GÖLÜN HAYAT DAMARLARI BİR BİR KESİLİYOR

Ender Serbes, yaptığı açıklamada, bilim insanlarının Sapanca Gölü ile ilgili uyarılarına mutlaka kulak verilmesi gerektiğini belirtti. Gölün artık yeterince beslenemediğinin su götürmez bir gerçek olduğunu vurgulayan Serbes, gölün hayat damarlarının bir bir kesildiğini kaydetti. Serbes, “Bilim insanlarına göre; Sapanca Gölü’nü besleyen dere yatakları çevresine imar izni verilmesiyle dereler kuruyor. Yine gölü besleyen kaynaklar üzerinde her geçen gün sayıları artan su fabrikaları ve çevredeki ormanların yok edilmesi gölün hayat damarlarını bir bir kesiyor. Sakarya küresel ısınma ile birlikte artık daha kurak bir iklime sahip. Yağışlar yetersiz kalıyor. Sonuç olarak göl artık yeterince beslenemiyor. Bu da zaman içinde gölün kuruyacağı anlamına geliyor. Bilim insanlarının bu uyarılarına mutlaka kulak verilmeli. Bu durum bir varsayım değil, gerçek.” diye konuştu.

SU İHTİYACIMIZ ARTARKEN KAYNAKLARIMIZI KURUTUYORUZ

Su ihtiyacımız artarken, var olan kaynaklarımızı kurutmaya çalıştığımızın altını çizen Serbes, açıklamasını şöyle sürdürdü: “Sakarya’nın nüfusunun her geçen gün artmasıyla su ihtiyacı da aynı oranda artıyor. Ancak buna rağmen biz kaynaklarımızı kurutuyoruz. Nasıl olsa şu anki hali yeterli zannı ile Sapanca Gölü hiç bitmeyecekmiş gibi davranıyoruz. Adeta gerçekleri duymamak için kulağımızın üstüne yatıyoruz. Ne kadar duymak istemesek de gerçek değişmiyor. Bu duyarsızlık böyle devam ederse çok geçmeden içmeye bile su bulamayacağız. Beslenemeyen, devamı olmayan hiçbir kaynak sonsuz değil. Biz gölü ne kadar iyi korur, onun beslenmesine yardımcı olur, hayat damarlarını kesmezsek o da bize su vermeye devam eder. Ne yazık ki biz bu gün bunun tersini yapıyoruz. Böyle devam ederse göl kuruyarak bir gün tarla halini alacak. O zaman da zaten iş işten geçmiş olacak. Nitekim ülkemizin bir çok yerinde irili ufaklı göller kurumuş durumda. Ortada ders almamız gereken bir sürü örnek var.”

SİLKİNEREK KENDİMİZE GELMELİYİZ

Ender Serbes, Sakarya’nın artık silkinerek kendisine gelmesi ve doğal kaynaklarının yok olmadan korunması gerektiğini anlattı. Özellikle Sapanca’nın halen Sakarya için alternatifsiz bir su kaynağı olduğunu dile getiren Serbes, “Çok geç kalmış durumda değiliz. Bilim insanlarının sesine kulak verirsek, hala Sapanca Gölümüzü kurtarabiliriz. Öncelikle gölün hayat damarlarını kesmememiz gerekir. Gölü besleyen dereleri mümkün olduğunca eski haline getirmek için çaba harcamalıyız. Gölün önüne set çekmemeliyiz. Göl çevresinde yapılaşmaya izin vermemeliyiz. Bir avuç zengin yabancılar için gölümüzü kendi elimizle tehlikeye atmamalıyız. Yarın bir gün göl yok olunca o zenginler buradan başka yere gider, başka yer bulurlar da bizde arkalarından öylece bakakalırız. O zenginler gölümüzü bize geri getirmez. Kaçak yapıları ve dere yataklarındaki yapıları kaldırmalıyız. Göl havzasında yağış depolayan ormanlarımızı yok etmemeliyiz. Daha çok ağaç dikmeliyiz. Gölü sadece içme suyu amaçlı kullanmalıyız. Sanayi, sulama ve başka amaçla kullanmamalıyız. Zaten bunu yaparsak göl kendi kendini zaman içinde yenileyecektir. Geç kalmadan bu tedbirleri hayata geçirmeliyiz.” çağrısında bulundu.

Editör: TE Bilişim