Açıklamanın tamamı şu şekilde: "Bildiğiniz gibi, 11 Mart 2020 tarihinde Türkiye’de ilk Covid 19 pozitif vaka açıklandığı günden bu yana tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de büyük bir pandemi mücadelesi başlamıştı. Vaka sayıları arttıkça alınan tedbirler kapsamında uygulanan sokağa çıkma, işyeri kapatma ve sosyal izolasyon gibi kısıtlamalar hepinizin malumudur ve bu süreç devam etmektedir.

Bu süre içerisinde başta görevi olmamasına rağmen büyük bir fedakarlıkla çalışanlar olmak üzere, bu pandemi ile mücadelemizde görev alan tüm görevlilere teşekkürlerimizi iletiyoruz. Kendi sağlıklarını hiçe sayarak, ülkemiz için görevlerinin başında kalan tüm kamu ve özel sektör çalışanlarına şükran borçluyuz.

Ayrıca Covid-19 pandemisinde hayatını kaybeden tüm vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet, yakınlarına başsağlığı diliyoruz.

Tedavileri devam eden vatandaşlarımızın ise sağlıklarına kavuşmalarını niyaz ediyoruz.

Değerli Basın mensupları…

Biz esnaf ve sanatkarlar olarak bu virüsün bedelini en ağır şekilde ödeyen kesimlerden biriyiz. Bir yıla yakın bir süredir işyerleri kapalı ticaret erbabımız var. Kısıtlamalar kapsamında gelinen noktada maalesef ortaya çıkan manzara büyük bir ekonomik yıkım halini almıştır. Devletimizin ilgili mercileri çeşitli destek ödemeleri, ödenekler ve uygun faizli krediler ile biz esnaf ve sanatkarlara bir nebze de olsa nefes alma fırsatı vermiş olsa da, sürecin bu şekilde devam edemeyeceği artık çok net bir şekilde belli olmuştur.

Esnaf ve sanatkarlar olarak artık borçlarımızdan dolayı alacaklıların yüzüne bakamayacak duruma geldik. Bu zor sürecin bir an önce tamamlanarak yeni normalleşme kapsamında tüm tedbir ve önlemlerimizi alarak işyerlerimizi açmak istiyoruz.

Her zaman dediğimiz gibi bu virüsün faturasını sadece esnaf ve sanatkârlara ödetmek doğru değil.

SESOB olarak bir yıllık süreçte hazırladığımız rapor ve çözüm önerilerini resmi makamlara gönderdik. Her meşru zeminde karar vericilere esnaf ve sanatkârımızın sorunlarını ulaştırmak için gayret ettik. Üst kuruluşlar nezdinde esnaf ve sanatkârlara yönelik kamu bankalarından verilen uygun faizli ve uzun geri ödeme süreli krediler için çalışmalar yaptık.

Zincir Marketlerin, bizim esnaf ve sanatkârımızın kısıtlama kapsamında kapalı olduğu saatlerde oto lastiğinden elektronik ürünlere kadar birçok çeşit ürün sunmasını haksız rekabet olduğunu düşünerek Danıştay’a götürdük.

Danıştay’a yaptığımız başvuru ile İçişleri Bakanlığı Genelgesi ile uygulanan esnaf ve sanatkârlara yönelik kısıtlamalarda yürütmeyi durdurma kararı verilmesini talep ettik.

Geldiğimiz noktada ise normalleşme adımlarına geçebilmek için Sakarya olarak üzerimize bazı sorumluluklar düştüğünü hatırlatmak istiyoruz.

Cumhurbaşkanımız Sn. Recep Tayyip Erdoğan “Pandeminin Normalleşme Süreci Adımları” geçtiğimiz haftalarda kabine toplantısının ardından kamuoyuna açıklandı. Bu kapsamda normalleşme adımları il bazında değerlendirilecek ve illerimizin vaka sayıları ve aşı oranlarına göre “düşük”, “orta”, “yüksek” ve “çok yüksek” riskli iller olmak üzere dört kategoriye ayrılacak. Bu açıdan kısıtlamaların kaldırılması ve esnaf sanatkarlar olarak dükkanlarımızı açabilmemiz için yani yeni normale dönebilmek için hepimizin kurallara titizlikle uyması gerekiyor.

Sakarya Valiliği İl Hıfzıssıhha Kurulunun Perşembe günü aldığı son kısıtlamaların da bu açıdan son derece önemli olduğunu dile getirmek istiyoruz. Bu kısıtlamalar, kontrollü sosyal hayata dönmemiz için vaka sayılarının hızlı bir şekilde düşürülmesi ve yayılımın durdurulması için son derece önemlidir. Bundan dolayı Sakarya Valimiz Sayın Çetin Oktay Kaldırım’da bu konuda şehrimize yaptığı çağrıların son derece önemli olduğunun altını çizmek istiyoruz.

Sakarya olarak normalleşme adımlarını uygulamak için şehir olarak tedbirleri elden bırakmamamız ve riski rengimizi maviye döndürmemiz şarttır.

Biz Sakarya Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği olarak, birliğimize bağlı meslek odası başkanları ve üyelerimizle birlikte, 1 Mart itibariyle normalleşme adımlarını hayata geçirmek için elimizden gelen tüm özveriyi göstermeye hazırız.

Bir yıldır devam eden bu pandemi şartlarının altında ezilen esnaf ve sanatkarlarımız artık hayatta kalma mücadelesi vermeye başlamıştır. Sürecin acilen normalleşmesini sağlamazsak, büyük bir ekonomik yıkım ile karşılaşabiliriz. Ticaret erbapları olarak, bu hastalığın yayılımını durdurmak için üzerimize düşen sorumlulukları yerine getirmeye çalıştık.

Şimdi ise Sakarya halkına bir çağrıda bulunarak, vaka sayılarını düşürmek için gerekli kurallara uymamız gerektiğini yinelemek istiyoruz.

1 Mart itibariyle başlayacak normalleşme sürecinde yer almak istiyorsak, tedbirleri elden bırakmadan vaka sayılarını düşürmeli ve bulaş riskini en aza indirmeliyiz.

Sakarya olarak 1 Mart tarihinde yeni normal sürece geçmek için şehir olarak büyük bir seferberliğe ihtiyacımız var.

Tüm hemşerilerimizden, esnaf ve sanatkarlarımızdan özveri bekliyoruz.

Kendilerini bizlerin yerine koysunlar. Bizler esnaf ve sanatkarlar olarak artık hayatta kalma mücadelesine dönüşen bu ağır sürecin altından kalkamayacak duruma gelmiş durumdayız. Eğer bugünlerde şehir olarak, gerekli tedbirleri almaz isek bizleri çok daha zor günler beklemektedir. Bizler işletmelerimizi tüm önlemleri alarak, gerekirse HES kodu uygulaması ile açmak istiyoruz.

Bir yıllık bu büyük sabır süreci emin olun artık dayanılmayacak bir boyuta gelmiş durumdadır.

Şimdi hep birlikte Sakarya Valiliği koordinesinde alınan tedbirlere harfiyen uyalım.

Sakarya’nın risk seviyesini maviye indirmek için gereken adımları atalım.

Yayılım ve bulaş riskini en aza indirerek, yeni normal sürece geçerek ticaret hayatımızı yeniden canlandırmaya çalışalım.

Hep birlikte bu günleri aşacağımıza inanıyoruz. Bunu başarmak için başta Sakarya’da bulunan esnaf sanatkarlarımız olmak üzere tüm halkımızın bu zor sürecin farkında olarak kurallara riayet ederek davranması hususu kamuoyuna önemle arz olunur."

Editör: TE Bilişim