Ender Serbes, yaptığı açıklamada, Sakarya’da son aylarda en az 10 kişinin yaşamına son verdiğini belirterek, bunun çok acı bir durum olduğunu vurguladı. Ülke genelinde de durumun hiçte iç açıcı olmadığını belirten Serbes, Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre 2018 yılında 3 bin 161, 2019 yılında ise 3 bin 406 kişinin intihar ettiğini hatırlattı. Bu verilere göre Türkiye’de ortalama her gün 9 kişinin intihar ettiğinin altını çizen Serbes, geçen yılın rakamlarının henüz açıklanmadığını, pandemi sebebiyle geçen yıl ve bu yıl sayının daha da artmasından korkulduğunu söyledi. İŞSİZLİK İNTİHARA SÜRÜKLÜYOR Psikiyatristlere göre kişinin yaşadığı çaresizliğin intihara sürüklediğini anlatan Serbes, “Kişiyi çaresiz hissettiren en başta gelen sebep ise işsizlik. İşsizlik çaresizlik ve tükenmişlik duygusunu körüklüyor. Özellikle geçen yıl ve bu yıl pandemi sebebiyle daha çok insan işini kaybetti. Gelecek kaygısı ve borçlar ile kişinin çaresizliği artıyor. İşin içinden çıkamadığında da ‘Ben ne olacağım, çocukların ve eşim ne olacak’ kaygısı ve korkusu kişinin psikolojisini bozuyor. Ailesinin en temel ihtiyaçlarını karşılamayan kişi bunalıma giriyor. Bu çaresizlik ve tükenmişlik duygusundan kurtulamayan kişi 'her şeyin sorumlusu benim’ diyerek intiharı seçiyor, bunu bir kurtuluş yolu olarak görüyor.” diye konuştu. İHTİHARDAN HERKES SORUMLU Bir insanın kendi yaşamına son vermesinin çok acı olduğunu belirten Serbes, intiharlardan hükümet, akrabalar ve tüm toplumun sorumlu olduğuna dikkat çekti. Serbes, şunları kaydetti: “Psikiyatristlere göre biraz dikkatli bakıldığında bunalımdaki kişi, intihar edeceği sinyalleri veriyor. Uzun süren çaresizlik, işsizlik, tükenmişlik duygusunu kendini içine kapanma, hal ve hareketlerde değişiklik olarak göze çarpıyor. Bu aşamada uzmanlara göre ailelerin ve akrabaların dikkati intiharı önleyebilir. Küçük bir destek, moral çok şeyi değiştirebilir. Akrabaların maddi ve manevi desteği, kişiyi çaresizlik ve yalnızlık duygusundan sıyırarak intihar düşüncesinden uzaklaştırabilir.” Hükümete de bu konuda büyük sorumluluk düştüğüne dikkat çeken Serbes, “Hükümet belki muhtarlar ve cami imamları aracılığıyla gerçekten çaresiz olan insanları tespit ederek zaman geçmeden elini uzatmalıdır. İstihdam sağlanmalı, eğer bu da yapılamıyorsa işsiz ailelerin temel ihtiyaçları çok geç olmadan karşılanmalıdır. Yani kısaca intiharlardan devlet ve tüm toplum olarak hepimiz sorumluyuz.” şeklinde açıklamasını tamamladı.