Yeni bir hafta başından merhaba, Cuma günü akşamı alınan 50 saatlik sokağa çıkma yasağından sonra yeni bir haftaya başlıyoruz. Tahminimce bugün (Pazartesi) sokaklar eskisine oranla biraz daha kalabalık olacak. Ocak ayında ki yazılarımı okursanız, bu işin hemen geçmeyeceğini, bedelleri olacağını ve birçok can kaybı yaşanacağını yazmıştım. Aynı görüşlerimi tekrarlıyorum. Sağlık bakanının verdiği rakamlara da artık inancım kalmadı. Sağlıkla, ekonomiyi aynı gemide götürme mücadelesi ileride bizlere birçok bedel ödetecek.

   Cuma akşamı alınan kararı Sayın Soylu açıklarken, Cumhurbaşkanımızın emirleri doğrultusunda demişti. Dün yaptığı açıklamada ise “Ben bunu öngöremedim. Eleştirileri de, hakaretleri de kabul ettim” dedi. Bir nevi suçu üstüne aldı. Şaka gibi ama insanlar bunu gördü, duydu ve yaşadı. Bu kadar saçma sapan alınan kararların bence en başlıca sebebi, hükümet yetkililerinin halktan kopuk olmasından kaynaklanıyor. Günlük yaşayan birçok aile var, Bunların ihtiyaçlarını kim karşılayacak. Bunları kör kuyuya attıklarının farkında bile değiller. Sayın Soylu’nun pişmanlığı sadece virüs’ün yayılma korkusundan kaynaklanıyor. Halkın mağduriyetinden değil. Ve hafta sonu herkes evlerinde otururken, caddeler bomboş iken, trafik memurları araç çekip, ceza yazıyorlar. Pazartesi insanlar başka bir şok ile güne uyanacaklar. Ya arkadaş bu milleti yıldırmak için hep ekonomilerinden mi vuracaksınız?

   Covid-19 virüsü küresel ve yerel ekonomileri çok ciddi şekilde vurdu. Bunların başında Abd ve Avrupa geliyor. Bizim yetkililerimiz bizim bu işten ucuz yırtacağımızı söylüyorlar. Bende merak ediyorum, ihracatının büyük bölümünü bu ülkelere yapan bir ülke, Tarım,  hayvancılığın ve hammaddenin büyük bölümünü ithalatla karşılayan bir ülke nasıl ucuz yırtar? Benim kafam almıyor. Eğer bu konuda ciddi bilgisi olan birileri varsa bizleri bilgilendirsin. Artık halkı bu şekilde kandıramazsınız. Birkaç hafta sonra kamu çalışanları hariç herkes bunun farkına varmaya başlayacak. 

   İmf ve swap işlemleri gündemde, ekonominin ne kadar zorda olduğunun bir diğer göstergesi bu haberler. Sayın Cumhurbaşkanımız, IMF’ye aidat öderken, borç veriyoruz demişti. Ve şöyle eklemişti “Borç alan, emirde alır” ama şunu unuttu, bu söyledikleri bir gün karşısına çıkabilir. Allah hiçbir zaman devletimize ve milletimize zeval vermesin ama zamanında anlattığımız yapısal reformlar olsaydı, bugün bu durumda olmazdık. IMF işin içine girerse o yapısal reformların daha ağırlarını isteyecek. Bu arada IMF, banka değil borç vermez ve almaz. Doktor gibi düşünün, sadece reçete yazar ve ilacı alıp almadığınızla ya da parasını nereden bulduğunuzla ilgilenmez. Kontrollerde tedavi olup olmadığınıza bakar.

   Bir de corona’dan sebep gündemden düşen, S-400, Halkbank ve Catsa yaptırımları var. Bunları da kulak arkasında tutun. Ahhh Ahh, Şimdi yine geldi aklıma yazın yediğiniz hurmalar.

BİST100: Enteresan fiyatlamalar yaşıyoruz. Yukarı doğru 98.050, 100.000 ve 102.500 görme ihtimalimiz var. Daha yukarısı için hayal kurmayın. Aşağı doğru ise 95.500, 94.250, 92.500 ve 90.000 var. 

DOLar: Haftayı 6.6984 den kapatan $ 6,50’nin altını bir şekilde test etmek isteyecektir. Eğer önümüzdeki günlerde, önündeki 6.80 ve 7.21 i kırarsa geçmiş olsun oluruz. O derece kritik bir noktada bulunuyor. Tek kurtarırı indikatörler çok tepede, mutlaka bir geri çekilme olacaktır. Bunun için bir şekilde bahane yaratırlar.

ONS ALTIN: 1.684 $ da kapatan Ons Altın için bu hafta dinlenme haftası olabilir, olası $ gevşemesinde alım yönünde hareket edecektir. 1.750 – 1.650 $ aralığında hareket edecektir. Yeni rekorlar deneyebilir. Gözden uzak tutmayın.

Hepinize bol bereketli ve sağlıklı iyi bir hafta diliyorum.