Hani biz ‘Bin yataklı şehir hastanesi kurulsun’ diye şeyimizi yırtıyoruz ya, meğer o iş bildiğimiz gibi değilmiş. Daha doğrusu Rifat Serdaroğlu’nun 7 Şubat 2017 tarihli, ‘Şehir Hastaneleri Soygunu’ başlıklı yazısını okuyunca ‘dank!’ etti diyebilirim. Ha, bu yazıya inanacak mıyız vallahi ben tereddütteyim. Yazıdaki iddialar öyle yenilir yutulur cinsten değil. Ben okuyunca da içimden, ‘Nasıl yani Serdaroğlu?’ cümlesi geçmedi değil.

                                            **

Rifat Serdaroğlu’nun uzun yıllar Doğruyol Partisi’nde milletvekilliği ve bakanlık yaptığını, sonra köşesine çekildiğini, bir sitede köşe yazıları yazdığını biliyorum. Yaşı, 40-45’in altında olanlar Serdaroğlu’nu pek hatırlamaz. Bunun için kısa bir tanıtım yapayım dedim…

                                          **

Rifat Serdaroğlu’nun bugün 7. sayfamızda tamamını yayınladığımız ‘Şehir Hastaneleri Soygunu’ başlıklı yazısının bana, ‘Vay anasını(!)’ dedirten bölümünü aktarıyorum…

                                                       **

 Türk Milletinden saklanan Şehir Hastanelerinin gerçeği şöyle;

-İhaleyi alan firmaya, hazine arazisi BEDAVA verilir.

-Devlet firmaya 25-30 yıl sürekli kira ödemesi yapmayı, hazine garantisi vererek kabullenir.

-Sözleşme süresi 49 yıla kadar çıkarılabilir.

-Hastane çevresindeki tesisleri yüklenici firma işletir, gelir onundur.

-Hastane ve çevresindeki yapılardaki işletmeler her türlü vergi-harçtan muaftır.

-Hastanelere devlet tarafından %70 doluluk garantisi verilmektedir.

-Şehir Hastanesinin çevresindeki Devlet Hastaneleri kapatılacak ve kadroları Şehir Hastanesine devredilecektir.

-Kapatılan Devlet Hastanelerinin bina ve arazilerinin tasarrufu da yüklenici firmaya bırakılacaktır.

-Şehir Hastaneleri, İhale Kanununa tabi değildir.

                                               **

Sadece şu bölümü, en az elli kez okudum. Şaşkınlığım saatlerdir geçmiş değil. Doluya koydum olmadı, boşa koydum dolmadı. Cebimde üç günlük harçlığım var. Buna rağmen, yukarıdaki şartlarda, ‘Sakarya Şehir Hastanesi’ni sen yap’ deseler inanın yaparım. Sen de yaparsın, o da yapar, bu da yapar.

                                             **

Eğer Rifat Serdaroğlu’nun iddiaları doğruysa; Proje, insanların sağlık sorunlarını daha hızlı çözmek için değil de, sanki birileri zengin etmek için çizilmiş gibi. Ve yine o iddialar doğruysa; bu proje, devletin içini boşaltmak için planlanmış gibi görülüyor açıkçası.

                                          **

Ben artık ‘Sakarya’ya bin yataklı şehir hastanesi yapılsın’ demeyeceğim. Ve bu konuda, iktidar partisinin il başkanı veya milletvekillerinin bu konuda doyurucu açıklama yapmasını ısrarla bekleyeceğim. Ara sıra da hatırlatacağım!