Serkan Köse yazıyor…
Burak’la A takım ve Milli takıma uzanan hızlı yükselişini konuştuk. Altyapıya, TEK Spor’dan gelerek,  14-15 ve 16 takımlarında oynadığını anlattı. Asıl merakım, A takıma yükselişiydi. Meğer, her şey bir çift kaleye çıkmasıyla başlamış. Üstelik sezon öncesi hazırlık kampına çağırılmamasının burukluğu var içinde.

Tamer Hoca ve Mehmet Ali Çalışkan’ın ‘Çık çift kalede göster kendini” telkiniyle önlenemez bir yükselişin önü açılır. Erol Kolcu da beğenir ve 15 gün geçmeden altyapıda körelenler listesine dahil olmaktan kurtulur Burak. 16 yaşında ve takımın en küçükleri arasında artık profesyoneldir. Korkuları olsa da…

Utangaç halleriyle

Hocalarının telkinleriyle kafasında ‘Oynarım’ kurgusu yaptığını ancak stada geldiğinde “Yapabilir miyim?” endişesi yaşadığını anlatıyor. Ve Ünyespor maçıyla yakaladığı ilk 11 şansını kaçırmıyor. İki kez cezalı duruma düşmesinin dışında takımın bankosudur. Üstelik Genç Milli takımın da dikkatini çekecektir. Konuşmamız devam ettikçe biraz daha açılıyor 16’lık futbolcu ama halen bir utangaçlık seziyorum. Hoşuma da gidiyor. Ne şımarık futbolcular gördük.

Basından
çekiniyor

Ve bam teline dokunuyor. “Geldiğim yeri bildiğim için bulunduğum yerin kıymetini biliyorum.” En kötü olduğu maçı Maltepespor, en tat aldığı maçı ise Erzurum BB olarak söylüyor. Yaş malum, tecrübe sıfır. Basından nasıl etkilendiğini soruyorum. Korkularıyla yüzleşiyorum adeta. Ailesinin ve yakın çevresinin yerel gazeteleri takip ettiğini söylüyor. Hakkında olumsuz yazı çıkmasından ve ailesinin buna üzülmesinden endişeli. Sıra geliyor hedeflerine. Uçmuyor.


Cihan abi
idolümdü

“Sakaryaspor ile yükselmek istiyorum” klasik futbolcu söylemi gelmesin size. İşte sözünün devamı: Süper Ligi düşünüyorum tabi ama orada yapabilir miyim bilemiyorum. A takım ve Milli takımla hayata atıldığını söylüyor. “İnşallah bu saatten sonra da bana duyulan güveni boşa çıkarmam.” İdolü olup olmadığını soruyorum, altyapıda Cihan Çimen, Avrupa’da David Luis ve Türkiye’de Semih Kaya’yı sıralıyor. Takımın en küçüğü olmasını da hiç sorun etmiyor.

Getir götür degüzel…

Cihan, Kadir, Hamza ve Hüseyin’i ayrı tutuyor Burak. “En zor anımda hepsi yanımda oldu ama dördünün yeri ayrı. Onlar abilik yapıyor, küçük olmam sorun olmuyor. Getir götür de güzel” diyor.

Burcunu internete baktık

Benim de pek aram yoktur ama klasik sorulardandır. Burcunu sordum, doğum günün söyledi. İnternetten baktık. Koç Burcu. Kitap okumayı, ailesiyle vakit geçirmeyi seviyor. Koyu Beşiktaşlı.

Hakan abi aileden  biri oldu

Menajeri Hakan Özlü’yü soruyorum. Anlatıyor: “Menajerim değil, Hakan abi, aileden biri oldu. Her sorunumu onunla paylaşabiliyorum. Onunla daha iyi yerlere geleceğimi düşünüyorum.”

 

Editör: TE Bilişim