SON yapılan kamuoyu araştırmalarında Ana Muhalefet Partisi CHP’nin %40 bandında, Cumhur İttifakı’nın büyük ortağı AKP’nin ise %35-36’larda gezindiği açıklandı.

Son yapılan yerel seçimlerde aldığı oy oranı ile birinci parti konumuna gelen CHP’nin yükselişi elbette ki, iktidar kanadını rahatsız ediyor. Bunun için de olmadık kumpaslarla CHP’yi yaralamak, toplum nezdinde gözden düşürmek gayreti içindeler.

Daha önceleri Esenyurt Belediye Başkanı’nın tutuklanmasıyla, “Turpun büyüğü heybede!” açıklaması, art arda yapılan tutuklamalar ve görevden almalarda artarak devam ediyor.

İşte İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ve ekibindeki onlarca kişinin tutuklanması… İstanbul’da CHP’nin elinde olan birçok ilçe belediyesine çekilen operasyonlar bunun artarak devam edeceğinin habercisiydi.

Ve son olarak da İzmir Büyükşehir Belediyesi eski Başkanı Tunç Soyer ve ekibinden 130 kişinin tutuklanması ile artık hükümetin, muhalefeti tamamen silme çalışmalarının zirve yaptığı bir döneme girmiş bulunuyoruz…

Ülkedeki gerilim ise bir kartopu misali artarak devam ediyor.

CHP’nin son Saraçhane mitingindeki gerilim ise bunun açık belirtisi idi. Zira bu mitingde de Cumhurbaşkanına hakaret edildiği gerekçesiyle 40 civarında bir tutuklama yapıldı.

TUNÇ SOYE’İ KİM İFŞA ETTİ?

İzmir’in CHP’li eski başkanı Tunç Soyer ile şimdiki başkan Cemil Tugay’ın arasının pek iyi olmadığı, bu iki başkanın zaman zaman da birbirleri aleyhinde söylemlerde bulunduğu biliniyor.

Bunun için de özellikle hükümet medyasının, Tunç Soyer ve ekibi hakkındaki dosyaların Cumhuriyet Savcılığına Cemil Tugay tarafından verildiği haberleri yapılıyor.

Eğer bu yazılıp çizilenler gerçek ise, CHP’nin haline vah ki vah!

Ayrıca hangi partiden olursa olsun, hata yapıyorsa; cezasını çeksin!

Onlarca yıl aradan sonra iktidar yürüyüşüne başlayan CHP’de eğer bu tip şikâyetlerle parti içindeki rakipler ifşa ediliyorsa, bu partide iki yaka bir türlü bir araya gelemez demektir.

Zaten şaibeli genel kurul diye mahkemelik olan CHP’de yaşananlar partide büyük infiallere neden olurken, kayyum tartışmaları arasında parti yönetiminde Özgür Özel ile eski genel başkan Kemal Kılıçdaroğlu arasında ilan edilmemiş bir savaş yaşanırken, bir de Tunç Soyer olayı, gerçekten heybede artık turp bırakmadı dense, yeridir.

Kendi içerisinde daha birlik ve beraberliği sağlayamayan, her fırsatta birbirlerini kuyuya çekmeye çalışan bir parti nasıl iktidara yürüyebilir?

SAVCILARI KİM HAREKETE GEÇİRDİ?

İzmir Büyükşehir Belediyesi’nde yaşanan şok, kafaları karıştırdığı gibi tüm CHP’yi de cadı kazanına döndürüyor! Cumhuriyet Savcılarını, Ankara Büyükşehir Belediye eski başkanı Melih Gökçek’in oğlu ve AKP Milletvekili Osman Gökçek’in kendi kanalında yaptırdığı haberlerin harekete geçirdiği söyleniyor.

Edinilen bilgiye göre Osman Gökçek, kendi kanalı olan Beyaz TV’deki bir programda ortaya koyduğu iddialar, savcılığı harekete geçirdi. Ne diyordu Osman Gökçek kendi kanalında bir göz atalım;

“Ben televizyon programında kooperatif üyelerinin uğradığı mağduriyetleri gündeme getirdim ve bazı belgeleri paylaştım. Şahsen benim savcılığa yaptığım bir ihbar yok. Ancak iddiaları, elimdeki belgeleri televizyonda paylaştım. Savcılığın, iddialarımı dikkate alması ve olaylarla ilgili gerçekler neyse ortaya çıkarılmasından da memnun olurum…”

Şimdi ortada cevap bekleyen bir soru var:

Acaba Cumhuriyet Başsavcılığı Milletvekili Osman Gökçek’in iki yıl önce kendi kanalında yaptığı paylaşımlarla mı harekete geçti, yoksa İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay’ın şikâyetiyle mi?

Zaman her şeyin ilacıdır ve gerçeklerin eninde sonunda ortaya çıkma gibi bir huyu vardır… Bekleyeceğiz ve göreceğiz…

Lakin Türkiye, bu beklenmedik muhalefetin sesini kısma ve çökme planlarıyla içten içe geriliyor. Bu gerilim ise yönetimde daha totaliter uygulamaları vizyona koyuyor! Türkiye aslında, Mehter Marşı’nda olduğu gibi “iki ileri bir geri” değil, “bir ileri iki geri” saymaya devam ediyor!

******************

ANLAMLI SÖZ

“Demokrasinin de kuralları ve disiplini vardır. Demokrasi sonsuzluk ve sorumsuzluk değil, sorumluluk ve sağduyu rejimidir. Eşit uygulandığı ülkelerde çiçek gibi yeşerir...”

BUKET UZUNER

*****************