Hayvanlara bakıyoruz güçlü olan daha zayıf olanı avlamak ve onu yiyerek karnını doyurmak peşindedir. Diyelim ki avını yakaladı, onu parçalar, yer ve yavruları varsa ya onlara götürür ya da onları çağırır, yemeleri için. Mesela tavuk ve horozlar da böyledir. Bir yem bulduklarında yavrularını da çağırırlar.

İnsanlarda farklı bir yan vardır.

İnsan önce bir başka insanın kendi alanına girmesini istemez. Diyelim ki bir göçebe kavim bir otlak buldu ve oraya yerleşti. O otlağa ve yerleşkeye bir başkasının girmesine izin vermez. Yok eğer girmeye kalkışan olursa saldırır. Öte yandan daha farklı bir yanı vardır. Daha başka alanlar arar ve bu yüzden başka alanlara sahip insanlara saldırır, onları yok etmek  ve onlara sahip olmak ister.

Bu sahip olmak güdüsü  insanda çok güçlü bir biçimde yer alır.

Bu husus üstünde birçok düşünürler durmuşlar ve eserler vermişlerdir. Ve bunun için, insanın bu yanının törpülenmesi için çareler, öneriler ileri sürmüşlerdir.

Fakat bunun yeteri ölçüde yararlı olduğunu  ileri sürmek abestir.

Sahip olmak mı yoksa olmak mı ?

Sahip olmanın getirdiği birçok sorun ve çatışma vardır ve olacaktır. İnsan elbetteki yaşamını sağlıklı ve huzurlu bir şekilde götürebilmek için birtakım şeylere sahip olacaktır.

Ne var ki insan daha fazlasını istemektedir. Yani ihtiyacından fazlasını talep etmekte, bunun için çalışmaktadır. Çok bencil bir biçimde bundan başkalarına pay çıkarma gibi bir hedef gütmemektedir.

Gelişmiş bir insanda bu farklı bir şekilde tezahür eder. Bu tür insanda beyin ön lob FRONTAL lob daha çok gelişmiştir. Alt beyinlerde yer alan bu kötücül olan şeyleri kontrol eder, törpüler. Kötücül yanlar ya yok olur ya da iyiden iyiye törpülenir. Sahip olduklarından başkalarınada verirler ve paylaşmayı severler.

Herkeste bir can vardır. Herkes bir saygıya layıktır. Başkalarını anlamaya çalışırlar. Anladın mı mesele yok demektir. Onun da haklı olduğu yanları kabul edersin. Hakkını verirsin.

Karşındaki insanı anlamak çok önemli.

Herkesin aynı olmasını bekleyemezsin. Ve böylece birlikte yaşamak kolaylaşır.

Ve pürüz çıkmaz.

Her insan aynı şey değildir dedik.

Evet aynı değildir. Genlerle gelen birtakım özellikler vardır. Çevreden gelen birtakım şeyler vardır. Yaşadığı kültürden gelen birtakım şeyler vardır.

O yüzden ki:

Her insandan aynı şeyi beklemek çok doğru bir şey olmaz.