Yeni bir hafta başında yine beraberiz. Gündem ana baba günü, hangi birini, neresinden tutup anlatalım bilemedim. Ülke yangın yeri gibi, ama itfaiye helikopterleri çok benzin yakıyor diye ateşe su taşımıyor. Geçen hafta sizlere köşe yazımda DOLar ile ilgili analiz yaparken, teknik anlamda Salı akşamına dikkat demiştim. İnşallah güzel bir gelişme ile teknik bozulur diye de eklemiştim. Reis’in Salı akşamı tv kanalından Merkez bankası başkanı ile konuştum, faiz’i düşüreceğiz demesi, teknik analizin işlemesine sebep oldu. DOLar rekor seviyelere fırladı. Bu arada döviz yukarılara gitmek istemedikçe zorla yükseltecek sebep buluyorlar.

Köşe yazımda ki, teknik analiz yorumumun haber olması sonucu birçok kişi DOLar’ı neden bu şekilde yazdığımı sordu. Sizlere daha önceleri de anlattığım gibi DOLar aslında yatırım aracı değil, sadece TL’nin alım gücünü koruma aracı. Yoksulluk sınırı (9.013 TL) üstünde maaş alan insanların ileri dönük harcamalarında ki alım gücünü garanti altına almak için yaptıkları koruma işlemidir. Eğer elinde DOLar’ı olan biri, DOLar 7 TL den 9 TL ye çıkarsa zengin olmaz, olamaz. DOLar yükseldiği için maliyet fiyatlarının da yükselmesinden sebep piyasada ki birçok şeyin fiyatı da yükseleceği için sadece aynı şeyi, aynı miktarda alım yapmasına sebep olur. Ben işte tam bu sebepten, DOLar alarak zengin olma peşine düşenler için “DOLar”ı bu şekilde yazıyorum. “DOL” cukkayı bilinçsizce doldurma peşine düşüp ülke ekonomisini yoranları, “ar” ise bu işi namussuzca yapan haysiyetsizler için yazıyorum. “DOLar” benim gözümde bu anlamı taşıyor. Burada bahsettiğim kişiler asgari ücret alan ya da fakirlik sınırı altında maaş alanlar kesinlikle değil. Onların ki sadece birikim oluşturmak. Benim bahsettiğim Türkiye, 5’den küçüktür diye bakanlar için. Hani milletin anasına küfür edenler için.

Bir tarafta Sağlık bakanı maskesiz günler yakın diyor, diğer tarafta İçişleri bakanı Soylu 6 Haziranda Afyon’un Güney beldesin de yapılacak seçim mitinginde aşılar geldi, Almanya, Fransa, İngiltere çatlayacak, patlayacak bizi kıskanacaklar diyor. Haziran’dan sonra ekonomi uçacak diyor. Ya arkadaşım aşıları biz bunlardan aldık zati. Neyini kıskanacaklar, ucuz siyasetinde dibine vurdunuz. Turizmi canlandırmak için 50 takla atıyorsunuz, acayip ve rezil kampanyalar yapıyorsunuz. Ama salyalardan sebep denizlerimiz ölüyor, buna ses çıkarmıyor ve bir önlem almıyorsunuz. Ekonomi iyice batıyor, farkında bile değilsiniz. Hala hamaset siyaseti güdüyorsunuz. Bu hafta mafya lideri Peker’in videosunu bende izledim. Anlattıklarının onda biri bile doğruysa, vay ki bize vay. Bu zamana kadar savcıların, hâkimlerin neden görevini yapmadığı o zaman anlaşılıyor. İşte o zaman İçişleri bakanı, Ekonomi bakanlığına soyunur. Hazirandan sonra ekonomi uçacak der. Kamu kurumları iyice patladı. Tuik son enflasyon rakamını açıkladıktan sonra kendi sitesinde farklı rakam açıkladı. Rezillik diz boyu artık. Tuik’e göre 12 aylık enflasyon son bir ayda %17,14’den %16,59’a gerilemiş. Ama aynı Mayıs ayında TL’nin döviz karşısında ki kaybı %2,5 yukarıda DOLar ile ilgili anlattıklarımı düşündüğünüzde enflasyonun %2,5 dan daha fazla gelmesi gerektiğini anlamışsınızdır zaten.

Uzun sözün kısası yakında bir günah keçisi ortaya çıkarılacak ve pandomim kopacak. İnşallah bu süreçten çok az hasarlı ve her şey düzelmiş olarak çıkarız. Bu haftanın özlü sözünü rahmet ile anarak, şair Cahit Zarifoğlu’ndan yapıyorum. “Asıl marifet buluttaydı ama herkes yağmura şiir yazdı.” diyerek haftalık analizlere geçelim.

BİST100: Geçen hafta oldukça sığ sayılabilecek bir piyasada işlemler gerçekleşti. Reis’in müjdesinden sebep beklenti oluşması, piyasalara satış gelmesini engelledi. 30 puanlık marjda hareket eden hafta, piyasa müjdenin gecikmesi, hafta sonuna girilecek olması sebebi ile dengeli bir kapanış yaptı. Yeni haftaya 1.433 den başlayacak olan bist100 zor bir haftaya giriyor. Bu hafta veri akışı yoğun olacak. Biden – Erdoğan görüşme beklentisi başta olmak üzere piyasa yön arayışına girecek. Bu arada gaz müjdesi piyasaların gazını almaya yetmedi, bu saatten sonrada yetmez. Yabancı takası %42 ler seviyesinde, bence en makul seviyedeyiz. Eğer buradan bir yükseliş başlayacaksa, bu orandan sebep daha uzun soluklu bir yükseliş olacaktır. Bu konu hakkında yakın zamanda bir köşe yazarım. Bu hafta sizlere sadece iki rakam vereceğim. Desteğimiz 1.412 dirençimiz ise 1,444 olarak karşımıza çıkıyor. Zamansallık dan sebep rakamlar her hafta değişiyor. Zor bir hafta rakamları dikkate alalım.

DOLar: Salı akşamı Reis’in faiz indirimi sözü ile yeni bir rekor kıran DOLar 8.77 seviyesini gördü. Haftayı da 8.67 den kapanış yaparak bitirdi. Bu saatten sonra, söylem ve hareketlere dikkat etmek lazım. Yapılan stratejiyi kesinlikle tavsiye etmiyorum. Bizleri çok büyük sıkıntılara götürecek , bunu net görüyorum. Yukarıda rakam vermeye gerek yok, artık her gece tedirgin yatacağız. Net bir dönüş görene kadar bu böyle artık.

ONS ALTIN: Geçen hafta bahsettiğim geri çekilmeyi yaşadık. Ve haftayı 1.856$’ı görerek 1.891 $’dan kapattık. Perşembe Cuma’ya kadar satış baskısı sürecekte olsa ABD verileri ve Avrupa merkez bankası kararları net yönü belirleyecektir. Yükseliş için 1.842 $ dan teyit alması beklenebilir.

Hepimize bol bereketli, sağlıklı, mutlu ve iyi bir hafta diliyorum.