Son 5 yılda enflasyon yüzde 80’ leri geçti. Hangi yatırım araçları enflasyona yenildi kimler ayakta kalıp büyüdü. Altın ve dolarda doğru seviyeyi tutturabilenler enflasyonun 2 katı getiriler elde ederken profesyonellerin yönettiği bireysel emeklilik fonlarının karnesi ne oldu? OYAK gibi çalışanların birikimlerini yöneten fonların getirileri nasıl yükseldi? Emlak ve Borsa İstanbul'un performansı yatırımcısını memnun etti mi?

Fon yönetimi tüm dünyada katılımcılarına fayda sağlamayı amaçlayan profesyoneller tarafından yönlendirilen, piyasa şartlarını iyi izleyip kararları doğru vermeyi gerektiren zor bir süreç. Bazı fonların yönetimi katılımcıların belirlediği sınırlar bulunduğu için fon yöneticisine fazla alan tanımaz bazı fonlarda ise söz sadece fonu yöneten profesyoneldedir. Diğer yandan katılımcıların risk algısına göre oluşturulan fonlarda kimi zaman önemli kazançlar elde edilse de kimi zaman kayıplar da yaşanabiliyor. Dünyada ve Türkiye’de çalışanların birikimlerini yöneten fonlar risklere en çok dikkat etmesi gereken fonlar arasında sayılıyor. Çünkü bu fonlar hem çok büyük hem de bir hedge fon gibi risk alamayacak düzeyde sorumluluk üstlenmek zorunda. Fonların getirisini karşılaştırmak için bu kıstasları göz önünde bulundurmak gerekiyor. Bireysel emeklilik ya da klasik yatırım fonları haricinde Türkiye’de hem kamu hem de özel sektörde çalışanların birikimlerini yöneten fonlar da mevcut.

ALTIN VE DOLARDA DURUM

Öncelikle reel getirileri de hesap edebilmek adına son 5 yılda enflasyon oranını verelim. 2014 ile 2019 yılı sonu arasında endeks değerine göre TÜFE yüzde 80 arttı. (Günümüzde hiç güvenmediğimiz gerçek verileri vermeyen TÜİK verilerine göre.)

Böyle bakıldığında pek çok yatırımcının tasarrufu enflasyon karşısında adeta eridi. Türk halkının en popüler olan yatırım araçlarından başlayalım. Altın… Altın son yıllarda global ekonomilerdeki belirsizlikler petrol fiyatlarındaki aşırı dalgalanmalar nedeniyle ve geleceğe dönük kaygıların etkisiyle hızlı bir yükseliş kaydetti. Ancak kısa vadeli al-sat yapan yatırımcıların zaman zaman aldığı seviyelerden de zarar etmesine neden oldu. 2014 sonunda gram altın 89 TL düzeyindeyken 2019 sonunda 255 TL’ye kadar çıktı ve 5 yıl parasını burada tutan için yüzde 186’lık bir getiri sağladı. Dolarda da benzer bir durum söz konusu oldu. Yine 2014 sonu 2.19 TL olan doların 2019 sonunda 5.68 TL düzeyine kadar çıkmasıyla artış oranı yüzde 159’u buldu. Tabi 5 yıl tam bu seviyelerden yatırım yapanlara bu getiriyi sağladı her iki yatırım aracı da.

BES’TE ORTALAMA GETİRİ

Söz konusu yatırım araçlarının getiri karşılaştırmalarında 5 ya da 10 yıllık düzeyler üzerinden hesap yapılırken aslında finansal yatırımlarda getiri, bireysel yatırımcının o yatırım aracına hangi seviyeden yatırım yaptığı ile doğrudan ilintili. Öyle ki dolar ya da altını düşük seviyeden alan kimi yatırımcılar kazanırken kimileri bu ortalama getirileri dahi elde edemedi. Zira dalgalanan fiyatlarda profesyonel yönetim bilgisi olmayan çoğu yatırımcı söz konusu ortalamaların hayli altında kazançlar da elde etti.

Profesyonel yatırım araçlarından fonlara bakıldığında ise devlet katkısı ile güçlenen BES fonlarının türlerine göre değişmekle birlikte ortalamada getirilerinin ise yüzde 86.5’lerde kaldığı gözleniyor. Elbette kıymetli madene yani altına dayalı fonlar yüzde 201 gibi yüksek getiriler elde etmiş olsa da yatırımcının en çok tercih ettiği likit yatırım araçlarını tercih eden standart fonlar yüzde 63’lük artışlarla ortalama getirilerin de altında kalmış gibi görünüyor. Hisse senedine dayalı fonlarda da son 5 yılda yüzde 72’lik kazancın kaydedildiği gözlenirken para piyasaları ağırlıklı bireysel emeklilik fon türünün de sadece yüzde 93’lük getiri elde edilmiş durumda. Buna karşın klasik yatırım fonlarının ise ortalama 5 yıllık kazancının ise yüzde 83.5’lerde gerçekleştiği de söylenebilir.

Türkiye’de özel sektörde çalışanların birikimlerini yöneten fonlar da mevcut. Bunların arasında en büyüğü ise Türk Silahlı Kuvvetleri mensuplarına ek sosyal güvenceler sağlayan bir mesleki emeklilik fonu olan OYAK. Dünyada benzer fonlarla karşılaştırıldığında alışılagelmiş mesleki emeklilik fonların aksine üyelerine sanayi, tarım, finans, hizmet, gayrimenkul ve 2020 yılında Total ve M Oil satın almaları ile enerji alanlarında yatırım yaparak sağladığı getirilerle bir hayli öne çıkıyor. OYAK son 5 yılda altın, konut dahil neredeyse tüm yatırım araçlarını getiride sollamış durumda. Üyelerine sağladığı getiri bileşiklendirildiğinde son 5 yılda getirisi yüzde 198 oldu. Faaliyet raporlarında nema oranı diye isimlendirdiği 2019 yılı özsermaye karlılığı yüzde 20.5 olarak gerçekleşmiş, bu dönemdeki enflasyon ise yüzde 11.84 düzeyindeydi. OYAK 2018’de yüzde 42.2, 2017’de yüzde 24.7, 2016’da yüzde 19.1 ve 2015’te ise yüzde 17.1 seviyesinde özsermaye karlılığı ile üyelerine getiri sağladı. 2015’teki 100 TL’lik birikim 2019 sonunda rekor bir getiri oranı ile 298 TL’ye ulaşmış oldu. Yani bir başka değişle son yıllardaki artan performansının etkisiyle üyelerinin tasarrufları 5 yılda 2.5 kat değerlendi. Enflasyonun 2.5 katı getiri elde eden OYAK'ta son 3 yıl içinde nema artış yüzde 30’u buldu.

BİST-100’ÜN PERFORMASI NE?

TL’ye dayalı pek çok yatırım enstrümanının getirisi ise bu dönemde yüzde 100’lük kazançları zor yakalayabildi. 5 yılda mevduatın bileşik getirisi yüzde 114 olurken görece karşılaştırılabilecek bireysel emeklilik fonlarının getirisi ise ortalama yüzde 87’de kaldı. Hazine tahvili yatırımı yapanlar ise yüzde 96 kazanç sağladı. Borsa İstanbul’da 100 endeksinin 2014 sonu ile 2019 sonu arasındaki artışı ise yüzde 32’de kaldı. Merkez Bankası’nın ortalama konut endeksi fiyatlarına göre İstanbul’da bir konut yatırımı dahi yatırımcısına yüzde 47 kazandırabildi.

Peki neredeyse tüm yatırım araçlarının son 5 yıllık getirisinin üzerinde bir gelir elde eden OYAK’ta bu performans nasıl yakalandı? Öncelikle İSO-500 2019 listesine bakıldığında son 5 senedir burada en fazla şirkete sahip grup olarak OYAK ilk sırada yer alıyor.

OYAK aktif varlığını yönetirken bir yandan portföyündeki yatırımları çeşitlendirerek bir Sermaye Şirketi gibi faaliyet gösterip diğer yandan da üyelerinin tasarruflarını değerlendiren dev bir Emeklilik Fonu. Belki de dünyada da bir eşi ve benzeri olmayan bu başarılı modelde hem varlık hem de emeklilik fonu yönetimi bir arada sürdürülüyor. Zira sahibi olduğu şirketleri bizzat kendi icra gücü ile yöneten OYAK’ta tasarrufların kazançlı bir biçimde geleceğe taşınması da büyük önem taşıyor.

GETİRİ YANLIZCA BUGÜN DEĞİL GELECEK İÇİN DE ÖNEMLİ

Bu bağlamda kurum finansal yatırımların yanı sıra reel satın almalarla stratejik sektörlerde yer almayı tercih ediyor. Finansal enstrümanlara yatırım ile şirketlere yatırım dengesi de dev kuruluşun üyelerine sağladığı sürdürülebilir yüksek getiriyi uzun vadelerde de ödeyebilmesine imkan kılıyor. Üyelerinin birikimlerini yalnızca finansal araçlar ile değil aynı zamanda bir sermaye şirketi mantığıyla da yapan OYAK’ın sağladığı getirilerin alternatif olarak gösterilen yatırım araçlarına oranla başarı sağladığı da ortaya çıkıyor.