Gökhan Kaba Sakaryalı bir genç. Nüfus kağıdında 1983 yazan Gökhan Kaba’nın futbol hikayesinde ilginçlikler var. Nedir onlar? Birincisi; Gökhan Kaba, Tamer İlaçan’ın Ada Sporyum’daki futbol okulunda futbol açılımına başlar. İkincisi, Sakaryaspor’a gider ama beğenilmeyince Tekspor’a Tamer İlaçan’ın yanına konaklar. Tekspor’da U 16’da gösterdiği futbol çıkışı sonrası ikinci kez yeşil Siyah teklif alır. İkinci buluşmada Gökhan Kaba ve Sakaryaspor alt yapı ve üst yapıda bayağı zaman tüketirler. Ancak Sakaryaspor’da 2004’de Şampiyonluk coşkusu içinde olan Gökhan Kaba’nın futbol talihi Karşıyaka’ya gittiği kiralık süreçte açılır. Rize’de geçen iki yılın ardından Başakşehir yolculuğuna çıkan Gökhan Kaba’nın futbol defterinde çok takım var. Zaten onu anlatan yazı dizisinde onun futbol geçmişinin detayları var. Ben buraya onu anlatan düşünce zincirine onun belirttiği bir Yeşil Siyah gerçeği dillendirmeye çalışacağım. Kaba Gökhan diyor ki; “Sakaryalı olmak benim için ayrıcalık, Sakarya’nın yaşadığı Süper Lig’e çıkış sürecinde o kadronun bir parçası olmak benim futboldaki en önemli anlarım.” Ancak diyor Gökhan Kaba, “Ne yazık ki Sakaryalı gençler kendi evlerinde değer bulmuyorlar.” Doğru söze ne denir. Gökhan Kaba bu konuda bir başka ayrıntıyı da önüme koydu; “Nazım Hocam eğer 93-94 sezonundaki Yeşil Siyah jenerasyon iyi değerlendirilseydi Sakaryaspor çok şeyler kazanırdı ama dışa bağımlı transfer politikaları buna müsaade etmedi.” Evet, Gökhan Kaba’ya ben de katılıyorum. Sakaryaspor ne yazık ki 55 yıllık futbol geçmişinde alt yapıya dönük yapılaşmayı tam olarak hayata geçiremedi. Bugün bile hala aynı sıkıntı Yeşil Siyah renklerle dans etmeye devam ediyor.