DERİN TEFEKKÜR

Konferansın konuşmacılığını Prof. Dr. Ejder Okumuş üstlendi. Prof. Okumuş konferansına İstiklal Marşı’nı okuyarak başladı. Anma programlarını eleştiren Okumuş, “Anma programları, anlama çabası olmadan gerçekleştirildiği zaman belli bir takım seremonilerin dışına çıkılamıyor. Bizler anmanın ötesine, anlamaya geçiyoruz. Akif’in derin tefekkür ve bilgeliğinin üzerine konuşmak için toplanıyoruz.” diye konuştu.

ANARAK

Mehmet Akif’in herhangi bir şair olmadığını belirten Ejder Okumuş, “Akif’in ruh ve düşünce dünyasını, ahlaka ilişkin yaklaşımlarını, Kuran, iman ve meclisteki kayıtlarına göre İslam şairi oluşunu anlamak istiyorsak üstadın yaşadığı dönemin sosyal, kültürel, ahlaki, ekonomik ve kültürel şartlarını bilmeden, masaya yatırmadan, sadece O’nu anarak anlamamız çok da mümkün olmayacaktır”

HUTBE

“Mehmet Akif herhangi bir şair değildir. Kendi tarihini, kendi zamanını aşan bir şairdir.  O’nun şiirlerinin arka planında Kuran var. Doğruluk ve bilgelik var. Hayatının her anında şiiri ile düşüncesini konuşturan bambaşka bir şairdir. Beyazıt Camii ve Süleymaniye Kürsüsü’nde vaaz verirken, Kastamonu’da hutbe okurken yine şiirle çıkıyor insanların karşısına” diye konuştu.  

Prof. Dr. Ejder Okumuş konuşmasının son bölümünde, “Mehmet Akif tembelliğe, sömürüye, kötü ahlaka, hukuksuzluğa, hürriyet ve toplum düşmanlarına karşı coşku ve heyecanla, ruhuyla ve kalemiyle savaşmıştır. Toplumsal hayatın bütün sahnelerinde yer almış ve tüm şiirlerini o sahnelerde, çok farklı coğrafyalarda, üstlendiği misyonun gereğini yerine getirmek üzere, yaşayarak yazmıştır” dedi.

Editör: TE Bilişim