Sigortasız adam çalıştırmayız.

Vergi kaçırmayız...

Dedelerimiz, sadrazam, vezir, asker olarak ülkemize hizmet etmiştir. Atatürk ve devrimlerine bağlıyız. Atatürk olmasaydı ve bu devrimleri yapmasaydı bugün bizim dinimiz ve ismimizin de aynı kalması imkânı olmadığına inanırız.

Allah'a inancımız tamdır. Allah'ın dürüst, çalışkan, doğru insanların daima yanında olduğuna tecrübelerimizle de inanırız. Türkiye'den kolay kolay vatan haini çıkmaz. Sizlerin de ülkenizi sevdiğinize ve kendi stilinizde ülkemizi kalkındırmaya çalıştığınıza inanıyoruz.

Zeki, çalışkan ve çok karizmatik bir karaktere sahipsiniz mutlaka.

Ancak ülkenin bugünkü durumunu üzülerek söyleyelim ki hiç iyi görmüyoruz.

Basın ve Medya özgür değil. Basın Kırıcı, sert ve sinirli beyanatlar ve haberlerinizle dolu. Her dakika sinirlenmeye hakkınız yok. Her konuya maydanoz olmak ta gerekmiyor. Sonuçta Allah kullarına 24 saati eşit tanımış. İyi kullanan öne geçer.

Bu 24 saati ona buna cevap vermekle, sert, kırıcı beyanatlar ile geçirir iseniz o zaman vay halimize.

Ülke bölünüyor...

Biz ve onlar diyorsunuz.

Bu ne demek?

Tarihimizde hiçbir Siyasi Lider halka böyle hitap etmez ve etmedi. Kendinize hâkim olun!

Bu ikazları yapmaya hakkımız var. Bu kadar da özgürlüğümüz olsun artık.

Bugün çok güçlüsünüz ama Ya yarın? İşte orasını Allah bilir!!!

İnsanlar kendilerini en güçlü hissettikleri zamanlarda en büyük hataları yaparlar.

Tarih bu gafletler ile doludur.

Ancak şu atasözünü hiç unutmayın!

"Böbürlenme padişahım, senden büyük Allah var"

"Keskin sirke küpüne zarar verir!"

Sinirlerinize hâkim olun!

Bağırıp çağırıp kötü konuşmayın.

İnsan kalbi sırça gibidir, kırdığınızda tamiri imkânsızdır.

Çok ağır konuşuyorsunuz.

Aydınlara, medyaya, yargıya, Üniversitelere değer verin, görüşün, fikirlerini alın! Onlar da bu memleketin çocukları!!! Onların fikirleri, görüşleri, bilgileri, tavsiyeleri etrafınızdaki çok kişiden daha değerli olabilir. Her güçlü kişinin etrafının "evet efendimciler", "dalkavuklar" tarafından sarılmış olduğunu bilmeniz lazım. Etrafınızdakilerin çoğunluğu her şeyi size soruyorlar. Her şeyi hiç kimse bilemeyeceği gibi siz de bilemezsiniz. Bilmediklerinizi açıkça söyleyin. Her hususta fikir beyan etmeyin, danışın, öğrenin. Monolog yapıyorsunuz. Diyalog yapmaya çalışın!

Hayvanlar koklaşarak, insanlar konuşarak anlaşırlar. Sadece sizin gibi düşünenleri işlerin başına getirmeyin! Bugün birçok kamu müessesemizin işi bilmeyenler tarafından yönetildiğini görüyoruz.

Kadrolaşmayın!

Sadece sempatizanlarınızı veya öyle görünenleri kadrolara yerleştirmeyin. Liyakat sahibi kişileri göreve getirin.

"Hayır yapmıyorum!" demeyin. Duyuyor, kontrol ediyor ve görüyoruz. Kapasitesiz, bilgisiz insanlar önce memlekete, sonra size zarar verir/vereceklerdir. Ve bu tiplerin sayısı her geçen gün artıyor.

Eleştiriye açık olun. Yapıcı eleştiri sizin doğruyu yapmanızı sağlar.

Diktatörleşmeyin! Parlamentoyu yok ettiniz. Hukuk sistemi çöktü. Milli eğitim zaten çökmüştü. Demokrasiyi tekrar tesis etmez iseniz bu ülke de çöker. Bu gemi batarsa sizde dahil hepimiz batarız.

Medyayla, aydınlarla, yargıyla, askerle, üniversitelerle inatlaşmayın.

Laikliğe, sizin tabiriniz ile ciğerden inanın, güvenin. Laiklik dini özgürlüklerin değişmez kanunudur. Dini değerleri siyasete alet etmekten bir an önce vaz geçin.

Bir hadis'î Şerif diyor ki: "Cenab-ı Allah sevdiği yöneticilerin yanına açık sözlü danışmanlar nasip eder, sevmediklerine de dalkavuklar musallat eder."

Sıkça bahsettiğiniz büyük Türk düşünürü Edebalî Hazretleri'nin öğütlerini bir kez daha okumanızı, içtenlikle tavsiye ediyoruz.

Bir kişi her şeyi çözemez. Yönetim ekip işidir. Dalkavuklar ve Danışmanlar sizi yanıltabilir. Onların hazırladığı, elinize verip sizi konuşturdukları dokümanları okuyup değerlendirmeden halkın önüne çıkmayın.

Gerçek işsizliğin % 30 üzerinde olduğu bu ülkede üretimde çalışacak eleman bulamıyoruz. Nedeni ne biliyormusunuz? Yaptığınız o yardımlar. Millet dilenci oldu çalışmıyor. Profesöründen vasıfsız işçisine kadar toplum hep köşeyi dönme peşinde.

Biat kültürü ile bir yere varamadık. Çalışıp üretelim. Bakın nasıl değişecek bu ülke.