İktidarın popülist siyaset yürüttüğünü söyleyen Özkoç, “Gıda fiyatları artıyor, gıda fiyatları artınca bir düşman yaratmak gerekiyor. Çünkü yönetemiyor, tarımı yönetemiyor, esnafı yönetemiyor. Araziler boş, tarlalar boş, ekilmiyor. Yönetemeyince bir düşman, kim bu? Zincir marketler... Hemen oraya gönderin zabıtaları belediyeler, denetlemeye başlasınlar. Hatırlar mısınız bilmiyorum, bu zincir marketleri en çok destekleyen bu iktidar oldu. Mahallenin içine kadar soktular. Cumhuriyet Halk Partisi diyordu ki: ‘Bu zincir marketler şehrin dışında olsun, pazar günleri tatil olsun’ dediklerinde kulaklarından üstlerine yattılar. İktidar hiç bunları duymadı. Mağdur olan bakkal oldu. Mağdur olan küçük esnaf oldu. Şimdi AKP'nin işine böyle geldi, bir düşman yaratmak gerekti. Bir düşman yarattılar, zincir marketler. Ticaret müfettişlerini derhal oraya gönderiyorlar” şeklinde konuştu.

“Erdoğan’a göre herkes düşman”

Öğrencilerin yurt sorununa değinen Özkoç şunları söyledi: “Bugünlerde sokaklarda yatan öğrencileri görüyoruz televizyonlarda. YÖK'ün verilerine göre Türkiye'de 3 milyon 801 bin üniversite öğrencisi var; yani bilfiil okullarda okuyan, açık öğretim hariç. Devlet yurtlarının yatak kapasitesi ise 695 bin 834. 3 milyon 801 bin öğrenci, devlet yurtların kapasitesi 695 bin 834. ‘Yurt sorunu yok’ diyor Erdoğan Türkiye'de; aynı açlık sorunu yok dediği gibi, aynı yoksulluk yok dediği gibi. Bu devletin resmi kurumunun resmi rakamı. Erdoğan dün ne söyledi? ‘Öğrencilerin yüzde 70'ini biz yurtlara yerleştirdik’ dedi. Bir insan bu kadar mı yalan söyler? Milletin gözünün içine baka baka, çocuklarını yurtlara yerleştiremeyen aileler, ‘Erdoğan bize nasıl bir çözüm sunacak?’ diye televizyonlarının başındayken ‘yüzde 70'ini yerleştirdik’ diye bu kadar mı net bir yalan söylenir? Peki, resmi veriyi de geriye bırakalım, Erdoğan'ın söylemleri üzerinden bu rakamları açıklayalım. ‘Kalacak yeri olmadığı için devlete başvuran öğrencilerin yüzde 30'u, yani yaklaşık 200 bin öğrenci açıkta kaldı’ demiş. Erdoğan'a ben buradan soruyorum: 200 bin öğrenci senin için ne ifade ediyor? Sadece bir sayı mıdır 200 bin? Bunların bizim evlatlarımız olduğu fikri aklına hiç geliyor mu? Bunların bir anne babanın evlatları olduğu ve üniversiteyi kazandıkları, üniversiteyi kazanmak için de yıllarca varlarını, yoklarını çocuklarına akıttığı çocuklar olduğu hiç aklına gelmiyor mu? 200 bin öğrenci senin dediğine göre açıktaysa, bu seni hiç rahatsız etmiyor mu? Sosyal devletin 200 bin öğrenciye sahip çıkıp da, onların yurt sorununu çözmesi gerekmiyor muydu? Bu konu kadar mı basit senin için? Bu kadar basittir... Yangınlarda olduğu gibi, ormanlar yanacak, hayvanlar yanacak, canlılar yok olacak, çığlıkları duyulacak ama sen diyeceksin ki ‘kaç baş hayvan yandı, parasını veririz’ diyeceksin. Sen canlıya böyle bakıyorsun, sen insana böyle bakıyorsun. Şimdi kalacak yeri olmayan öğrenciler ikinci teröristler. Marketler öyle, onlar da terörist. İçişleri Bakanı açıklıyor: Şu kadarı şu terör örgütüne, bu kadarı bu terör örgütüne, Boğaziçi Üniversitesi'ndekiler terörist. Milletvekilleri herhangi bir açıklama yaparlarsa, terör odakları ile beraber aynı açıklamayı yapıyorlar. Herkes düşman. İşte popülist siyasetin karşılığı” dedi.

“Yurt sorununu çözeceğiz”

Öğrencilerin yurt sorunun CHP’nin çözeceğini vurgulayan Özkoç, şöyle devam etti:

“Biz buradan bütün öğrencilerimize net olarak söylüyoruz: Bir yıl içerisinde Kemal Kılıçdaroğlu'nun sözüdür, Cumhuriyet Halk Partisi'nin sözüdür. Bir yıl içerisinde biz bu sorunu çözeceğiz ve açıkta kalan hiçbir öğrencimiz olmayacak. O, bazı şeyleri söylerken küçümseyerek söylüyor. ’Öğrencilere ne veriyoruz biliyor musunuz? 650 lira’ diyor. Ben şimdi buradan söylüyorum. Erdoğan, devlet yurtlarının dışındaki cemaat yurtlarında her bir öğrenci için 750 lira destek veriyor. Her bir öğrenci için ama dışarıdaki öğrencilere 650 lira destek veriyoruz diye övünüyor, cemaat öğrencilerine 750 lira destek... Peki, bir şey daha söylüyor, diyor ki: ‘İktidara geldiğimizde 45 liracıktı.’ 45 liracıktı dediğin parayla biz o zaman 2,6 gram altın alıyorduk. 650 lirayla tam yarısı, 1,3 gram altın alıyoruz. Sen 2,6 gramın karşılığı olan parayı okuyan öğrencilere ver, cemaat yurtlarında kalan öğrencileri destekleyip onlarla bunları ayrıştırma. YÖK'ün verilerine göre bir rakam daha verip bu konuyu kapatmak istiyorum. YÖK'ün verilerine göre İstanbul'daki öğrenci sayısı 802 bin arkadaşlar, devlet yurdunun yatak kapasitesi İstanbul'da 24 bin. Sadece İstanbul 802 bin-24 bin... Öğrencilerin sadece yüzde 3'üne yetecek kadar kalacak yer var. Allah bu insanları ıslah etsin, insanlarımızı anlayacak hale getirsin, insanlarımızın feryatlarını duyacak hale getirsin. Çözüm milletin iktidarında, çözüm ortak akılla ülkeyi yönetecek olan Cumhuriyet Halk Partisi'nin bir yıl içerisinde bu sorunu çözmesi için verdiği sözün tam da arkasındayız. Çözüm budur.”

Editör: TE Bilişim