İstanbul da olduğum zaman,sabahları Fenerbahçe Orduevinin önünden Bostancıya kadar yürüyerek gider gelirim.Güzergahta iki tane halk plajı vardır.Büyük Klubün yanındaki ücretli plajdır.500 metre ilersindeki ücretsizdir.Cumartesi ve Pazar günleri ücretsiz halk plajının arkasındaki ağaçlık ve çimenlik olan bölüm geceden gelip konaklayan Suriyeli vatandaşlarımız sayesinde otel görünümündedir.Ailece gelip yatakları, yorganları,battaniyeleri ile yayılılar.Semaverleri,mangallarına bu hafta nargileleri de ilave olmuş.Kara çarşafları,elbiseleri ile plajı şenlendiriyorlar denize giriyorlar.Nargile içen bir gençle sohbet ettim.Yarım yamalak Türkçesi ile hayatından çok memnun olduğunu söyledi.İş var, aş var,maaş var daha ne olsun dedi.Mangalda nargilede yasak cezası var dedim.Boş ver, bize ne cezası yazacaklar,bizde kimlik çok dedi.Suriye vatandaşı olmak mı istersin Türk vatandaşımı diye sordum,böyle iyi dedi.Geriye dönmeye niyeti yok.Hak verdim.
Salgının tekrar çoğaldığı bu dönemde kendi vatandaşlarımıza göstermediğimiz toleransı misafirlerimize gösteriyoruz.Bir kere daha misafirperverliğimizle gururlandım.Büyük milletiz vesselam.Tatile gidemeyen,denize girmek isteyen yerlilerimizi Caddebostan Oteline bekleriz.Ücret yok,rezervasyon yok,sosyal mesafe yok,ceza yok, önce gelen yeri kapar.
Korona virüste vaka sayısı artıyor.Ekonomik sebeplerle alamadığımız tedbirler,insanların duyarsızlığı başımıza büyük işler açacak.Sağlık personeli yorgun,büyük illerde dahi yoğun bakım üniteleri doldu,ilaç ve aşı halen bulunamadı,düğün dernek,cenaze,toplu eğlenceler,toplu gösteriler hızla devam ediyor.Böyle giderse önce sağlığımız,sonra ekonomimiz ciddi tehdit altında.Hepimizin önce kurallara uyarak kendi sağlığımızı koruması lazım.Maske,sosyal mesafe ve temizlik bu işin vazgeçilmez kuralıdır.Her şeyi devletten beklememeliyiz.Önce biz gerekeni yapalım.Bizim aşan konularda devlet devreye girmelidir.Bu noktada CADDEBOSTAN OTELİ ve benzeri yerleri kapatmak veya denetlemek devletin işidir.
Bu salgın yüzyılın felaketidir.önemli tedbirlerin başında zatürre ve grip aşılarını zamanında yaptırmak gelir.Uzmanlar böyle söylüyor.Bu aşıları herkesin yaptırabileceği imkanı devletin vermesi,yani aşıların ücretsiz yaptırılması gerekiyor.Sonbahar ve kış ayları yaklaşırken,hastanelerin yükünü hafifletecek önemli bir tedbirdir.Dünyaya yardım elini uzatan,milyonlarca göçmeni barındıran güçlü devletimiz,ekonomimizi tehdit eden bu salgının,pratik çözümü ve sonuçlarına göre daha ucuz olan aşı kampanyasını bir an önce başlatmalıdır. Geciken adaletin adalet olmadığı gibi,geciken tedbirde,tedbir olmaktan çıkar.
Sağlıklı günler dilerim.
