Tarihte Tuzla’ya ilk kez yenildik, acemice..

Hem de en usta zamanımızda!.

Futbol kumar değil.. Formayı Dino’ya verirdim, Kabongo beklerdi, Roshi gibi..

Ben Tuncay Şanlı’nın yerinde olsam, 6 Hasan, 8 Sinan, 10 Burak yapardım, olur biterdi..

Böyle maçları yüzlerce kez oynamışlar, Tuzla’ya leblebi gibi gol atardık, herkes işine bakardı..

Sakarya’nın gönlüne girerdim, Fenerbahçe’ye göz kırpardım, hayallerime koşardım..

Daha 42 yaşındaydım, magazin biter, spor dolu günler başlardı..

Hem Sakaryaspor’a, hem de kendime kariyer katardım..

Zaten parayla işim yok, otelim var, villalar dizi dizi, manevi parsayı toplardım..

Şanlı Tuncay bindiği dalı kesti!.

Tamam.. İlk 11’de şans verdiğin 22 yaşındaki Samed Onur idmanlarda sol ayağıyla örümcek ağlarını alıyordu ama 15 bin taraftar önünde oynamak başka, herkes sen değildi..

Sen Fenerbahçe’ye transfer olduğun ilk yıl formayı kaptın, uçtun..

Futbola nokta koyduğun yer Hindistan!.

Olsun.. Parayı bulmuştun.. Hocalığa milli takımda Fatih Terim’in yanında milli oyunculara moral vermek için başlamıştın, Nihat Kahveci ile..

TRT’de yorumculuk yaptın, sarmadı..

Üç kez kulüp takımı çalıştırdın, hep Sakaryaspor..

Demek ki şehrinin takımı sana kucak açmış, üçüncü de uçtun..

“28 maç, 53 puan” süper puan..

Maç başına 2 puana yakın, zirve puanı..

Ancak son 5 maçın karakucak..

Ortaya bir sistem koyamadın, bir 11 bulamadın, rotasyon çılgınlığın başımızı döndürdü..

Spor basınıyla hiç iletişim kuramadın, önemli değil ama takımla iletişimin önemliydi, yönetimle sorunun yoktu, yardımcılarınla duymadık ancak kaptan Burak Süleyman’ı kırmışsın..

Son paylaşımından anladık..

“Haklı çıkmadan dinlemezler, bir de suçlu çıkarırlar” paylaşımı Burak Süleyman’ı da Sakaryaspor’dan kopardı..

Oysa Tuzlaspor maçı saha da oynanmıştı, Burak Süleyman sosyal medyadan paylaşım yaptı, yandı, yandık..

Belki de uyandık..

Yarım yamalak finaller çok oynadık..

6-7 yıl önce Beykan’larla Mersin’e Afyon’la oynayacağımız finale bir gidişimiz vardı, final başlamadan Sakarya’da bitmişti..

Neyse..

Burak Süleyman’ın bu paylaşımına kadar Sakaryaspor’da Burak Süleyman diye bir kriz yoktu.. Hatta taraftarın gözbebeğiydi, Burak Süleyman..

Adapazarı’nın Hafız’ı..

Tuzlaspor maçına yedek kulübesinde başlamış, 60’ta Samed Onur’un yerine sahaya salınmıştı..

Oyuna girdikten bir dakika sonra ceza sahası içinden kaleyi buldurmuş, top direkten dönmüştü..

70’te bu kez 30 metreden vurmuştu, kaleci kornere çeldi..

Maçta iki kırılma noktası, ikisinde de Burak Süleyman imzası..

Demek ki Burak ilk 11’de olmalıydı..

İki şutundan biri gol olsa 30 Mayıs’ta oynayacağımız finale hazırlanacaktık..

Komşu’ya belki de U19 takımıyla gidecektik!.

Neyse..

Ben başkan olsam, Burak Süleyman’ı bu paylaşımı yaptı diye kadro dışı bırakmazdım..

Kocaeli maçında ilk 11’de Sakaryaspor’un kaptanı olarak sahaya salardım, komşu düşünsün, top Burak Süleyman’da olsun..

Ben Burak Süleyman’ı tek sebeple kadro dışı bırakırdım, Pazar günü dördüncü sarı kartı görseydi..

Tuzlaspor maçında sonradan oyuna girmişti.. Üç sarı kartla sınırdaydı ve öyle veya böyle dördüncü sarı kartı görse işte o zaman, işte o zaman kadro dışı bırakırdım..

Görmediyse, eski takımına karşı oynamak istiyor, arkadaşlarını seviyor, yarışta var..

Sakaryaspor’un maç boyunca rakip kaleye saldığı iki şutta da Burak Süleyman imzası varsa ve Burak Süleyman düşse ben sosyal medyanın tuzağına düşmez, Burak Süleyman’la finali oynardım..

Şu saatte bile dönecek bir yol varsa dönerim, yolun güzelliği aşkına, Sakarya aşkına..

SANTRA HARİCİ

Yolun bu kadar

Kısa olduğunu bilseydim

Hiç uzatmazdım (2)