SATSO Meclisi ve Yönetimleri yapılan seçimler sonrasında epeyce yenilendi. Hepimizin geleceği adına başarılı olmalarını, tüm içtenliğimle isterim.

Yaşım gereği, Adapazarı-Sakarya ile ilgili tüm konularda son birkaç yıldır kendime tribüne koydum. Sahada oynamıyorum, şehrin tüm yaşadıklarını tribünden izliyorum ve de yazıyorum.

Çağdaş, özgürce, ayrımsızca, kardeşçe yaşanabilir bir şehir benim için her şeydir. Ülkeme ve şehrime yanlışları zamanında yazmak görevimdir.

Bunları yaparken, Sakarya’da yaşayan 1 milyon insanın en kutsal hakları olan; Kişisel Siyasal-Sosyal-Kültürel görüşlerimi asla inkar etmem.

Mustafa Kemal Atatürk Cumhuriyeti ilkelerine bağlı, Sosyal VE Demokrat bir Sakaryalıyım! Hiçbir siyasi partiyle de bağım-bağımlılığım yoktur.

**

SATSO’nun, yani Ticaret ve Sanayi Dünyası’nın; İşverenlerle, çalışanların eşsiz üretim gücü tartışılamaz. O gücü tribünden izlemek benim için bir görevdir.

SATSO EKONOMİ dergisinin 2017-18 kasım, aralık, ocak, şubat sayısını okurken, yeni yönetim kuruluna kimi hatırlatmalarda bulunmayı o nedenle öne aldım.

Dergideki, “ SATSO 2018-2021 Stratejik Plan Çalışması Heyecanında“ ve “ SATSO Yol Haritasını Paydaşları ile Belirledi “ gibi sayfalarda epeyce takıldım.

Çok, ama çok belli ki seçim öncesi hazırlanmış, kimi yerlere de destekleri için mesajlar iletilmiş gibi geldi. Adı; Stratejik Plan veya Yol Haritası, her neyse.

Taslak halinde ise; mutlaka, gerçekçi, % 60-70 olabilir, kolay anlaşılır olmalı.

Sakarya’nın ülke ihracat sıralamasındaki yeri siyaseten birilerinin hoşuna gidebilir. Ama, SATSO gerçekçi olmalı. Sakarya’nın ithalattaki yerini de üyelerine doğru rakamlarla açıklamalıdır. Ki, yeni hedeflere yürüyelim.

“ SATSO 2010-2013 STRATEJİK PLAN KİTABI “

2017-18 kasaım-aralık-ocak-şubat Ekonomi dergisi’ni didiklemeye başlayınca, ilkin şu, yeni ve akademik bir terim olan, “ STRATEJİK PLAN !” adına takıldım.

daldım ve SATSO’nun 2010-2013 Stratejik Plan “ kitabını buldum. 8 Yıl önce o kitabı da sayfaların altını çizerek ve ağzım açık okumuştum.

O gün de emindim ki, kitabı hazırlayanlar işin iyi profesyonelleri. Ama, Ticaret ve Sanayi Dünyası hedeflerini çok daha kolay anlaşılır anlatımla izlemek ister.

**

8 Yıl önce de, 2010-2013 Stratejik Planı, “ % 20 gerçekleşme şansı yakalanırsa çok iyi “ gibi değerlendirdim. SATSO Yönetimi 8 yıl önceki kitabını okusun, o yüzde aşılmışsa harika. Amaaa…

Sakarya Ticaret ve Sanayi Dünyası kesinlikle kendini kandıracak işlere imza atmaz. Bilir ki; “ İhracat hedefimiz ilk 5 demek “ belki siyaseten günü kurtarır.

Bizi kurtaracak olan, üreterek yurt dışına sattığımız mal ve hizmetlerden gelen paranın; yurt dışından ithalat ettiğimiz mallara ödediğimiz paradan çok olmasıdır.

Sakarya’nın ihracat rakamları artıyor, bravo da; İthalat rakamları ne alemde?

İktisat bilimi der ki; bir ülkenin İthalat ile İhracat rakamları arasındaki makas sürekli ithalat lehine artıyorsa, ekonomik fakirleşme büyüyor demektir.

**

Şu gün Türkiye’nin en büyük derdi dış borç ve ekonomik bağımsızlıktır.

Kamu mali teşvikleri ve eğitim destekleri, ithal ürünleri ülkemizde yaparak dış borç makasını kapatan kişi ve kuruluşları abartılı teşviklerle özendirmelidir.

Zaten öyle yapıyoruz!” denecektir. İhracat rakamları açıklandığında; lütfen İthalat da açıklansın da makas açılıyor mu, kapanıyor mu görelim.

“ SATSO EKONOMİ DERGİLERİ

KAPAK MANŞETLERİ!”

Futbolda bir gerçek vardır; sahada oynayan ile tribünde izleyenin görüşleri hiç birbirine benzemez. Oynayan iyi oynadığına emindir, eleştirene kırılır.

Hele profesyonelsen, çıkarın her şartta iyi oynadığını söyletir.

**

Tribündeyim artık ya; 3-5 yıl önce, arşivimdeki SATSO EKONOMİ dergilerini koydum masama. Derginin 2-3 yıllık kapak manşetlerini yazdım deftere : -)

Manşetlerde kamuoyuna sunulan, hedef manşet gazlarının kaç tanesi hayata geçmiş araştırdım. Sonuç koca bir hüsran… Siyasete de kıyak değil, zarar gibi.

Karasu Limanı’na demiryolu bile yapılıyordu! O demiryolu yapılsa SATSO’nun penceresinin önünden geçecek. Orada 1 metre ray yoktu! Söğütlü- Ferizli’nin tarım arazilerine gömülen trilyonlar da SATSO üyeleri için can suyu olurdu.

**

Siyasetin ticaret ve sanayi birikimi asla SATSO’nun birikimi ile kıyaslanamaz. Akla gelen her sektörde SATSO Birikimi eşsizdir. Örnek; Karasu Limanı’nı ve Demiryolu’nu SATSO planlasaydı, ikisi de çoktan tam verimle hayata geçerdi.

Akılcı Özel sektör kendi sanayi tesisini kurarken, çağdaş zemin ve arazi etüdü yapmadan toprağa 5 kuruş dökmez. Sakarya Birinci Organize Sanayi Bölgesi en özgün örnektir. Yönetme Yetkisi oradaki firmalara geçer geçmez, birkaç yıl içinde Türkiye’nin en planlı ve en iyi işleyişli OSB’si ortaya çıkmıştı.

Devlet ile Ticaret ve Sanayi Dünyası; liyakat birikimi ile yapılan ve denetlenen planları daha doğru, çabuk ve kaliteli gerçekleştirir. Siyaset yeter ki ön açsın.

Adı Stratejik de olsa; hedefler gerçekçi olmalı. Ve de; Meclis Üyelerinin bile kolay anlayamadığı akademik grafikler ve terimlerle değil de; yalın sözlerle!