Sevgili okurlar,
Türkiye’nin tepesinde,”kara, kara siyasi bulutlar” dolaşıyor!
Belli ki bu bulutlar, “bereketli yağmurlar” bırakmayacak?
-“Barış ve sevgi”, hiç getirmeyecek?
-Ülkede ki, “faiz sebep, enflasyon sonuç” anlayışını durduramayacak!?
Türk Lirası’nın her gün biraz daha eridiği, alım gücünü kaybettiği, tüm dünyada itibar kaybettiği şu günlerde, umut yine milletin ta kendisindedir.
Bu bir “kendim ettim, kendim buldum” hikâyesidir bu!
Bu hikayeyi yazan bu millet, yeni bir hikayede yazmak  mecburiyetindedir!..
“Tek Adama” teslim edilen Türkiye Cumhuriyeti’nin, “Cumhurbaşkanlığı Sistemi” içinde nerelere geldiği, ülkede nelerin cereyan ettiği, nelere tanıklık ettiğimizi, artık bilmeyen, anlamayan kaldı mı?
Piyasalar alabora olmuş, fiyatlar uçmuş, Türk Lirası tepetaklak gitmiş, hala iktidarda ayak diretenlerin, ikbal ve itibar peşinde olmaları anlaşılır gibi değildir..

 

PİYASALAR ALABORA!
Vatandaş, uyduruk rakamlarla uyutulurken, bu durumu öğrenmek isteyen ana muhalefet partisi CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, TUİK’i(Türkiye İstatistik Kurumu ) ziyaret etmek için randevu istiyor.. Maalesef bu randevu kendisine verilmiyor!?
-Niye ki?
-Neler saklanıyor ki?
-Bu TUİK bir devlet kurumu değil mi?
-Milletin ortak kurumu değil mi?
Ülkede “denetleme” görevini verdiği CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun TUİK’e alınmaması, gerçekten bir skandaldır!
Bu gelişmelere paralel olarak, TUİK rakamları açıklandı..
-Piyasalar yine alabora!
-Bu rakamlara inanan var mı ki?
Bütün bunlara rağmen, İç İşleri Bakanı Süleyman Soylu’nun, TUİK Kapısı yüzüne kapanan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na cevabı manidardır..
Diline doladığı, “PKK/PYD, DHKP-C ve FETÖ ile diğer terör örgütleri” konusuna bir anlam veren var mı ki?
Acaba ne, neler saklanıyor?
Devletin tepesindeki “bu kara bulutları dağıtmak” varken, gerginliği artırmanın kime, ne yararı olur ki?
Türkiye Cumhuriyeti tarihinde yaşanan bu ilk, umarız son olur!
Zira devletin hiçbir kurumunun kapıları, ne bir siyasi parti liderine, ne de sade bir vatandaşın yüzüne kapatılamaz!..
Bu binalar, bu kurumlar bu asil milletindir..
Milletin denetleme görevi verdiği bir siyasi partinin, ziyaret istemi nasıl olurda, bu şekilde karşılık bulur?
-Hoş olmamıştır!
-İyi bir görüntü verilmemiştir!
-Devleti bu şekilde temsil etmek, kimsenin haddi değildir!..
-Devlet kim, millet kim?
-Biri çıkıp izah edebilir mi?
Bilisin ki, ülkedeki “bu kutuplaşmanın”, kimseye bir yararı olmaz!
“Millet iradesinin” görevlendirmelerine, lütfen saygı gösterelim!..
Türkiye’ye yazık etmeyelim!

ADALET, ADALET!
Sevgili okurlar,
Bütün bu gelişmelere paralel olarak, Sakarya Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ndeki(SEAH) bir yolsuzluk olayı, Bizim Sakarya Gazetesi sayfalarına da yansıdı..
“Evrakta sahtecilik, zimmet ve diğer suçlar” nedeni ile iki kişi hakkında soruşturma açıldığı, iki kişinin önce tutuksuz yargılanmak üzere serbest kaldığı, sonra ise savcılık itirazı ile tutuklanarak cezaevine gönderildiği belirtildi..
Memlekete bütün bunlara rağmen, adaletin,hak hukuk bağlamında gereğini yapması sevindiricidir..
Temennimiz bunun ülke geneline yansıtılmasıdır!

UYUŞTURUCUYA BASKIN!
Öte yandan Sakarya Narkotik Suçlarla Mücadele Müdürlüğü’nün gerçekleştirdiği 47 operasyonlarda, 65 kişi gözaltına alınmış ve bunlardan 19 Kişinin tutuklandığı, 6 Kişinin şartlı yargılanmak üzere serbest bırakıldığı, çeşitli suçlardan aranan 13 Kişinin yakalandığı paylaşıldı..
Şüphesiz ülke genelinde sürdürülen operasyonlara paralel olarak Sakarya’da yapılan operasyonlarda, suçluların yakalanması, uyuşturucu kullanımı konusunda hassasiyet gösterilmesi, satılmasının takip edilmesi çok önemlidir..Bu çabalara herkesin ve özellikle ailelerin destek vermesi, gelecek kuşaklar için önemlidir..

CÜBBELİ’DEN AL HABERİ!
Sevgili okurlar,
Son olarak namı değer Cübbeli Ahmet’in sözleri ile bugünkü yazımı tamamlayarak, topu siz aziz okurlarıma atıyorum..
Pası iyi değerlendiriniz!
Bakınız, devrin mollalarından Cubbeli Ahmet ne diyor?

Cübbeli Ahmet'ten Erdoğan'a: “Milleti göz göre, göre batırmayı Nas’a bağlarsanız, milleti Kuran’dan soğutursunuz.”
Cübbeli Ahmet olarak bilinen Ahmet Mahmut Ünlü, Erdoğan'ın faizleri düşürme konusundaki ısrarını 'Nas ortada' sözleriyle savunmasını yorumladı:
"Burası şeriat devleti mi!
Şeriat devleti ilan edildiyse ona göre davransınlar."

Dilin kemiği yok ya?
Bilende konuşuyor,bilmeyen de!?
Ama eminim ki, milletin bu noktada bir bildiği var?
Cumhuriyet’in altının oyulduğu, kazanımlarının nasıl heder edildiğini bu satırlarda da görmek, sizleri de rencide etmiyor mu?
Milletin bildiği ne mi?
Millet artık sandığı bekliyor!..
Son kararı bu aziz millet verecektir..
Bunun için Mersin’den o ses, “halkın sesi “bakalım nasıl yükselecek?
Sevgi ile kalınız!
Yusuf Cinal yazıyor, 4 Kasım 2021 Brüksel