Sevgili okurlar,
Bu yazıyı hazırlarken, Sakarya Ayçiçeği Bisiklet Vadisi’nde BMX Supercross Dünya Kupası heyecanı devam ediyordu.
Muhteşem bir açılış ve sunumdan sonra yarışlar, görkemli bir şekilde gerçekleştirildi.
İlk gün büyük bir heyecan yaşandı elbette..
Ancak ikinci gün yağmur ve biraz da Ekim ayı soğukları, yarışçıları değil,izleyenleri ve protokolde olanları etkiledi..
Hele de gazeteci arkadaşlar?
Bu tür yarışları bilirim, resim, görüntü ve medya işleri bir başka kurum ve kuruluşa havale edildikten sonra, sen gel gazeteci olarak, burada resim çek, görüntü al gazetene gönder veya kendi yayın organlarında kullan, burada da zorluklar var!
Günümüzde artık, böyle büyük organizasyonların resimlerini çekmek, görüntü almak ve izinsiz olarak bunları kullanmak birçok ülkede izine tabii..

HERKES GAZETECİ?
Haber amaçlı bile olsa, bu manada gazeteci arkadaşlarımızın kullanacağı malzeme sınırlı..
Böyle olunca, bazı meslektaşlarımız haklı olarak, bu tür organizasyonlara gitmemeyi yeğliyor..
Haksız da değiller!
Bakınız, Türkiye’de bir basın kartını bir şekilde edinmiş olanlar, maçlara akın ediyorlar.. Elbette her meslektaşımızın bir önemli maçı izlemesi, köşesine taşıması, gazetesinde yorumlaması, o maç heyecanını okurları ile paylaşması bir başka durum..
Fakat artan gazeteci meslektaşlarımızın sayısına, internet gazetecileri ve diğer gazeteci meslektaşlarımız da eklenince, her olayı takip etmek isteyenlerin sayısı dolayısıyla büyük artış gösteriyor..

BRÜKSEL’DE DURUM?
Bizler Brüksel’de NATO ve Avrupa Birliği toplantıları için önceden kayıt yaptırmak zorundayız.. Her NATO üyesi ülkelerin gazetecileri, büyük ajansların temsilcileri, yapılacak zirvelere akın ettiğinde durumu düşünün..
Bu manada gerek NATO koridorlarında, gerekse Avrupa Birliği kurum ve kuruluşlarında görev yaparken, çok sıkıntı çektik..
Basın toplantılarının izlenmesi, bilgilendirmelerin takip edilmesi ve ülkelerin politikaları ile Brüksel’deki toplantıların havası, ruhu haberleştirilecekse, işiniz gerçekten zordur..

BİSİKLET VADİSİ?
Şimdi gelelim, Sakarya’ya..
Sakarya, çok önemli bir uluslar arası etkinliğe ev sahipliği yapıyor.
Sakarya Ayçiçeği Bisiklet Vadisi’nde her şey doğal akışında devam ediyor. Şu ana kadar bir aksilik yaşanmadığına göre, bundan sonra da bir önemli olayın meydana geleceğini düşünmüyorum..
Yarışlarla ilgili olarak Sakarya medyasında öne çıkan haberleri yakından takip ediyorum..
“Açılış yapıldı, yarışlar başladı, yarışlar devam ediyor, yarışlar kapsamında ünlü sanatçı Rafet El Roman konseri  gerçekleştirildi.. ” türünden haberleri ilgi ile takip ettim.
Düşünebiliyor musunuz, 23 Farklı ülkeden, 150’ye yakın bisiklet sporcusu, yönetici ve organizasyon görevlisi Sakarya’da..
Bu yabancılarla ilgili bir iki habere rastlayamadım!?
Adı artık “Bisiklet Kenti” olan Sakarya için bu ünlü şovmen bisikletçilerin, yöneticilerin, hatta görevlilerin görüş ve düşünceleri, sizi hiç mi ilgilendirmiyor?

YABANCI SPORCULAR, YÖNETİCİLER?
Ben doğrusu merak ediyorum!
-Mesela, yarış birincilerine hiç değilse, Sakarya hakkında düşüncelerini sorardım..
-Sakarya’nın doğal güzelliği, yemekleri, ıslama köftesi, kabak tatlısı, insanı hakkında düşünceleri nelerdir?
Yine medyadan öğrendiğimize göre, yarışlara Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem Yüce, otobüslerin ücretsiz olarak bisiklet severleri, meraklıları taşıyacağını, bunun için araçların tahsis edildiğini sıraladı..
Acaba ilçeler için bu uygulama neden düşünülmedi ki?
Böyle büyük, uluslar arası bir yarışmanın dışında ilçe insanımız neden tutuldu ki?
Burada Büyükşehir Belediye Başkanımız Ekrem Yüce ile elbette belediye başkanlarımızı da büyük görevler düştüğü gerçeğini yadsıyamayız..
Yani ilçelerden de bisiklet sever ve meraklıların bu yarışları takip etseler iyi olmaz mıydı?
Bunu şunun için önemsiyorum?

İLİKLERİNE KADAR ISLANDILAR!?
Gazeteci dostum, bir Sakarya sevdalısı Fehmi Duman yarışlarla ilgili olarak, yağmurdan korunmak için naylon poşete büründüğünü, ama yine de sırılsıklam iliklerine kadar ıslandığını söyledi.
Fehmi Duman usta, aynı zamanda yarışlarla ilgili olarak, ilçelerden seyircilerin ve meraklıların gelmemesinin altını çizerek, Başkan Ekrem Yüce’nin bu etkinlikte yalnız bırakıldığına da işaret etti..
Ayrıca tesislerde bazı eksikliklere de işaret eden Fehmi Duman, dobra, dobra, Sakarya için, insanımız için, etkinlikler için konuşulacakları sıralamaktan çekinmedi..
Üstelik, organizasyonda görev alanların büyük çoğunluğunun yabancı olduğunu da söyleyerek, bir başka eksikliğimizi de  ortaya koydu..
Bunları, bunlardan yararlanalım diye sıralıyorum.. Başka gazeteci arkadaşlarımın da görüş ve düşünceleri bizim için çok önemli..
Böyle uluslar arası boyuttu bir şampiyonaya, Sakarya bütünü ile sahip çıkmalı ve bu yarışta kenetlenmeliydi diye düşünenler çok haklı..

BİZ YAPTIK, OLDU, BİTTİ ÖYLE Mİ?
Maalesef, ülkemizde yeni bir anlayış var, biz yaptık, oldu, bitti!
Ama Batıda böyle olmuyor?
Bu tür yarışlar, organizasyonlar için, önceden toplantı üstüne, toplantı gerçekleştiriliyor..
Bütün eksikler, detaylar, olabilecekler öngörülüyor ve ona göre hareket ediliyor..
Öyle, yağmur yağdığında şemsiye aranmıyor!
Organizasyonun güvenliği, sağlığı, sporcuların, görevlilerin, seyircilerin gelişi, gidişi, oradaki imkanlardan yararlanması  iğneden, ipliğe düşünülüyor, planlanıyor ve uygulanıyor..
Kısacası uluslar arası bu tür organizasyonlar ülkeye, yarışların düzenlendiği kente mal ediliyor.
Demem o ki, Sakarya’da bu yarıştan büyük dersler çıkartarak, bir sonraki yarışlara daha iyi, daha organize bir şekilde hazırlanacak ve bütün detaylar gözden geçirilmiş olarak, yarışların startı verilecektir..
Bunda hiç şüphem yok!
Her şeye rağmen, tebrik ederim Sakarya!
Yusuf Cinal yazıyor,26 Ekim 2021 Brüksel, www.bizimsakarya.com.tr