Ülkeler de, insanlar da anlık-geçici mal-mülk, makam, itibar zenginlikleri ile gaflete yürümemeli. Yürümek de değil, koşar hale gelmişsek, eyvah eyvah!

İnsandan koyun sürüsü olmaz. Değerli bir Öğretmenimiz,” Çocuğunuzu Kuzum diye sevmeyin. Unutmayın, Kuzular büyüyünce Koyun Sürüsü olur!

Onlar iyi eğitimli, bilgili, yetenekli, özgüvenli, biatsız çalışkan girişimci olmalı. Kendi ayakları üzerinde durabilmeli. Çocuklar Koyun Sürüsü olmasın!” derdi.

O erdemi Sakarya için de, tüm ülkem için de paylaşırım. Ülkemde bu insan zenginliği var.

Eksik olan; Cumhuriyeti Kuran, Demokrasi ve “ Kuvvetler Ayrılığı İlkeleri “ ile yaşamayı tüm değerleriyle yeniden Ülke Yönetme zirvesi yapmaktır.

81 Milyon insanın seçtiği bir Millet Meclisi yok sayılabilir mi? Ülke Yönetmede Yasama Yürütme Yargı-Kuvvetler Ayrılığı yok edilebilir mi?

“ YÜCE Meclis!” diyorduk; O Yüce Meclis bir siyasi iradeye bağlı gibi olur mu?

81 milyon insanın; Ülke Yönetenlerinin halkına açık olmasını, hesap vermesini, neyi nerden kazandığını anlatmasını istemeleri en kutsal haktır.

Bu Cumhuriyeti Sen-Ben kurmadık! Dünyanın en değerli coğrafyalarından birisinde, Türkiye Cumhuriyeti’ni Biz-Sen Ben en saygın ülke haline getirmedik!

Hepsini unutun; “ Şu güne kadar İslamiyet’i en güzel ve huzurlu yaşanan haliyle bize yücelterek öğreten Cumhuriyet’i kim inkar edebilir?

Kim; Cumhuriyetin eşsiz huzurlu bayrağı altında İnancımızı bu günlere kadar ayrımsız ve bunca derin donanımlı, birikimli getirebilirdi?

Şu gerçeği kim inkar edebilir? “ Din görevi Allah için yapılır; parayla din hizmeti olmaz. Maaşla din hizmeti veren Diyanet kalkmalı!” diyenler var mıydı?

Bir siyaset iktidara geldi, herkes Diyanet kapısında? Diyanet bütçesi 3-5 bakanlığın bütçesinden fazla oldu. Ülkende ne değişti, ne ne kadar düzeldi?

Arsızlık mı, yolsuzluk mu, ayrımcılık mı, cinayetler mi, karanlık işler mi, icra kapıları mı ortadan kalktı?

81 milyonun çocukları çok daha iyi, güvenli, huzurlu bir geleceğe mi yürüyor?

bir yere gelmiş, parsayı kapmış 300-500 kişiyi sormuyorum. İnsanımı ayıramam; hepinizin-hepimizin çocuklarının geleceğini soruyorum.

Cumhuriyet’i bir adım bile ileriye götürememişsek; çocuklarımızı bile Ayrım Yollarının seline salma yanlışına girmişsek, geleceğimizi karartırız.

Siyaset, iktidar olmanın nimetlerini akıl almaz, önlenemez bir hırs-tamah kullanabilir. Ama, halk çoluk çocuğunun, ülkesinin geleceğini düşünecek.

Hiçbir siyasi anlayış, siyasi birey sonsuza dek yaşamaz. Ama, zamanında uyarılmaz, zamanında gönderilmezse milyonlarca insan, koca ülke zarar görür.

Biz belki okuma fırsatı bulamadık; ya da anca bu kadar okuduk. Bir şeyler öğrendik, o kadar çalıştık, kazandık, hayat kurduk. Ama, huzurluyduk.

Cumhuriyetin okulları yoktu. Koca Osmanlı İmparatorluğu’ndan kalan 10-12 milyon insanın sadece % 7-8’i okuma yazma biliyordu.

Köyler, kasabalar ilkel şartlarda yaşardı. Gariban halkın erkekleri savaşlarda ömür tüketirdi. Ülkenin insanları sefalet içinde gelip geçiyordu.

Kemal Atatürk, İşgal altındaki Anadolu’yu, Halkını Yunan, İngiliz, Fransız, İngiliz, İtalyan, Rus mezaliminden kurtarıp Muhteşem Cumhuriyet’i kurdu.

Yüksek İslam Öğretisi veren üniversite düzeyinde okulları kurldu.

Türkiye Cumhuriyeti’ni Muasır Medeniyetler Seviyesine yükselten Milli Eğitim’i kuran bizzat Öğretmen Mustafa Kemal olma önderliğini de kotardı.

Bulursak Çarık giyerdik; ayakkabı yapan ilk fabrikaları O Cumhuriyet kurdu! Bez, dokuma, araba, halı, cam, çimento, şeker ve nice fabrikaları da…

Kendi uçağını, Cumhuriyet’in parasıyla özelleştirdiği demiryollarını da yaptı.

Heyyy!.. Saman ithal eden ülke olmaktan hiçbir Köy-Köylü utanmasın. Bizi O günlere sokanlar oturup düşünsün. Köy-Köylü O tarlalara hayatı yine getirir!!!

Bu gün; hiçbir bölge, hiçbir sınıf, hiçbir meslek(?) kendini bu ülkenin sahibi sanmasın! Bu gün Türkiye Cumhuriyeti 81 milyon insanı ile vardır!

Mustafa Kemal Atatürk ve Cumhuriyeti Kurtaran-Kuran sadece 10-12 milyon kalmış çoluk-çocuk, yaşlı sakat, yoksul Anadolu Halkıydı. Halk varsa ülke vardır.

Mustafa Kemal, Ülkesini ve Türkiye Büyük Millet Meclisi Temsilcileri’ni ülkenin her köşesinden oluşturduğu Muazzam HALK GÜCÜYLE kurdu.

VE;“ Tüm komşu ülkelerle SIFIR SORUN; Yurtta sulh, Cihanda SULH!” ilkesiyle.

Yüce Cumhuriyet Bayramımız tüm halkımıza ebediyen Kutlu Olsun : -)