapsediyorum bu evin içine. Kısacası dört duvar arasına kendimi kapatıyorum. Hayatın matematik ve sayılarla ilgili olduğuna bu durumları düşününce daha da inanmaya başlıyorum. Gerçekten hepimiz bir sayıdan ibaretiz ve o sayının etrafında hayatımızı mı sürdürüyoruz? Delirdiğimi düşünmenizi istemem ama bu kadar tesadüf bana fazla geliyor. Ayrıca her tesadüfün de gerçeklik payı olduğunu da unutmamak gerekiyor.

Gelelim asıl konuya bütün bu farkındalığı bana yaşatan sana, ilişkimizin dördüncü ayının dördüncü gününde beni bırakmanın tesadüf olmadığına inanıyorum ya da demin de söylediğim gibi deliriyorum… Belki de bir yerlerden birileri bana bu dört sayısının üzerinden mesaj vermek istedi. Hem dört sayısının anlamı konusunda hem de seninle ilgili konularda. Şimdilik bunu bilemiyorum ama gidişin iyi oldu, ne ilginçtir ki dört şeyin farkına varmaya başladım; etrafımı görmeye, hayata daha geniş açıyla bakmaya, hayatın her anından daha fazla keyif almaya ve tabii ki kendimi yeniden tanımaya fırsatım oldu. Merak etmeyin delirmedim. Bu yazıyı da dört kere yazıp dört kere sildiğimi de söylemeden geçemeyeceğim.