Bugün ve aslında her daim mutlu olmak için ne çok nedenimiz var… Gün aydınlanmadan uyanmış olmak ya da seviyorsak uykuyu,  uykumuzu almış ve dinlenmiş olarak, geç bir saatte güne başlamak gibi. Sevdiklerimizin yanımızda olması, onlara dokunabiliyor oluşumuz, sadece yeni bir haftaya daha başlayabilmiş olmamızı düşünüp bile, mutlu olabilmeliyiz mesela.

 Evimizde ki tatlı kalabalık veya kaliteli yalnızlığımız mutlu edebilmeli bizi. Elimizde ki sıcacık kahvenin burnumuza gelen kokusu, bir dostumuzun telefonda ki sesi, elimizde ki sayfasını kıvırdığımız kitabın, kapağını bugün yeniden açıyor oluşumuz, sevgi dolu bir bakış, bir tebessüm, beklemediğimiz bir anda çıkıp geliveren özlediğimiz, bir kedinin patilerini avuçlarımızın içine alışımız, güneşin bulutların arasından çıkıp, bize göz kırpışı, bugün hiçbir yerimizin ağrımıyor oluşu gibi, bugün de mutluyum dememiz için daha  bir çok neden bulunabilir.

Ocakta ki yemeğimizin evimizi saran kokusu, birini bekliyor oluşumuz, bizi bekleyen ve özleyen birilerinin oluşu, hayatta olan ve iletişim halinde ki sevdiklerimiz ,bugün aldığımız bir teşekkür, penceremize vuran yağmurun sesi, sessiz sakin parke taşlı bir sokakta  güvenle yürüyor oluşumuz, bir şiir’in ,bir şarkının yüreğimize dokunuyor oluşu, sokak hayvanlarının mağazaların klimalarının altında ısınabiliyor olduğunu görmemiz mutlu ediyor olmalı bizi.

 Çocukların neşe içinde birbirleriyle oynadıkları oyunlara tanıklık edebilmeniz, pencerenizde ki  bitkilerin çiçek açması, ziyaretinize gelen ve seni özledim diyen bir sevdiğiniz, aynaya baktığınızda gördüğünüz o yüz , eliniz vicdanınızda ben rahatım dediğiniz o an mesela, ne çok şey var mutlu olmayı seçenler için. Eminim bu yazıyı okurken,  iç sesiniz bir çok şey fısıldamıştır. ‘Her şeye rağmen, mutlu olman için çok nedenin var’ demiştir size de.

VE SİZ !  MUTLULUK ASLA GELMEYECEK SİZE!

Yaşamda mutluluk elindekinin kıymetini bilmeyenlere asla gelmeyecektir! Kanımca mutluluk bir yaşam biçimidir. Mutlu olmayı seçersiniz, tercihleriniz, gördükleriniz ya da göremediklerinizle azalır ya da çoğalır mutluluğunuz. Mutlu olmak için, on milyonda bir olasılıkla milli piyangodan çıkacak büyük ikramiyeyi bekleyenler, cebindeki para arttığında, mutlu olacağını umanlar büyük bir yanılgı içerisindedir...

 Kendileri için yaşayan, bunu kendi mutluğu için yaptığını söyleyen insanlar siz de mutlu olamazsınız. Toplum baskısı ve toplumun ona yüklediği rol modelini benimseyip, bu rollerle gezenler, her daim birilerine oynayanlar, rollerini benimseyip o yeteneklerini hayat sahnesinde mola vermeksizin sergileyenler, bir oyun içinde, bir oyuncu olarak kalacaklar, mutluluğu o sahte alkışlardan ibaret sanacaklar mesela.

Yargısız infaz yapanlar, başkasının parasını, hakkını, neşesini, mutluluğunu çalanlar, sizlerde asla mutlu olamayacaksınız. Başkasının acılarıyla beslenenler, güzel şeylerden kötü sonuçlar çıkaranlar, bilerek kalp kıran ve ardına bakmayanlar, özgün olamayan kendisi gibi davranmayanlar, hırslarının kurbanı ,  kıskançlığın kıskacında ki insanlar, iyiyi güzeli göremeyen, kaygılarını susturamayan kötümser insanlar, paylaşmayı bilmeyen, gülümsemenin yaşamda ki etkisinin farkına varamamış, başkalarına faydalı olmayı alışkanlık haline getirememiş, evi, eli ,yüreği ,gözü  kapalı insanlar upuzun da olsa yaşamınız, siz hiç mutlu olamayacaksınız…

 Her şeyin en iyisine sahip olmayı mutlu olmakla özdeşleştiren, sahip olduklarını, zamanlarını da bu nedenle yitiren insanlar, mutluluk size gelmeyecek, başkasının mutluluğu ile de mutlu olamadığınız için de… Mutlu olmayı seçen insanlar da uzaklaşacak sizden. Üzgünüm ama yazmak zorundayım.  Siz hiç, ama hiç mutlu olamayacaksınız ve  hepiniz bu dünyadan  mutsuz olarak  gideceksiniz. Bir çok güzelliği göremeden, yaşayamadan hayatın bize verilmiş bir armağan olduğunu fark edemeden göçüp gideceksiniz.