Sevgili okurlar,
Bugün sizlere farklı bir “cumartesi yazısı” sunmak istiyorum..
Evet, farklı bir “cumartesi yazısı” olsun bu!
Aslında hep farklı yazılar ile sizlere geliyoruz ya, okunuyor muyuz, okunmuyor muyuz dert etmeden, güne, haftaya, aya tarihe notlar düşüyoruz!..
Hani o tekerleme var ya,”düğün değil, seyran değil, eniştem beni niye öptü” esprisinden de öte bir “cumartesi yazısı “ olsun bu!
Şöyle sabah programında gazeteci  büyüğümüz Can Ataklı gibi olmasa da, kahvemizi köpürte, köpürte, klavye başında bir “cumartesi yazısı” yazmak ne güzel..
Sakarya’nın güzellikleri içinde kaybolmak..
Bir akşamüstü Sapanca’da güneşin batışına tanıklık etmek, Karasu’da dalgalarının, martıların sesine kulak vermek, Geyve’de ayva kokusu içinde güne uyanmak,  kabak tadı Sakarya gecelerinde buluşmak, ne güzel…
Ve şarkılar, türküler seninle güzel Sakarya’m!
Bu güzellik, elbette konunun başlığı “Sakarya” olunca, daha da bizi cezp ediyor..
“Nalına, mıhına” değmeden, “fincancı katırlarını ürkütmeden” , bir yazı olsun bu!
Uçunda,” ne siyaset, ne korku, ne muhalefet”, ne de,” hain, terörist, militan, tazminat” olmayan bir yazı bu tabii ki?
Dostlarımın sesini duyar gibiyim, “usta sen söylüyorsan, öyle olsun da, asıl meseleye gelelim” diyesiye olanlar, elbette haklılar..
Efendim, son nüfus sayımına göre Sakarya’nın nüfusu, 1 Milyon 42 Bin 649 olmuş..
Ne güzel!
Sakarya gittikçe büyüyor, gelişiyor, bölgesinde hem tarım, hem sanayi ve hem de başarabilirsek, turizm ve kültür kenti olarak tanımlanacak..
Bir kere Türkiye Ziraat Odaları Başkanı, hemşerimiz, dostumuz Şemsi Bayraktar’ın kulakları çınlasın!
Tarım için, tarım kentleri için, Sakarya için az uğraş ve mücadele vermiyor..
Devam, dayan başkanım, hep seninleyiz!
Sesini duyan var mı?
Ama, o yılmadan mücadelesini sürdürüyor..
“İlla da Tarım” diyor ya, ona bakınız siz!
“Toprak, emek, çiftçi, mısır, tane, başak, meyve..”diyor, “gelecek” diyor!
Sanayi kenti Sakarya için SATSO’da büyük bir mücadelenin içinde.. A.Akgün Altuğ ve arkadaşlarını burada tebrik ve takdir etmek gerekir..
Bu tebrik ve takdiri, müsaade ederseniz, bu salgın Koranalı günlerde, Sakarya’nın değerli edebiyatçılarının kitaplarına ilgi gösterdiği ve “Kültür Kenti Sakarya” için sergilediği, bu güzel edebiyat projesine gelsin diyorum..
Bu zor günlerde,”kültür değerlerine” sahip çıkmak, kimin aklına gelir ki?
Al sana siyaset!
Ver bana iktidar!
Şurada muhalefet!
“Yavan ve tatsız” tartışmaların izinde olan bir Türkiye’de,”kültür değerlerinden” kim söz ediyor ki?
Bu konuda çokça yazı kaleme aldım..Sakarya’dan gelen ve can yakan “cinayet, kaza ve diğer ölümcül haberler” bizi uzaklarda da yakar, yıkar!
Şurada bir sakin beldemiz Taraklı vardı..Onu da “tosuncuk” adı verilen bir parazit kirletti!?..
Oysa 2002 Yılında Tarkalı’yı zamanın Belediye Başkanı dostum, üstelik öğretmen kökenli Tacettin Özkahraman ve can dostumuz, bir Akademisyen Zuhal Erol ile Brüksel’e geldiklerinde, Taraklı tanıtılırken, nasıl da duygulanmış, gözlerim nemlenmişti..
Daha önceki yıllarda, sevgili dostum, hemşerim Erol Öztürk Hacıeyüpoğlu, eski belediye başkanlarımızdan Erkal Etçioğlu, eski belediye başkanlarımızdan merhum Aziz Duran ve Yaşar Yazıcı, eski Sakarya Valimiz Aydın Gökanar ile diğer Sakaryalı dostlarım ile “Sakarya için ne yapabiliriz” noktasında, çokça sohbet ettik, projeler geliştirilmesi için çabalarımız oldu..
Neyse, gelelim asıl meseleye!
Bizim Sakarya Gazetesi sahibi sevgili dostum Adnan Yüksel ile yine telefon sohbetinde bulunduk..Bu sohbetler,şu Koronalı günlerde iyi gelmiyor değil..Ama asıl mesele, “bir ilin kültür “meselesidir..
Bizim Sakarya Gazetesi, sevgili Tuncer Kalaycı nezaretinde her güne muhteşem, renkli gazete sayfaları hazırlıyor..
Yazar kadrosu ile “Erol Afşar, Mümtaz Özkök, Hasan Kurtiç, Ahmet Çubuk, Aylin Yüksel, Ezgi Dilan Şeker, Adem Sarı, Mustafa Özbey, Nazım Aktürk ile diğer arkadaşlarımız” sizlere, farklı pencerelerden seslenmeye büyük özen gösteriyorlar..
Gönüllü seslenişler bunlar..
Gönüllü çıkışlar, gönüllü hatırlatmalar..
Hedefimiz, “Sakarya Kültür Kenti olsun” diyedir..
Kültür;
tarihsel ve toplumsal gelişme süreci içinde, yaratılan her türlü değerlerle, bunları kullanmada, sonraki kuşaklara iletmede kullanılan, insanın doğal ve toplumsal çevresine egemenliğinin ölçüsünü gösteren araçların tümünü” kapsıyor şüphesiz!
Şüphesiz bu yolda, bu uğurda,aşk ile, sevgi ile yola çıkanlar var..
“Onlar hakkında neler biliyoruz, neler yazılıyor, neler anlatılıyor” bilenimiz var mı?
Bizim Sakarya yine Sakarya’ya layık, muhteşem bir kültür hazinesi sunmak için yolun ikinci etabına hazırlanılıyor..
Kitap baskıdan çıktı, okuru,meraklısı ile buluşturulması gerek..
“Çark’ın su ile buluştuğu gizem Sakarya” adını taşıyan bu muhteşem eser, kültür hazinelerimizden biri olarak, sizlerin “kültür katkılarını” bekliyor.
“Sakarya’nın sanayi, ticaret, doğa, lezzet ve turizmi” hakkında olduğu kadar, tarihi kurum ve kuruluşlarımız hakkında bilgileri içeren, bu muhteşem kitaba başta destek veren Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem Yüce ve katkı sunan diğer belediye başkanlarına teşekkür ederiz..
Elbette bu konuda Bizim Sakarya daha geniş bir açıklama yapacaktır. Ama benim bir öğretmen kökenli gazeteci, bir Sakaryalı olarak bu “kültür hazinesinden” söz etmesem, görevimi tam yapmış olmam..
Kitap, engin bir tecrübe ve titizlikle hazırlandı, süzgeçten geçti, baskıdan çıktı..
Şimdi bu kitabı edinmek, bu kitaba sahip çıkmak, Sakaryalı ile buluşturmak işi geriye kalıyor..
Büyük özveriler ile bizlere her gün birbirinden ilginç haberler, yazı, yorum ve fotoğraflarla gelen Bizim Sakarya, gerçekten bir hazine ile bize geliyor..
Şimdi bu kitaba sahip çıkmak, her Sakaryalı ile buluşturmak, kültür katkısında birleşmek, buluşmak kalıyor..
Başta Sakarya Valiliği, Sakarya Büyükşehir Belediyesi, kaymakamlıklar, belediye başkanlarımız, kurum ve kuruluşları ile Sakaryalı, “bu kültür hazinesine “ sahip çıkmalı ve Bizim Sakarya ile bir dayanışma içinde olmalıdır..
Her evde, her kurumda ve elimizin altında bulunması gereken bir hazine olarak, yaşadığımız Sakarya hakkında gerçek bilgileri öğrenmek, gelecek kuşaklara aktarmak adına, sizleri önemli, anlamlı bir  kültür dayanışmasına davet ediyorum..
Bakalım Sakarya, kendi kültür değerlerine ne kadar meraklı?
İnşallah Sakaryalı hemşerilerim beni mahcup etmezler!
İşte bir toplumun, “duruş, duyuş ve yaşayışının” ötesinde, “kültür geleneklerinin tümü” bu kitapta..
“Çarkın suyla buluştuğu gizem Sakarya” kitabını, şimdiden bende çok merak ediyorum..
Teşekkürler Bizim Sakarya!
Teşekkürler “kültür katkısı” sunanlara..
Ve şimdiden “kültür katkısı” sunacaklara da elbette teşekkürler..
Haydi, “elimizi Sakarya kültür taşının altına”, bizlerde karınca kararınca koyalım!..