Finansal piyasalar için benim bir sözüm vardır, “Coşkun, paran kadar. Korkun, yüreğinin yettiği yere kadar.” Piyasalar coşkulu iken küçük olumsuzluklar göze çarpmaz, coşku yatırımcının gözüne perde indirir. Ne zaman ki güzel haberlere rağmen piyasalar hareketlerini kısıtlar, peşinden sert ve anlamsız satışlar gelir, işte o zaman coşku azalır. Sarhoşluk sonrası ilk ayılma anı burukluğunun tadı vardır beyninde. Sorgulama safhasına geçilir, en çok sorulan soruda şudur; - Ne değişti de böyle oldu? Sorgulama sonrasında ufak ufak korku başlar, kazançlar düşmeye başlar ve sonrasında hesaplar zarar eder. Bu durumda ilk düşünce maliyetime gelsin satayım ile başlar, sonrasında zarar artar. Peşinden peş peşe kötü haberler gelir piyasalara, korku arttıkça artar, hesaplar iyice zarar eder. Bu seferde parayı komple kaybetme korkusu sarar yatırımcıyı. İşte o anda zararın neresinden dönersem kardır zihniyeti devreye girer, Kötü haberler artar ama fiyatlar sert düşüşünü yavaşlatır. Korku sana yatırımını sonlandırtır. Birkaç gün sonra aynı haberlere rağmen piyasalar sert bir alım yapar, tepki alımı derler, düzeltme derler ama sen pozisyonu kapatmışsındır. Sonra erik ağacı çiçek açtı derler ve piyasalar da coşkulu alımlar yeniden başlar. Tam burada yatırımcı şöyle der; “ ben sattım, gitti.” Evet sevgili okurlarım, yakın zamanda bir çok kişiden duyacağınız bir tecrübemi sizlerle paylaştım. İlk alım esnasında birçok temel ve teknik analiz yaparak aldığınız yatırım pozisyonunuzu, karın getirdiği coşku şımarıklığı ile geri bırakırken ne temel analiz yaparsınız, ne de teknik analiz. Hiçbir yatırım aracının fiyatı sonsuza kadar yükselmeyeceği gibi, sonsuza kadar da düşemez. Yalnız sizlere bir başka şey daha söylemek istiyorum. Yukarı fiyatlamalar yavaş yavaş ve uzun soluklu olur, düşüşler ise hızlı ve kısa soluklu olur. Bu sizin altı ayda kazandığınızı altı günde kaybetmenize sebep olur. O sebeptendir ki, Yıllık faizin %17 olduğu bir yerde aylık %3 – 5 - 10 karı beğenmeyenler genelde açgözlülerdir. Ve filmin sonunda hep bir suçlu bulurlar. Kıssadan hisse hesabınızda paranız olduğu sürece yatırım yapabilirsiniz, yatırım için her zaman fırsat vardır. Bu yazımı okuyan arkadaşlardan bir ricam olacak, bu durumda fikir sormak için beni aramayın. Arayacaksanız, bu durumdan önce arayınız. BİST100: Geçen hafta verdiğim direnç noktaları tek tek kırılarak 64 puanlık bir yükseliş yaşadık ve haftayı 1.540,61 ile kapattık. Artık fiyatlar ağırlıklı ortalamalardan o kadar uzaklaştı ki direnç yazmakta bu hafta zorlanacağım. Olası dirençlerimiz 1.555, 1.568, 1.580 ve 1.596 olarak takip edilebilir. Desteklerimiz ise 1.522, 1.505, 1.480 ve 1.442 olarak takip edilebilir. Destek marjlarımızın arasında ki açıklığa dikkat çekmek istiyorum. DOLar: Geçen hafta 7,24 dip seviyeden hızlı bir yükseliş ile 7.40’ların test edilmesi aşağı inmekte zorlandığını gösteriyor. Bu hafta 7,32 / 7,35 Aralığı çok önem kazandı. Terazi görevi görecek olan rakamlarımız, hareketler bu rakamların altı ya da üstü olarak karşımıza çıkıyor. Fiyat aşağı geldikçe yurtiçi yerleşikler alıma devam ediyor. Döviz mevduatları rekor üstüne rekor kırıyor. Geçen hafta şirket üst düzey yöneticilerinin döviz alımları ise şaşkınlık yarattı. ONS ALTIN: Geçen hafta önce verdiğim dirençler yukarı yönlü test edildi, haftanın ikinci yarısı ise yine verdiğim destekler aşağı yönlü test edildi ve haftayı 1.848$’dan yaptık. Bu hafta biraz sakin seyretmekte fayda var. Uzun zaman sonra gram altın için yorum yaptım. Ve verdiğim rakamlar alım fırsatı olarak karşımıza çıktı. Aldıklarımızı satarken de yine haber veririm. Hepimize bol bereketli, sağlıklı, mutlu ve iyi bir hafta diliyorum. Umut Sıy