Sakarya Üniversitesi, 2013-2014 yılında, Mühendislik Bölümleri öğrencileri için, 3+1 diye isimlendirilen çok doğru bir pilot uygulama başlattı. Öğrenci, derste öğrendiğini, işletmelerdeki stajlarda uygulamalarla pekiştirecekti.

Sonuç alındıkça, bir çok Mühendislik Bölümü de bu çok doğru uygulamaya dahil edilmiş. Öğrenci gençler de, İşletmeler de kazançlıysa, Sakarya kazanır.

**

Adapazarı Toyota Boshoku işletmesinde, UMDE- Uygulamalı Mühendislik Deneyimi Eğitimi ( staj ) yapan 7 Mühendislik Fakültesi öğrencisi Sözleşmeli olarak işe de başlamış : -)

Bakın, manşetlik haber işte budur! Boshoku, stajda kendisini kanıtlayan, Kız-Erkek, 7 Mühendis Adayını sözleşmeli olarak işe almış. Teşekkürler Boshoku!

Müh. Fak. Dekanı Sayın Torkul’a da, bu sonucu Sakaryalılarla paylaştığı için teşekkür ederiz. Eğer, UMDE sonucunda iş kabulü alan başka Mühendis Öğrenciler ve İşe alan Firmalar da varsa; Onları da duyurmak harika olur.

**

SATSO ve 1.OSB Yönetimlerinin, Sakarya Üniversitesi ile son derece yararlı işbirlikleri olduğunu bilirim. SATSO’nun, SAÜ Mühendislik öğrencilerine, 3+1 İşletmelerde Uygulamalı Eğitim katkılarını da yakından bilirim.

Ekonomi 0Dünyamızın, lise düzeyindeki mesleki eğitimlere olan katkısı da çoktur. Hiçbir istismara yol açmadan, Öğrenci+ Meslek Gelişimi odaklı Eğitim, gerçekçi, doğru kazanımlardır. Ayrımsız, istismarsız; “ Kazan Kazan!”

Şimdi daha çok merak ettim? Bugüne dek, UMDE sonucu kaç Mühendis Adayı Sakarya’da veya başka bir ilde Mesleki Geleceğini yakaladı?

SAKARYA’NIN ÖNÜNDE

ÇOK ZORLU YILLAR VAR !

Türkiye çok önemli bir seçim daha yaşadı. Sakarya da, bence, yine AK Parti’ye hiç hak etmediği kadar çok teveccüh gösterdi.

Sakarya, AKP’den 16 yıldır gösterdiği hiçbir teveccühün hakkını da alamamıştı. Yine,“ Sakarya her zaman çantada keklik! Ne versek razı!” konumunda gibiyiz.

Hemen ilk izlenimimi yazayım:

**

Sayın Cumhurbaşkanı, Sakarya’dan kimi-kimleri kuracağı Hükümete alır bilmem? Açıklandığında, o gün hala yazıyor olursam, onu da yazarım. Ama;

Sakarya’nın Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne yolladığı Milletvekillerini, n’olur şimdi oturun, şöyle siyasi fanatizminizi de 5 dakika kenara koyun, düşünün!

TBMM’de, Türkiye’nin ve Sakarya’nın kaderini tayin edecek kararlar alınacak!

Sakarya’nın seçtiği 7 milletvekili için; “ Bundan önce, 16 yıldır TBMM’ye seçtiklerimizden daha başarılı olurlar!” dersem, bana neler dersiniz?

Seçilen 7 milletvekili de Sakaryalıların tercihi değil. Zaten Sakaryalı hiçbir zaman Ankara’ya kendi tercihi ile milletvekili yollamadı ki!

**

Ama, şunu çok büyük bir iddia ile yazıyorum; Ankara, 16 yıldır önümüze koyduğu en çok soru işaretli tercihi bu kez koydu. Sakarya TBMM’de yine işlevsiz olacak!

Seçilen bir tek kişi, bence, kararlı bir Sesle Sakarya İstişaresi yapamayacak!

Sakarya; İstanbul’un Et, Süt Peynir, Sebze meyve Ambarıydı. Köylerin, Meraların, Ahır ve Mandıraların yok edildiğini Ankara’da kim istişare edecek?

Siyasi yanlış dayatmalarla; Ova ve düz arazilerin OSB’lere tahsisi istişaresi?

Çocuklarınız, yahu çocuklarınız! Sakarya’nın eğitimdeki dibe çöküşü İstişare edilebilir mi? Seçtiklerimize bakıyorum, kolum kanadım düşüyor!

CEP TELOFONU AYIBIMIZI;

KAMU; SATSO VE TÜM SAKARYA;

NASIL ÖNLEYEBİLİRİZ?

SATSO Türk Müziği Korosu’nun 10. Kuruluş Yılı konserindeyiz. Yerimiz en arka orta sıra başı. Ama, nasıl keyifliyiz anlatamam..Bir basamak üstümüz boş alan.

O boş alana 4-5 sandalye koyulup, Musiki birikimli 4-5 hanım da oturmaz mı! Onlar da sahnedeki soloya, koroya derinden bir sesle katılmaz mı; yok böyle keyif…

Amaaa…

**

Salgın hastalığa dönüşmek üzere olan, Cep Telefonu kullanma Toplumsal Arızamız orada bile üzerimize kabus gibi çöktü.

Sol yanımızda orta yaşlı ve mutaassıp giyimli bir hanım, kocaman ekranlı ve çok ışıklı bir cep ile Kelime Oyunu oynuyor. Ön sıralarda da cep’ler hep fora…

Yanımda, merdivenlere oturmuş 14-15 yaşlarında iki kızımız, cep’lerinde harikalar yaratıp; anlatıyor, gülüşüyor; konserdeyiz!

Çocuklara, gençlere tek söz edemem.; Konser de bile! İyi ki de öyle yaparım; az sonra Onlar gittiler… Biz dayanamayıp; yandaki başka sıralara geçtik…

**

Sakarya da, ülkem de; bu Cep Telefonu Salgını’na, Sigara Yasağı benzeri, bir kampanya başlatmazsa Toplumsal Arıza patlaması yakındır.

Cep tlf.’ndan kaçtık ya;.. önümüzdeki genç hanım, ekranına gönderilen yemek tarifi ve fotoğraflarını eşi ile paylaşıyor; Konser’in en zirvesindeyken hem de!

Az sonra, çantadan ikinci cep tlf. da çıkınca, “ İşte bu! Kimse bana yok diyemez!” dedim… Okullarda, dersin en can alıcı sırasında cep tlf. İle oynayan gençlere diyecek sözümüz olabilir mi?

Evlerde eş eşe, çocuklarla; dışarıda insanlarla hayatı paylaşamamanın nedeni! Oysa; doğru ve yerinde kullanılırsa, cep tlf. Belki de çağın en yararlı ihtiyacı.