Amatör küme futbol liglerimizin başlaması için gün sayılıyor gibi. Dileriz her şey yolunda gider. Benim de uzun gezi gözlem turlarım başladı.

    Sapanca’nın eski futbol stadı önünden geçtikçe,   Hacımercan’da yapılan yeni Sapanca Stadı’nı merak ederdim.

     Hacımercan denilince de, O köyün muhteşem İsviçre tabloları gibi manzarası kaçırılmaz fırsattır.

     Ki; yılların Hacımercanlı Futbol Duayeni-futbolcusu-antrenörü-Onursal Muhtarı Necmi Yıldız’ı da mutlaka saygıyla hatırlarım.

    Hacımercan’a doğru yola çıktık:

    Yeni Sapancaspor Stadı çok güzel ve liglere de hazır. Ama, maç izlemeye giden peşin peşin zaman tercihini iyi yapmalı;

    “ Maç izlemeye mi gidiyoruz; Tablo gibi muhteşem Sapanca Gölü manzarasını izlemeye mi?” Giden bana hak verecektir. Modern stat şehre hayırlı olsun da!

    Sakarya ve de Sapanca, 60-70 yıldır bilinen bir futbolcu kaynağıdır. Taşıma suya ne para, ne güç yeter. Gençlik yanlış mecralardan tekrar spora taşınmalı.

    Dünya tüm sporlarda çağdaş değişimler yaptı. Biz 50-60 yıldır yerimizde saydık. Sporlar ÇAĞDAŞ ALT YAPI EĞİTİMİ ile gelişiyor, Türkiye seyrediyor.

    Bakın; Sapanca; üçüncü Lige çıktı; Bölgesel-BAL-Ligde oynadı; servetler harcandı. Ee, sonuç? Gençlerimiz niye yok! Sapanca’da genç nüfus nerelerde?

    Sapanca’da; futbol oynamış, eğitimi, kişiliği-referansı iyi; Alt Yapı Deneyimli Futbol Teknik Adamlarıı yok mu, var. Artık gelecek Alt Yapıyla kurulabiliyor.

     Alt Yapını Kendin kur; 2-3 yıl çarşıdan, tribünden, sokaktan, kahveden yıkma!

     Hacımercan’a kadar çıkıp, hayranı olduğum köye uğramazsam olmaz. Hacımercan’ın efsane muhtarı, futbolcusu, antrenörü Necmi Yıldız’ı görmeliyiz!

     Yıllardır doğasını ve de köy karakterini koruyan Hacımercan halkı da dilerim ki, şu yerleşim yerlerimizi talan eden çağdışı imarlardan kendisini korur.

    Köy kahvesinde insanları ile selamlaşıp; ortak hayat sahamız Sakarya’dan bir dolu hatıraları paylaşmak harikaydı.

    Şehir ve spor kardeşimiz Necmi Yıldız az önce eve gitmiş. Yolcuyduk, sohbete, ziyarete geliriz sözüyle ayrıldık. Necmi Yıldız’ın aramasına da ayrıca mutlu olduk.

     Hacımercan’da, 20-25 dakikalık sohbette 50-60 yıllık ortak anılara bile daldık.  Sakarya’nın özü işte bu. Ortak Karakter zenginliklerimize çok uzak kaldık.

    Bizi, Mercan Ailesi’nden Tüvasaş Emeklisi kardeşimiz çay sohbetiyle misafir etti. Zamanımız olmadığı halde, sohbeti eski yıllara, ne anılara da götürdük.

    Sohbet kardeşimiz Mercan, 1965’li yıllarda Donatımspor Futbol Takımının orta sahasında birlikte oynadığımız Rahmi Mercan’la amca çocuklarıymış;

    Rahmi Mercan, futbol yıllarımızda üniversitede mühendislik okuyordu. Daha sonra, Modern Sanayideki fabrikası ile İş Adamı olarak tanındı.

 Sporda da, İş Dünyasında da; her sorumluğu büyük bir ciddiyet, saygı ve sevgiyle üstlenen kişiliği ile iz bırakmıştır.

     Rahmi de artık, benim gibi, çalışma hayatından geriye, eve, şehre çekilmiş. Hayat böyle; kapımıza taşıdığı her şeyi kabullenir, inşallah sabırla da taşırız.

     Bir kez daha, Hacımercan Halkı’nın O Köyü, çağımızın Talan-Yalan-Çökme  belasından koruması için ben de dua edeceğim.

     O tepelerden, Kurtköy-Yanık sınırına kadar her yer betonlaştırıldı. Orman ve Su bitti, bitiyor. Karadeniz neden şu gün  dehşet verici felaketler yaşıyor?

      Bu Dağlar yaşlı, dik ve taşsız-granül toprak. Elle kazılır. Karadeniz’deki şu yağmurlar bir gün bize uğrarsa; O tepeler Göl’e kadar inebilir.

 Bunu yıllardır  yazdım; ne Kamu, ne de bölge halkı bilinen bu tehlikeyi umursar.