Seçime kadar ve her zaman; hem Adapazarı-Haydarpaşa Treni’ni, hem de Kent Raylı Sistemi-Tramvayı- savunacağım.

Seçilmiş ve Atanmış Yönetenler, her fırsatta yaptıkları işleri anlatarak kendi başarılarını vurgularlar. Yükselebilmeyi istemek doğamızda vardır da?

Halk da kör ve dilsiz değil. Ülkeyi, başka şehirlerdeki çağdaş, rahat, ucuz yaşam koşullarını izliyor ve istiyor. Biz de bunun gereğini yazıyoruz.

**

“ Sakarya, Türkiye’nin en değerli coğrafyası! İnsan, doğa, gıda serveti, ticaret ve sanayi potansiyeli, ulaşım yolları ile ülkenin en gelişmiş vilayetlerinden birisidir!” diyen; Seçilmiş ve Atanmış Yönetenler de düşünecekler!

Dünya şehirlerinde en göze çarpan gelişmişlik göstergesi, Kentte var olan ulaşım rahatlığı, kolaylığı, ucuzluğu, istikrarı ve Yaşam Güvenliğidir.

Çağdaş dünya kentlerinde toplu ulaşım; Metro, Hafif Raylı Sistemlerle yapılır.

**

Sakarya’da, Büyükşehir ’i ve tüm İli Yönetenler, artık 1 milyon nüfusun hak ettiği çağdaş ulaşım sistemini getirmeli. Siyasilerden de bu duymak istenir.

Bakın; Raylı Sistem yolcu kapasitesinin 800 bine çıkacağını açıklayan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, ” Bu kadar yolcuyu lastik tekerlekle taşıdığınızı bir düşünsenize?

Bu ortalama 1200 ilave otobüsün günlük trafiğe katılması demek. O yüzden Raylı Sistem vazgeçilmez ulaşım aracıdır. “ demiş. Ayrıca, daha ötesi olmayacak bir sözle de halkın hayatına doğrudan dokunmuş:

“ İnsan, Raylı Sistemi nasıl bir otobüsün egzoz gazına tercih eder?”

ADAPAZARI HALKI;

BU SEÇİMDE RAYLI SİSTEM-TRAMVAYI İSTER !

Sakarya’yı hadi İzmir’le yarıştırmayayım. “ Günde 800 bin kişi taşıyalım; şehre her gün 1200 otobüs girmesin; halk 1200 otobüsün egzoz gazıyla zehirlenmesin!” demeyeyim.

Hemen şu gün, günde 40-50 bin kişiyi taşıyacak Raylı Sistem ile ulaşımın ilk adımını kotarmalı diyeyim. Yoksa, zor yürüyen ulaşım, 3-5 yıl sonra yatacak.

Adım adım gelişen Raylı Sistem yapımına 2 yıl içinde başlarsak, 10 yıl sonra bu şehirde yaşamak herkes için daha kolay olacaktır. İyi demedim, kolay dedim.

**

Evet; Sakarya, Türkiye’de en büyük milli hasılayı üreten en gelişmiş bölgesi Marmara’da! Ülkenin 30 Büyükşehrinden de birisi. Amaaa?

Türkiye’nin 30 Büyükşehrinin yarısında, dünyanın en çağdaş kent ulaşım aracı olan Raylı Sistem-Tramvay- var.

Diğer yarısında da, ya bitti bitiyor, ya da Raylı Sistem projesi başlamış.

EUROTEM, Türkiye’nin en büyük Metro, Raylı Sistem projelerine çağdaş Raylı Sistem araçları yapıyor. Fabrikası da üstelik şehrimizin göbeğinde : -)

O EUROTEM ki, Cumhuriyet’in gözbebeği TCDD VAGON Fabrikası-TÜVASAŞ’ın yüreğine oturtulmuş! Sakarya’da ise, Raylı Sistemin R’si bile yok.

**

Ülkesinin ve şehrinin maddi-manevi zenginliklerini halkının huzurlu, güvenli, kolay ve ucuz yaşamı için kullanmayan hiçbir Siyasi ve Siyaset kazanamaz.

Kent Raylı Sistemi yapılabilmesi için; Sakarya’da Un var, Yağ var, Şeker var; bu helvayı Şehir Halkına yedirmeyen asla hayır duası da, oy da hak etmez.

ADAPAZARI GARI’NIN ASLA ALTERNATİFİ OLAMAZ.

Adapazarı Garı’na her gün 24 tren gelir-giderdi. Günde 15 bin yolcu taşınırmış. Her seferde 625 yolcu eder. Ki;

Biz 30-40 yıl önce bile; cuma, cumartesi, Pazar, pazartesi günleri kimi trenlerde 1000 den fazla yolcu olduğunu biliriz.

Yarım saat önce gelip oturmadıysan, ayakta gelinen Bayram günleri hala kimsenin aklından çıkmaz.

**

En kolay hesap şu; nüfus bugün 1 milyon. Şimdi her gün trenle 25 bin kişi bile taşınır. Nüfus 500-600 bindi; günde 15 bin kişi taşınırdı. Bu sayıda Devletin çoluk-çocuk biletsiz yolcuları yoktur.

Şehir Ulaşım Koordine Merkezi-UKOM, bugün, 750-800 kişi İstanbul’a tren olmadığı için, otobüsle gelip gidiyorsa;

Adapazarı-Haydarpaşa Trenini kaldıran Muhterem Seçilmiş ve Atanmışlar, uluslar arası ( TEM) yoluna günde kaç otobüsü çıkarır?

Adapazarı-İstanbul TEM yoluna Sakarya her gün 550-650 otobüs sokuyor gibi.

**

Otomotiv ve ulaşım sektörü bu hesaplara karşı çıkmakta çok haklıdır. Ben de, halkın büyük kısmı dar gelirlilerin; kolay, güvenli, ucuz ulaşımını yazıyorum.

O Tren olmasaydı; biz iki yakası bir araya gelmeyecek öğrenciler nasıl okurduk? Uzunçarşı esnafı sabah treni ile Eminönü’ne gidip, dükkan tezgahına öğleden sonra nasıl satacak mal yetiştirirdi?

Treni 100 yıl sonra biter mi, kimse bilmiyor? Şu gün, yolcusu yok gibi gidip gelen Mithatpaşa-Pendik trenini de Tren diye halkın önüne koymayın. Onlar, şehre gereksiz araç sokmaya mecbur uyutma seçenekleri.