GIDA FİYATI ARTIŞTA DÜNYADA BİRİNCİYİZ Ender Serbes, yaptığı açıklamada, Türkiye’de hayat pahalılığın en büyük sorun haline geldiğini söyledi. Türkiye’nin gelişmekte olan ülkeler arasında gıda fiyatlarında artış oranında Arjantin’den sonra ikinci, OECD ülkeleri arasında da açık farkla birinci sırada olduğuna dikkat çeken Serbes, “Türkiye ne yazık ki; dünyada gıda fiyatlarının en çok yükseldiği bir ülke konumunda. Nüfusunun büyük çoğunluğunun dar gelirli olduğu ülkemizde hayat pahalılığı en büyük sorun haline geldi. Artık insanlar en temel gıda ihtiyaçlarını karşılamakta zorlanır oldu. Bu sürdürülebilir bir durum değil. Geçmişte savaş zamanlarında ve büyük ekonomik krizlerde bile bu kadar hayat pahalılığı görülmedi. Millet bu duruma bir anlam veremiyor.” diye konuştu. SAĞLIKSIZ NESİL UYARISI Serbes, dar kesimin tükettiği bulgurun kilosunun bu gün 8 liraya kadar yükseldiğini, bir koli yumurtanın 30 liraya çıktığını, kuru fasulye ve nohudun 20-25 lirayı bulduğunu ifade ederek şunları kaydetti: “Zaten toplumun çok büyük bir kısmı et ve et ürünleri tüketemiyor. Buna gücü yetmiyor. Protein ihtiyacını nohut ve kuru fasulyeden karşılamak ta artık iyece çok zorlaştı. Asgari ücretle çalışan bir paket nohut ve fasulyeyi 20-25 liraya nasıl alacak. Ülkemizde gıda fiyatları durdurulamazsa açlık ve yetersiz beslenme en büyük sorun haline gelecek. Sadece gıda değil, yine fahiş olarak yükselen elektrik, doğalgaz ve diğer faturalarla ücretli kesim iyice sıkışmış durumda. Bu devirde elektriksiz, doğalgazsız ve susuz yaşanmaz. Mecburen bu faturaların ödenmesi gerekiyor. Artık insanlar faturalarını ödemek, çocuklarını okula gönderebilmek için mecburen boğazından kesmeye başladı. Başka çareleri kalmadı. Bu da yetersiz ve dengesiz beslenme anlamına geliyor. Bu durum özellikle büyüme çağındaki çocuk ve gençleri etkileyecek ve iyi beslenemeyen sağlıksız bir nesil yetişecek. Tarım ülkesi olan Türkiye’de bu durum gerçekten çok acı ve üzücü. Bu millet bunu hak etmiyor.” MARKET ZİNCİRLERİ FİYAT BELİRLER HALE GELDİ BİR KAÇ CEZA BİR ŞEYİ DEĞİŞTİRMİYOR Yanlış tarım politikaları ve yetersiz denetim sonucu bu gün gıda fiyatlarını market zincirlerinin belirlediğini dile getiren Serbes, arada sırada denetim yapıp birkaç ceza yazmanında bir şeyi değiştirmediğini, zaten geçmişte de değiştiremediğinin görüldüğünü vurguladı. Serbes, açıklamasını şöyle sürdürdü: “Bu gün birkaç zincir market bütün gıda fiyatlarını belirliyor. Bunu yaparken de ne çiftçiyi, ne üreticiyi düşünüyor, ne de tüketiciyi düşünüyor. Zaten çiftçi çok zor durumda. Yeterince destek görmüyor. Örneğin tarlasından 50 kuruşa alınan bir ürün marketlerde 5-10 liraya kadar çıkıyor. İnanılmaz bir fark. Burada bir terslik var. Üretici olan çiftçi kazanamıyor, tüketici olan vatandaş gıdayı fahiş fiyattan almak zorunda bırakılıyor. Peki o zaman kim kazanıyor. Arada bir şeyler oluyor.” İKTİDAR BÜTÜN TARAFLARI TOPLAYARAK KALICI ÇÖZÜM BULMALI, SEBEP OLANLAR MEN EDİLMELİ Ender Serbes, fahiş gıda fiyatına kalıcı olarak ‘dur’ denilmesi için çok ciddi adımlar atılması gerektiğini dile getirerek şu önerilerde bulundu: “Markete gidip birkaç ceza yazmakla gıda fiyatlarının düşmeyeceği görüldü. Sorun daha büyük. Sorunun kaynağına inilmeli. Bunun için üretimden tüketime kadar olan tüm taraflar, gıda tüccarları aynı masa toplamalı. Herkes dinlenmeli. Tarladan, market ve pazara kadar arada ne oluyor, fiyatlar nasıl fahiş artıyorsa sebebi bulunmalı. Tüm taraflara işin ciddiyeti anlatılmalı, takibinin yapılacağı ve çok ciddi yaptırımların titizlikle uygulanacağı kararlılığı gösterilmeli. Fahiş fiyata sebep olan isimler ve şirketler piyasadan men ve ifşa edilmeli. Asla farklı isimler altında geri dönüşleri olmamalı. Sebep olanlar kara listeye alınmalı. Bunun yanında üretim artırılmalı. Çiftçi desteklenmeli. Tarladan markete kadar gelen ürünler bir kontrol mekanizması ile denetlenmeli. Market fiyatları makul oranlara çekilmeli. Ne üretici ezdirilmeli ne tüketici aldatılmalı ne de satışı zarar etmeli.”