FAKİR KOKAİNİ; MET
Doğrusu bu konuya girip girmeme konusunda epey tereddüt ettim.
Okullarda niye uyuşturucu eğitimi yapmıyorsunuz diye sorduğum emniyet görevlisi ‘Hocam yapıyoruz yapmasına da verim konusunda şüphelerimiz var, hatta bilmeyenlere de öğrettiğimiz için gençlerin merakını arttırıyoruz diye endişe ediyoruz’ demişti.
Yani bir anlamda ‘eşeğin aklına karpuz kabuğu getirmek’ gibi yan etkileri de var yazmanın ve hatırlatmanın…
Ama öbür yandan da hiç değilse aileleri bilgilendirmek zorundayız.
Çünkü çoğumuz bilmiyoruz, bilmediğimiz için de tedbir alamıyoruz.
Doğrusu ben de bilmiyordum; Birkaç okur ve emniyet görevlisi arkadaşımın uyarısıyla ilgilendim, faciayı gördüm.
MET yani Metamfetamin, yani kod ismi Metin amca, yani fakir kokaoni, ilk kez 1893 yılında Japon kimyager Nagai Nagayoshi tarafından sentezlendi. 1919 yılında ise japon kimyager Akira Ogata metamfetaminin kristal formunu oluşturdu.
Bu çalışmalar bilim insanlarının, hayatlar kurtaracak ilaç arayışlarıydı. Ama öyle olmadı.
Kullanıcılar üzerinde coşku, cesaret ve enerji hissi için uyardığı için, kısa sürede suç örgütleri tarafından üretilip satılmaya başlandı.
Dünyada en yaygın sentetik uyuşturucu haline geldi.
Eroin Afganistan, kokain Kolombiya ve Peru merkezli dünyaya yayılırken kristal met dünyanın dört bir yanındaki küçük laboratuvarlarda üretilebiliyor.
Ucuz olması ve kolay temin edilmesi nedeniyle günümüzde en tehlikeli şekilde yaygınlaşıyor.
Resmi verilere göre küresel boyutta 2013’te 100 ton metamfetamin yakalanmıştı. Bu 2018’de 228 ton oldu. Sadece bir yılda yakalama miktarı yüzde 43 artarak 2019’da 325 tona ulaştı. Günümüzde 500 tonun üzerinde…
Ya yakalanamayanlar? Bir mafya uyuşturucu patronunun ‘biz 60 kilo yem olarak yakalatır, asıl 600 kiloyu istediğimiz yere ulaştırırız’ dediğini göz önüne alırsak, rakam korkunç.
Metamfetamin kristalize bir madde.
Yakılarak duman çekme, yutma, burundan çekme ve damar yoluyla kullanılabiliyor.
Bazı araştırmalara göre; eroin kadar ölümcül bir bağımlılığa neden oluyor.
Kişide maddeye karşı hızla tolerans gelişirken kullanıcı aynı etkiyi yakalamak için daha yüksek doz almaya başlıyor. Yoksunluk hali kullanıcıyı bunalıma sürüklüyor. Metamfetamin nörolojik hastalıklara, beyin kanamasına, kalp krizine, uyku bozukluğuna, aşırı kilo kaybına, deride iltihaplanmaya, dişlerde çürümeye, psikoz, paranoya ve halüsinasyonlara neden oluyor.
Yani aslında bazı özellikleriyle kullanıcısını çabuk ele veren bir uyuşturucu…
Ebeveynler deri ve diş kontrolüyle çocuklarının bu mereti kullanıp kullanmadığını rahatlıkla anlayabilirler diye söylüyorum.
Kamuoyunun büyük bir kısmı bu uyuşturucunun varlığını Sedat Peker’in ifşalarından öğrendi.
“Dünyada met isminde bir uyuşturucu var. Esrardan ve kokainden çok daha tehlikeli. Şu an Türkiye’nin Bursa, Isparta, Antalya, Ankara, Adana, İstanbul, İzmit ve Kayseri illerinde çok yüksek oranda tüketilmekte. Son günlerde doğruluğu yüzde yüz olan bilgilere göre fiyatı hem ucuzlamış hem de neredeyse bir tane alana bir tane de eşantiyon veriliyor hale gelmiştir” dediğinde gündemimize oturdu.
Sonra baktık ki, sokak araları torbacılarla dolu, internet üzerinden sipariş alanlar kapı kapı geziyor. Kırılmış cam, buz parçaları ya da limon tozu görünümünde olduğu için, bilmeyen anlayamıyor.
Türkiye’de uyuşturucu suçundan yakalanan kişilerin kullandığı maddeye yönelik istatistikler durumun vahametini ortaya koyuyor.
Timur Soykan’ın yazdıklarına göre; Narkotik Suçlarla Mücadele Dairesi’nin verilerine göre; 2019’da metamfetamin kullananların oranı yüzde 7.5 idi. 2020’de bu oran yaklaşık iki katına çıktı ve yüzde 15.5 oldu.
Metamfetamin operasyonunda yakalanan kişi sayısı 2018’de 19 bin 201, 2019’da 32 bin 445, 2020’de ise yaklaşık 50 bin kişi oldu.
Türkiye’de ilk kez 2009 yılında bir İranlı’nın üzerinde yakalanan kristal met artık Türkiye’nin 81 ilinde ve yüzlerce ilçesinde ele geçiriliyor.
Narkotik Suçlarla Mücadele Dairesi’nin hazırladığı 2021 Türkiye Uyuşturucu Raporu’ndaki istatistikler büyük tehlikeyi bütün çıplaklığıyla ortaya koyuyor. Son üç yıldır Türkiye bir kabusa sürükleniyor.
Peki neden bu kadar büyük bir artış yaşanıyor?
Yanıt: Afganistan, yine Afganistan…
Dünyadaki eroinin yüzde 94’ünün üretildiği Afganistan son yıllarda dev bir metamfetamin laboratuvarına da dönüştü. Bunun nedeni; Afganistan’da doğada yetişen efedra isimli bitkinin bir türünün metamfetamin üretiminde kullanılabileceğinin keşfedilmesi. Bu bitki sayesinde kristal met pahalı bazı kimyasallara ihtiyaç duyulmadan ve daha basit yöntemlerle ucuza mal ediliyor.
Geniş arazilerdeki derme çatma laboratuvarlarda met pişiricileri faaliyetlerini sürdürüyor.
Üstelik artık Afganistan’a hakim olan ve Türkiye’de bazılarıyla inanç birliğindeki Taliban, eroin ve metamfetamin kaçakçılığına yol verip vergi alıyor.
Afganistan’da üretilen eroinin İran, Türkiye, Balkanlar üzerinden Avrupa’ya ulaştığı rotaya metamfetaminin de girdiğine şüphe yok. İran’da 2017 yılında 2.3 ton, 2018 yılında 7 ton, 2019’da ise 17 ton metamfetamin yakalandı. İran, Kuzey Irak ve Suriye’de de yüzlerce kristal met laboratuvarı tespit edildi. Bu istatistikler Türkiye’deki büyük artışın devam edeceğini ortaya koyuyor.
Eroin kaçakçılığının Avrupa kapısı olan ve yeni kokain rotasına dönüştürülen Türkiye, ‘transit ülke’ yani ‘geçiş noktası’ olarak tanımlanıyordu. Uyuşturucu sokağa aynı derecede ulaşmıyordu. Metamfetamin kaçakçılığında Türkiye’nin hedef ülke yani pazar olduğu da görülüyor.
2021 Türkiye Uyuşturucu Raporu’nda şu tespit yapılıyor: “Önümüzdeki dönemin en büyük tehdidinin bu madde (metamfetamin) olacağı düşünülmektedir.”
Önlem mi? İran sınırından her gün binlerce Afgan’ın girebildiği ülke için anlamlı bir soru mu?
SAĞLIKÇILAR UYARIYOR;
Metamfetaminin yarattığı etkiler hızlıca başlayıp, hızlıca sonlanmaktadır. Bundan dolayı kullanıcılar tekrarlayıcı dozlara ihtiyaç duyabilirler. Yüksek dozda kullanıldığında ise saldırganlık, korku, huzursuzluk, kaygı, şiddet davranışları, psikomotor bozukluklar, panik ve paranoyaya neden olabilir. Tek doz kullanım ya da yoksunluk sırasında görülebilen psikoz genellikle geçici olsa da yüksek doz kullanıma bağlı olarak gelişen psikozların kalıcı olma olasılığı yüksektir.
Metamfetamin kullanıcılarında psikiyatrik belirtilere ek olarak bazı fiziksel rahatsızlıklar da görülür. Kan basıncında ve kalp atışlarında artış, hızlı soluk alıp verme, böbrek yetmezliği, baş dönmesi, kalp krizi gibi etkiler görülebilir. Ciddi diş problemleri, vücutta yaralar ve aşırı kilo kaybı metamfetaminin uzun süreli etkileri arasındadır. Yapılan araştırmalar, metamfetamin kullanımının hafıza ve dikkat gibi bilişsel işlevler üzerinde olumsuz etkilere ve hasarlara sebep olduğunu göstermektedir.
Metamfetaminin psikiyatrik ve fiziksel belirtilerinde olduğu gibi, yoksunluğuna eşlik eden semptomlar da oldukça rahatsız edicidir. Depresyon, sinirlilik, yorgunluk, artan iştah, anksiyete, saldırganlık ve metamfetamin için yoğun istek sık görülen semptomlardır. Depresif semptomlar metamfetamin yoksunluğunda görülen en belirgin semptomlardır ve 2 haftalık ayıklık döneminden sonra da devam edebilir. Yoksunluk döneminde görülen bu semptomlar intihar düşüncelerine neden olabilir.
Genel tabloya bakıldığında; metamfetamin güçlü bağımlılık yapıcı etkisinin yanında kısa ve uzun vadede kullanıcılara ciddi psikolojik ve fizyolojik etkileri olan bir maddedir. Belirtilen etkiler görüldüğünde bir uzmanla görüşülmeli, tıbbi destek süreci başlamalıdır.
Bonzaiden sonra şimdi de metamfetamin tehlikesi
Birçok gencin hayatını karartan bonzaiden sonra şimdi de metamfetamin maddesi tehlike saçıyor. Kısaca 'med' olarak adlandırılan madde, özellikle kemikleri eritiyor, dişleri döküyor.
2 liraya her yerde ekmek gibi satılan sentetik uyuşturucu maddeler gençlerin hayatlarını karartmaya devam ediyor. Son yıllarda kullanımı iyice yaygınlaşan uyuşturucu nedeniyle onlarca genç yaşamını yitirdi. Son olarak Bursa’da, Uludağ Üniversitesi İktisadi İdari Bilimler Fakültesi son sınıf öğrencileri 24 yaşındaki İsmail Erduman ile 23 yaşındaki Göksel Karabulut, evlerinde uyuşturucu ectacy madde kullandıktan sonra hayatlarını kaybetmişlerdi. Madde kullandıktan sonra sokaklarda, parklarda bayılıp kalan onlarca genç ise her gün ambulanslarla hastanelere taşınıyor.
AYBURDER UYARIYOR;
Ayık Yaşamla Buluşma Derneği (AYBUDER) Başkanı Yavuz Tufan Koçak, şimdilerde kullanımı özellikle gençler arasında iyice yaygınlaşan metamfetamine dikkat çekiyor.
Onlarca gencin ölümüne sebep olan bonzaiden sonra şimdi de metamfetamin maddesinin inanılmaz düzeyde yaygınlaştığını belirterek aileleri uyarıyor.
Koçak, Türkiye’nin dört bir yanından kendilerine ulaşan yüzlerce insanın yardım talep ettiğini belirterek, ölüm oranlarının her geçen gün artış gösterdiğine dikkat çekerek, “şu anda kullanıp bize gelen bir çocuğun ağzında diş kalmamış. İmplant yapmak için Vakıf Gureba Hastanesi’ne gönderdik, ‘çene kemikleri eridiği için yapamayız’ dediler. Med böyle bir madde.
Bonzai en azından öldürüyor. Bu öldürmeyip gencecik çocukları eritiyor, kemik bırakmıyor vücutta” diyor.
EMNİYET GENEL MÜDÜRLÜĞÜ UYARIYOR;
Son yıllarda ülkemiz sokaklarında, metamfetamin isimli narkotik maddenin kullanımı giderek yaygınlaşmaktadır. Ülkemizdeki ilk yakalama 2009 yılında İstanbul’da yapılmıştır.
2019 tüm yılda 1 ton 42 kilogram, 2020 yılı içinde ise 4 ton 168 kilogramlık miktarda metamfetamin ele geçirilmiştir.
Türkiye genelinde 81 ilimizde ve birçok ilçemizde görülen metamfetamin maddesi, yoğunlukla kırılmış kristal, buz, cam parçaları veya limon tuzu görünümündedir. Metamfetaminin hemen her yöntemle suiistimali mümkün olduğu gibi genel olarak cam pipolar vasıtasıyla kullanılır. Ülkemizde genel olarak kullanılan sokak adları Met, Kristal, Buz, Ateş/Buz ve Metin Amca’dır.
Metamfetamin; çok tehlikeli, tamamen sentetik, kuvvetli bağımlılık potansiyeli olan ve kullanıcılarda çok kısa sürede bipolar bozukluk, paranoya ve şizofreni veya diğer ciddi sağlık sorunlarına hatta ölümlere neden olabilen bir maddedir.
Kolluk birimlerimiz alanda olağanüstü bir çaba sarf etmektedir. Ailelerimizin de bu maddeyle mücadelede bizlere destek olmalarını, çocuklarına duyarlılıkla yaklaşmalarını ve elde ettikleri bilgileri paylaşmalarını talep etmekteyiz.
