Tam bir yıl önce tavsiye üzerine bir seri kitap okumuştum. Oldukça keyifle okuyup, bir çok konuda da aydınlandığımı düşündüğüm bir seriydi. Hatırlayacaklardır mutlaka, birçok arkadaşıma da bu yazarın kitaplarını önermiştim. Yazarın adı Mustafa Kaya. Reklamın en güzeli kitaplara dair olandır herhâlde… Ama bugün benim amacım bu değil. Bilinmesini, duyulmasını, irdelenip, aydınlatılıp duyurulmasını istediğim bir konu var. Bu serinin ‘’DERDİYLE UYUYAN DERMANIYLA UYANSIN DİYE SIRLAR’’ isimli kitabının 13.mart.2019 baskısının 179.sayfasında bakın neler yazıyordu;

‘’Dikkat ederseniz her yıl kış aylarında yakalandığınız nezlenin yapısı değişiyor… Nezle, grip virüsleri daha karmaşık hale geliyor ve sizi daha uzun süre halsiz bırakıyor. Bu virüsleri laboratuvar ortamın da her yıl geliştiriyorlar.(virüsleri laboratuvar ortamında geliştiriyorlarmış…)

Unutmayın dünyanın bir numaralı zengini, bilgisayar dâhisi bir işadamı tüm gelirini aşı geliştiren firmasına yoğunlaştırıyor. Son üç yıldır katıldığı sempozyumlarda tüm dünyayı kasıp kavuracak, milyarlarca insanın ölmesine sebep olacak özel bir grip salgınından söz ediyor.(Yani coronovirüs salgınından ve bu salgının üç yıldır sözü ediliyormuş).

Diyor ki ‘’Hazırlanın şeytan insana düşmandır. Hazırlanın vücudunuzu sağlamlaştırın. Nezle ve grip çok tehlikelidir. Hiçbir hastalığınız yoksa bile önümüzde ki yıllar kış aylarında asla nezle olmayın nezleye yakalanmayın.

Sizce de ilginç değil mi bu yazılanlar? BU iddialarını Astrolog yada medyum kimliğiyle yapmıyor. Bu adam, Mustafa Kaya bir yazar yani biz böyle biliyoruz iyi de bir yazar, duyduğunu bildiğini veya araştırmalarını paylaşıyor kitapları aracılığıyla okurlarıyla. Bundan tam bir yıl önce bu salgın ile ilgili beyanda bulunuyor. Şahsım için söylüyorum bu kitabı okurken, almak istediğimi almışım sanırım ki bu paragrafın üzerinde hiç durup düşünmemişim, durup düşünseydim de benim yapabileceğim bugün uzmanların ısrarla üzerinde durdukları bağışıklık sisteminizi güçlü tutun önerisine kulak vermek ve yakınlarıma da bunu önermek olurdu sanırım. Ama bazı otoriteler var ki bu beyanları irdeler ve o günden bugüne pandemi sürecinde yaşanan dramın önüne geçebilir o günden bugüne gerekli tedbirleri alabilirlerdi.

BU PANDEMİ SADECE TATBİKATMIŞ!

Dahası var, Mustafa Kaya sosyal medya instagram hesabında da şimdilerde şunları paylaşıyor.

‘’2015 Yılında yayınlanan Su Kanunu kitabımızda ve 2019 Yılı şubat ayında yayınlanan Derdiyle Uyuyan Dermanıyla Uyansın Diye Sırlar kitabında ‘’kış aylarında sakın ha grip nezle olmayın vücudunuzun savunma mekanizmasını oluşturan hücrelerin sağlamlığına azami özen gösterin yani vücudunuzun direncini yüksek tutun nezleye dahi yakalanmayın diye uyarmıştım. ‘’virüs salgınına hazırlanıyorlar, sizde hazırlayın hem kendinizi hem sevdiklerinizi’’ diye uyarmıştım.

Şimdi buraya dikkat etmenizi istiyorum. Mustafa Kaya diyor ki ‘’yine uyarıyorum bu yaşadığın korono salgını onlar için sadece tatbikat. Asıl salgına daha birkaç yıl var. Onun tatbikatını yaptılar. Sende bu süreçte neler yaşadın sakın unutma ve hazırlığını tam yap!

VİRÜSÜN AŞISI HAZIRMIŞ!

Kafamda deli sorular mesela ‘’ onlar’’ kim? Ne tatbikatı ve neden? Hemen hepimizin bildiği bir şeyden söz ederek devam ediyor Mustafa Kaya; Zeytin ağacının gövdesinde yapraklarında ve çok az miktarda da olsa meyvesinde bulunan, zeytin ağacına binlerce yıl yaşama imkanı ve dayanıklılık veren oleuropein maddesini iyi öğren. Bu etken fenolik insanın ilk yaradılışında ve bünyesinde vardı. Vücut savunma hücrelerini onarırken ve virüslerle savaşırken oleuropeinin sağladığı faydaları en üst seviyede kullanmaya çalış. Ellerini sabun ve su ile sık sık yıka. Sofranda zeytin hep başköşede olsun. Güzel yurdumun asil insanı eğer ki İngiltere’de yaşayan sevdiklerin varsa onları bu yaz ayları için uyar. Tedbirini almasını ve ellerinin temizliğine tüm yaz boyunca dikkat etmesini bir an bile salgın bitti düşüncesine kapılmadan vücudunun direncini savunma mekanizmasını en üst seviyeye çıkarmasını söyle. Çünkü orada mutasyona uğrayan virüs bambaşka bir hal alıp yazın ortasında insanlığa başka acılar yaşatacak. Aşı beklentisi için her gün haber kanallarını dinlemeye ve bir umut kırıntısı aramaya gerek yok. Virüsün aşısı zaten yıllardır hazır. Depolarda bekliyor…

KORKU YETERLİ SEVİYEYE ULAŞTIĞINDA!

VE diyor ki ; Korku yeterli seviyeye ulaştığında bir haber duyacaksın. İnovia firmasının geliştirdiği aşı salgına çare oldu. Bu haberle birlikte yeni bir bilgisayarın ve yeni bir yapay zekanın reklamı çok başarılı bir şekilde yapılacak. Benden sana tavsiye aşıyı bekleme sen vücudunun direncini savunma hücrelerini kuvvetlendir…

BİTMEDİ…

Bu paragrafı da paylaşmalıyım. Mustafa Kayanın instagramda Size Bir Sır Vereceğim sayfasında ki önemli yorumlarından biri; ‘’zeytin ağacının yaprağından elde edilen, bilinen tüm virüs mantar ve bakterileri yok eden mucizevi molekül oleuropinin bu salgın döneminde virüslere karşıda etkili olduğu ortaya çıkınca şeytani bir akılla insanlar için nasıl laboratuvarda virüs hazırladılarsa insanları dertten kurtaracak zeytin yaprağına laboratuvarda hazırlanan bakteri ile saldırıyorlar. Korono virüsüyle boğuşan Avrupa bir yandan da bu bakterinin neden olduğu enfeksiyonla mücadele etmeye başladı. Tabi ki bu durum televizyonlarda ve haber mecralarında kendisine yer bulamıyor. İtalya da şimdiden bir milyon zeytin ağacını kurutan bakterinin İspanya ve Yunanistan’a yayılma riski var.’’ Yazmış…

BİRİ BİZİ AYDINLATABİLİR Mİ?

Şimdi biz ekranlarda her gün ne programlara ne konukların çağrıldığına tanık oluyoruz. Mustafa Kaya’yı ben hiçbir kanalda görmedim. Ona sorulacak sorulara vereceği yanıtları merak etmiyor musunuz sizde? Bir kitap ve okurundan çok daha öteye gitmesi gereken yazılmış konulardır bunlar diye düşünüyorum. Bir kitap yayınlanmadan önce matbaadan çıkınca ilk kitap savcılığa iletilirmiş. Bu süreçte siyasi erk ve tüm yöneticilere de servis edilirmiş. Ardından okurlara sunulurmuş bilgisini edindim.

Şimdi öyleyse güzel bir okuyucu kitlesi olan bu yazar ve kitapları ve de son derece önemli yorumları ile uyarıları neden sadece kitaplıklarımızda kaldı? Yok kalmıyor ve ilgili mercilere ulaşıyorsa ne oluyor? Neler yapılıyor? Biri bizi aydınlatabilir mi?