Kamu Denetçiliği Kurumu (KDK) Başdenetçisi Şeref Malkoç, 2019 yılında 20 bin 968 yazılı şikayet aldıklarını ve 2018 yılından kalan dosyalarla birlikte verdikleri karar sayısının 21 bin 170 olduğunu söyledi.

Kamu Denetçiliği Kurumu tarafından Ankara’da bir otelde düzenlenen "2019 Faaliyetlerimiz, 2020 Hedeflerimiz" konulu basın toplantısına İhlas Medya Ankara Temsilcisi Batuhan Yaşar, medya kuruluşlarının Ankara temsilcileri ve çok sayıda basın mensubu katıldı. Konuşmasının başında Anadolu Ajansının Mısır ofisine yapılan saldırıyı kınayan Malkoç, Mısır’daki Ombudsmanlık ile temas halinde olduklarını kaydetti. Kamu Denetçiliği Kurumunun 2013 yılından beri faaliyetlerini sürdürdüğünü aktaran Malkoç, "Bu süre zarfında 80 bin 535 yazılı şikayet almış, bunları incelemiş ve karara bağlamıştır. Kamu Denetçiliği Kurumu, idareyi denetleyen, idarenin eylem ve işlemleriyle tutum ve davranışlarını insan haklarına dayalı adalet ve hakkaniyet ölçülerinde denetleyen bir kurum. Gücünü bağımsız olmasından, Anayasa’da yer almasından ve başdenetçi ile denetçi arkadaşlarımızın parlamento tarafından seçilmesinden alıyor. Çünkü, idarenin denetlenmesi sıkıntılı ve zor bir iş" dedi.

KDK’yı hem halk nezdinde tanıtmak hem de idareciler nezdinde etkin hale getirmek için gayretleri olduğunu söyleyen Malkoç, "Bakanlar, bakan yardımcıları ve genel müdürlerle toplantılarımız oldu. Çünkü idarenin tepesinde onlar var. KDK, işleyişini, fonksiyonunu ve verdiği kararları onlara ne kadar anlatabilirse Türkiye’de hukukun üstünlüğü konusunda o kadar çaba göstereceğimize inandığımız için bunu yaptık. Diğer taraftan da illeri dolaşarak, üniversitelerde faaliyetlerde bulunarak, sivil toplum örgütleriyle beraber olarak KDK’yı anlatmayı, neden kurulduğunu, görevinin ne olduğunu anlatırken insanımıza haklarının ne olduğunu ve hak arama kültürünü yaygınlaştırmaya çalışıyoruz" ifadelerini kullandı.

Kendi içlerinde yaptıkları değerlendirme sonucunda Türkiye’nin hak ve özgürlükler açısından Avrupa’nın birçok ülkesinden daha iyi olduğunu belirten Malkoç, "Ama burada bir problem var. İdarede işleyişte bir problem var. İnsanımızın hak arama yolları konusunda birçok kurum var. Kamu Denetçiliği Kurumundan Türkiye İnsan Hakları Eşitlik Kurumuna, CİMER’den Meclis Dilekçe Komisyonuna eğer bu kurullar iyi çalışırsa idarecilere hukukun üstünlüğü, hakkaniyet konusunda etkili kararlar çıkar, halkımıza da ’Bakın, sizin Anayasada şu haklarınız var, bunlar böyle kullanılır, bunun için şu kurumlar’ var diye etkide bulunursak mevcut şikayetlerin en az yüzde 50’sinin azalacağı kanaatindeyiz" diye konuştu.

"2018 yılından kalan dosyalarla birlikte 2019 yılında verdiğimiz karar sayısı 21 bin 170"

KDK’nın yaptığı faaliyetlerle tanınırlığının arttığını ve sorun çözme kapasitesinin iyi bir noktaya geldiğini vurgulayan Malkoç, "2019 yılında 20 bin 968 yazılı şikayet aldık. 2018 yılından kalan dosyalarla 2019 yılında verdiğimiz karar sayısı 21 bin 170, yani aldığımız şikayetten daha fazla karar vermişiz. Çünkü, bizim yasamızda bize şikayet intikal ettiğinde en geç 6 ay içerisinde karara bağlama mecburiyetimiz var. Bu tempo fena bir tempo değil, kurumda bulunan denetçi, uzman, uzman yardımcılarımız, onlara yardımcı olan personel arkadaşlarımız iyi bir tempoda çalışıyor" şeklinde konuştu.

"Avrupa’da Ombudsmanlık kararlarına uyma oranı yüzde 80, Türkiye’de ise yüzde 75’e ulaştı"

KDK’nın verdiği kararlara uymama gibi bir durumun olmadığını, kurum olarak ’tavsiye kararı’ verdiklerini kaydeden Malkoç, "İdarecilerin kurallara uymamaları durumunda bu durumu kamuoyuna duyuruyoruz. Sonrasında karara uymama konusunda ısrar ederlerse Türkiye Büyük Millet Meclisinde (TBMM) Dilekçe ve İnsan Hakları Komisyonuna davet ediyoruz. Bunlar çok etkili oluyor. Avrupa’da Ombudsmanlık kararlarına uyma oranı yüzde 80, bizim bu gayretlerimizin sonucunda 2019 yılında bu oran yüzde 75’e ulaştı. Avrupa’daki Ombudsmanlık kurumlarının kimisi 100 yıllık, kimisi onlarca yıllık, biz daha 7’nci yılda bu rakamlara ulaştık" ifadelerini kullandı.

"Bizim isteğimiz 2020 yılını iyi yönetim ilkeleri yılı olarak ilan etmek"

Türkiye genelinde şiddetten trafiğe, noterlerden kadına şiddete kadar her konuda ’tavsiye kararı’ verdiklerini ve çalışmalar sürdürdüklerini vurgulayan Malkoç, "Hem insanımızın hayatını kolaylaştırıyoruz hem de yöneticileri idarede bu konulara dikkat edin diye uyarıda bulunuyoruz. Özellikle Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ne geçmemizin üzerinden 1-2 yıl geçti. Bizim isteğimiz 2020 yılını iyi yönetim ilkeleri yılı olarak ilan etmek. Bu anlamda Cumhurbaşkanımızla da görüşmelerimiz var. Biz kurum olarak bunu ilan ederiz ama yürütmenin başı Cumhurbaşkanımız. Arzu ediyoruz ki Cumhurbaşkanlığındaki kurullarla beraber bu çalışmaları yürütelim" dedi.

"Cumhurbaşkanımız hangi düzenlemeyi yaparsa yapsın idarecinin zihninde bir değişiklik olmuyorsa o yasanın uygulanması çok zor oluyor"

2019 yılı içerisinde çeşitli şehirlerde 500 medya mensubu ve 600 sivil toplum örgütüyle bir araya geldiklerini anımsatan Malkoç, "Çabamız ne? Anayasa’da ve yasalarımızda çok güzel düzenlenmiş haklar var ama uygulamada sıkıntılar doğuyor. Cumhurbaşkanımız hangi genelgeyi çıkarırsa çıkarsın veya hangi düzenlemeyi yaparsa yapsın, parlamento hangi Anayasa veya yasa değişikliğini yaparsa yapsın idarecinin zihninde bir değişiklik olmuyorsa o yasa veya Anayasa değişikliğinin uygulanması çok zor oluyor" şeklinde konuştu.

Kasım ayında Biga Belediyesi, Kadıköy Belediyesi ve Türkiye Futbol Federasyonunun (TFF) KDK’nın kararlarına uymadıkları için Meclise davet edildiğini aktaran Malkoç, "Komisyon başkanı kararları okudu. Biga Belediye Başkanı’na sordu; ’Neden kararlara uymadınız?’ Belediye başkanı, ’Efendim, ben yeni seçildim, benden önceki başkan uymadı, halk onu seçmedi, ben uyacağım’ dedi. Sonra Kadıköy Belediye Başkanı’na sordu; dedi ki ’Bizden önceki başkan uymamıştı, şimdi ben uyacağım’ dedi. Bende söz aldım, bir espri olsun diye. Komisyon başkanı ve milletvekili arkadaşlara dedim ki, ’Görüyorsunuz, Kamu Denetçiliği Kurumuna uymayan başkanlara halk oy vermiyor.’ Ben bunu söyleyince TFF Başkanvekili vardı orada, ’Efendim bizde de öyle oldu, karara uymayan yönetim gitti biz geldik’ dedi" diye konuştu.

Program, çektirilen aile fotoğrafının ardından sona erdi.

Kaynak: iha