İşçiler haklarını almalı!.. 

   Malum, bir süreden bu yana Türk Metal Sendikası ile MESS arasında devam eden ve toplamda 115 bin işçiyi yakından ilgilendiren toplu sözleşme görüşmeleri çıkmaza girdi ve anlaşma sağlanamadı…

   Türk Metal Sendikası’nda yasal haklarını kullanma yoluna giderek grev kararı aldı…

   Toplu sözleşmenin kapsamına giren firmalara şöyle bir göz atalım…

   Firmalar arasında, Renaul, Tofaş, Arçelik, Otokar, Karsan, Mercedes Benz, MAN, Ford Otosan, BSH Ev Aletleri, Hema Endüstri, Compenanta, Türk Traktör, Delphi, Çolakoğlu, Borusan Mannesman, İçdaş gibi büyük işyerleri var."

   Firmaların hemen hepsi Türkiye’nin dev firmaları arasında yer alıyor.

   Fakat, bu firmaların temsilcisi olan Madeni Eşya İşverenleri Sendikası, (MESS) Türk Metal Sendikası’na bir teklif sunuyor ve 6 aylık enflasyonun yüzde 1,14 olduğunu ileri sürerek ilk 6 aylık ücret zammı olarak yüzde 4,6 teklif ediyor. 2, 3 ve 4'üncü 6 aylık ücret zam dönemleri ile sosyal yardımların 2'nci yılı için ise herhangi bir teklifte bulunmuyor…

   Bu teklif Türk Metal Sendikası’nın tepkisini çekiyor ve görüşmeler askıya alınarak, anlaşmazlık zabtı tutuluyor…

   Eğri oturup doğruyu söylemek gerekiyor.

   Bizim iş dünyasındaki patronların elleri gerçekten çok sıkı çok cimriler…

   İşçiler geceli-gündüzlü, kan-ter içinde vardiya demeden, mesai demeden çalışırken bu sektörde çalışanlara 1.400 TL gibi bir maaşı layık görüyorlar…

   Şanlarına yakışmaz yahu!..

   Yukarıda isimlerini sıraladığım firmaların hemen hepsi üretim ve satış açısından rekorlar kırıyorlar.

   İşçilerin, işçi emeğinin üzerinden büyük paralar kazanıyorlar!..

   Nedendir bilinmez, patronlar işçisinin insanca yaşamak adına hak ettikleri ücreti bir türlü vermiyorlar…

   Yukarıdaki maaş artış teklifindeki miktarı gördünüz…

   Adeta dalga geçer gibi!...

   İnsan düşünüyor ve kendi kendine soruyor…

   “Acaba patronlar o parayla bırakın 1 ayı, acaba 15 gün geçinebilirler mi?..”

   Kaldı ki geçinmek adına ortada birçok veri var.

   Onları da mı bilmezler?..

    Örneğin; Türk-İş’in her ay düzenli olarak yaptırdığı açlık ve yoksulluk sınırı araştırması var…

   Oradaki rakamlara bakalım…

   Dört kişilik bir ailenin sağlıklı, dengeli ve yeterli beslenebilmesi için yapması gereken gıda harcaması tutarı (açlık sınırı) 1.016,59 lira…

   Gıda harcaması ile birlikte giyim, konut (kira, elektrik, su, yakıt), ulaşım, eğitim, sağlık ve benzeri ihtiyaçlar için yapılması zorunlu diğer harcamaların toplam tutarı (yoksulluk sınırı) ise 3.311,38 lira…

   Bunun anlamı şu;

   1.016.59 kuruş kazanıyorsanız açlık sınırındasınız demektir…

   3.311.38 kuruş kazanıyorsanız yoksulluk sınırındasınız demektir…

   Peki patronlar ne yapıyor?..

   İşçiler sayesinde bir elleri balda, bir yağdayken işçilere brüt 1.400 liralık maaşı layık görüyorlar!..

   Hakikaten dalga geçer gibi ve acımasızca!..

   Türk Metal Sendikası’nın grev kararını bu açıdan yürekten destekliyorum ve bu kararı alma noktasında iradesini ortaya koyan Sendika Başkanı Pevrul Kavlak’ı da kutluyorum…

  Artık, patronlar işçilerin halinden anlamalılar ve işçilere hak ettikleri ücreti vermeliler…

  İşçi demek köle demek değil ki!..

 

----------------------------------------

 

Yok Deve’nin nalı!..

 

   TBMM’de hazırlanan bir tasarı gündeme bomba gibi düştü…

   Tasarıya göre; milletvekilleri önemli ayrıcalıklara sahip olacaklar ve bu ayrıcalıkları ölünceye kadar devam edecek…

    Mesela; bir kez milletvekili seçilen, Meclis üyeliğinin tüm haklarından ölene kadar yararlanabilecek.

     Vekillerin resmi ziyaret ve programlarında araçlarına ambulans gibi geçiş üstünlüğü sağlanacak. Milletvekilleri ve aileleri, tasarı yasalaşırsa ömür boyu bu haktan yararlanabilecek.

    Silah ruhsatı alabilen milletvekillerinin ruhsatlarında hem süre kaydı bulunmayacak hem de belgeler için vergi ve harç alınmayacak.

    Tasarıya göre milletvekilleri, maaşlarını 3 aylık peşin almaya devam edecek.

    Vefat halinde veya genel seçimler halinde önden verilen 3 aylık peşin ödeme geri alınmayacak.

    Vekillere tanınması muhtemel ayrıcalıklar “Yok devenin nalı!..” dedirtecek cinsten..

    İşin bir başka garip olan tarafı ise şu;

    Bu tasarıya tüm siyasi partilerin Grup Başkanlıklarının destek vermesi ki, buda şaşırtıcı!..  ç   

   Yahu, millet için bir şeyler yapılırken, hemen hepsi yan çiziyor, kendileri için bir şeyler yapılırken nasıl da kenetleniyorlar değil mi?..

   Sanırsınız ki, mecliste birbirine küfür yağdıran, yumruk atan onlar değil de başkaları!..

   Eee, ne yaparsınız?..

   Burası Türkiye…

   Vekilim rahat etsin geri önemli değil!..