Bir yakınım Tank Palet Fabrikası’nı ve 1.OSB’yi merak etti atladık arabaya. Adapazarı Etbalık Girişi’ndeki kördüğüm artık beni çatlatmıştı, O’na da gittik. .

Viyadüklü Geçişin asfalt öncesi son zemin sağlamlaştırması yapılıyor gibiydi. Sonrası da çözüm değil ama; hadi bakalım dedik?

Tank Palet Fabrikası, Silahlı Kuvvetlerin elinden çıkarsa, Sakarya’daki bir çok sektörün dipten sarsılacağını zaten şehir-meslek odaları bilir. Ama susarlar : -)

Orada çalışan binlerce insanın aldığı maaşlar bile Sakarya esnafı için her ay müjde gibi beklenen günlerdir.

Oradan tasfiye edilecek bir dolu çalışanın geleceği, çoluk çocuklarının yarını? BMC, Kamu Kurumu değil, asla O kadroyu korumaz.

Şu gün Tank Palet’e yan sanayi parçası yapanlar, malzeme satanlar, sarf malzemesi temin edenler? Daha nice sektörün geleceği ne olacak?

Ki, Sakarya’yı bekleyen benzer nice tehlike de söz konusu:

TÜVASAŞ ve ROTEM hakkında;.. Devlet ile ROTEM arasında imzalanmış resmi İŞ Sözleşmelerinin gereğini aylardır köşemde soruyorum.

Ne Resmi Daireler, ne Seçilmiş Siyasiler-Siyasi partiler, ne ROTEM-TÜVASAŞ, ne de Süngüleri Düşmüş Sendikalar tek cevap ver(e)miyor!

Şeker fabrikasının Yazlık köyündeki Pancar Araştırma arazilerinin kira sözleşmesindeki maddeler uygulanıyor mu? Kirası nedir, alınabiliyor mu?

ROTEM, Türkiye ile imzaladığı faaliyet izini-çalışma sözleşmelerinde, imalata başlanan ilk yıl imalatın % kaçı Yerli Firma Üretimi olacaktı? Ve;

ROTEM, imalatındaki yerli parça oranını yüzde % kaç artıracaktı; artırdı mı?

Ben cahilim, anlamam da; ne sorduğumu yan sanayici olan en küçük firmamız bile anlamıştır : -) O sektörlerin temsilcisi bir Meslek Odası yok mu?

ROTEM Sözleşmesini imzalayan hiç kimse bugün bu sorulara muhatap olmuyor? Çünkü, resmi ve özel hiç kimse başına iş almak istemiyor?

Gariptir; Siyasi Muhalefet de, Medyamız da çıkarımızı sorgulamıyor!

Oysa; Ulaşım ülkemizin ve şehrimizin en büyük derdi haline geldi, gelecek de!

Adapazarı’nda, araçla ve yaya olarak dolaşırken, şehir trafiğimizin ne hale geldiğini gördükçe çıldırıyorum.

Adapazarı harika bir şehirdi. 25 Yılda yaşanmaz hale sokuldu. Belediyenin ilk alındığı 25 yıl önce,” Nostalji Tramvayı yapacağım!” diyen de sıfır eserle tüydü?

Çözümü öncelemeye zorlamak için; CHP, İYİ Parti, SP ve tüm Siyasi Muhalefet Partileri,” Kent Raylı Sistem Projesi Şehir Platformu!” gibi bir birliktelik kurmalı.

İsteyen siyasi parti tek başına da yapabilir.Üniversite, Sanayi Kuruluşları, illa ki Mühendislik Odaları ile Raylı Sistem Projesi geliştirmeli.

Sakarya’da İktidar başka türlü harekete geçecek gibi değil. İktidarın, Sakarya dışına çıktığında adres soracak siyasi gücü de pek yok gibi?

İktidar Gücü, Sakarya’daki meraların, köylerin imara ve sanayiye açılmasına ancak yetiyor. Ancak, gidin bakın ve sorun; Orada da işler kesat : -(

Birinci OSB öylesine genişletildi ki; Hanlıköy ortada görünmez hale geldi.

Hanlıköy için birkaç yıla kalmaz; “ Burası hayvan pisliği kokuyor. Böyle büyük-modern bir OSB’ye bu ahırlar hiç yakışmıyor!” denir; Köy tümden El Fatiha!

Bugünkü görüntüde Hanlıköy için bir tehlike yok dense de gerçek örtülemez. Hanlıköy’ü kuşatan inşaatları ekonomik darboğaz yavaşlattı.

Birinci OSB’deki yatırımları ekonomik sorunlar durdurmuş gibi. Bu, orada olan ölçüsüz genişlemeyi içine sindiremeyen benim için de üzücü, kaygı vericidir.

Her yatırımcı mutlaka önünü görmek, tedbir almak zorunda. Kapanan tek bir kepenk, ekmek kapısı da benim geleceğim için büyük tehlikedir.

“ Benim geleceğim!” sözü tabii ki laf ola söylenir; biz çalışma ceketimizi çoktan astık! Pırlanta gibi gençlerimizin geleceği bizden daha değerli.

OSB’lerin son durumlarını bilmiyoruz? Mevcut parsellerinde tüm tezgahlar çalışıyor, bacalar( mecazdır ) tütüyor mu? İşler, maaşlar ne alemde?

İşleyen fabrikalar ve her OSB’deki çalışanların sayısı son 3 yıldır ne alemde?

Elektrik, su-atık su, doğalgaz ve akla gelen her üretim malzemesine her gün büyük oranlı zamlar geliyor. Belirsiz ekonomik şartlar yatırım frenleridir.

Siyasi İktidar ekonominin üreten sektörlerine tam işte bugün destek olmalı. Tersine, İktidardan gelecek her türlü vergi ve salmalar siyasi yıkımı önceler.

İzleyin; Sakarya’da son 1-2 yıldır en iyi işleyen ve kazanan iki sektör; Gençliğin gittiği Kafeler ve Şehir göbeğindeki Tabureli Çay Ocaklarıdır.

AK Parti ile parlatılan üretmeyen sektörleri yeri gelince yazarım; bugün yeter.

Bugünü izlemez, umursamaz, sormazsak inanın hepimizin yaşadığı bu ülkede hepimiz için en keyifsiz, huzursuz zamanlar başlar, başladı, umursanmıyor.

“ Hatasız kul olmaz!” sözünü ben etmedim. İnsan öyle Yaratılmış. Hatalar karşısında susana da Kitap her şeyi söylemiş!