ANKARA/İSTANBUL (AA) - Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığınca düzenlenen "Gazze Savaşında Medyanın Hakikat Mücadelesi: Şiddet, Dezenformasyon, Sansür" sempozyumunun "Çatışma Alanlarında Gazeteci Güvenliği ile Gazetecilere Yönelik Baskı ve Sindirme Girişimleri" oturumu yapıldı.

Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı Kamu Diplomasisi Daire Başkanı Doç. Dr. Oğuz Güner moderatörlüğünde yapılan oturuma Al Jazeera Lübnan Muhabiri Carmen Joukhadar, Anadolu Ajansı (AA) foto muhabiri Mustafa Hassona, İspanyalı gazeteci David Segarra ve TRT Arabi Editörü Somaya Abunima Abueita katıldı.

Bu sempozyumun İsrail'in gazetecileri sindirme ve baskılama girişimlerine ışık tutacağını kaydeden Güner, Gazze'de acil bir şekilde gazetecilerin ve basın özgürlüğünün korunması gerektiğini vurguladı.

Güner, Gazze'de gazetecilerin kendi güvenliklerini sağlamada büyük zorluk yaşamasına rağmen büyük fedakarlıklar yaparak Gazze'nin durumunu tüm dünyaya aktarmaya çalıştığını söyledi.

Al Jazeera Lübnan Muhabiri Joukhadar, Gazze'de ve Lübnan'ın güneyinde gazetecilerin hedef olduğunu belirterek, "Lübnan'ın güneyinde ve Gazze'de üzerinizde basın yazdığında ve gazeteci olduğunuzda artık hedef halindesiniz." diye konuştu.

Joukhadar, "İsrail yıllarca cezasızlıktan faydalandı. Ceza almadı ve kimse onları mahkemeye veremedi. En zor kısmı da bu aslında." şeklinde konuştu.

İsrail'in gazetecileri öldürmeleri ve kendilerine saldırması nedeniyle hesap vermesi gerektiğini vurgulayan Joukhadar, hiçbir gazetecinin hedef alınmaması gerektiğinin de altını çizdi.

Joukhadar, İsrail'in insani hukuku da ihlal ettiğini ve savaş suçları işlediğini dile getirerek, "Kesinlikle hukuka saygı göstermiyor. Lübnan'ın güneyinde ve Gazze'de yaptıkları hukuka uymadığını gösteriyor." ifadesini kullandı.

"Bu savaşın sona ermesi gerekiyor." şeklinde konuşan Joukhadar, İsrail'in "gazetecilerin söylemini" hedef aldığına işaret etti.

- "İsrail'in yaptığı tüm despot eylemleri dünyaya duyuracak olan bizleriz"

AA Gazze foto muhabiri Hassona, 2009'dan bu yana neredeyse 5 savaş geçirdiğini aktararak, "Son yaşadığımız savaşta (İsrail'in) kullanmış olduğu silahlar gazetecilere, sivillere yönelik silahlardır." dedi.

Gazze'de her gün bir gazetecinin öldüğünü kaydeden Hassona, "Her zaman kendi içimizde yeni bir gün olmasın ki bir gazeteci öldürülmesin şeklinde dua ediyoruz." diye konuştu.

Hassona, İsrail'in katliamı nedeniyle gıdaya erişim noktasında da sıkıntı çektiklerini, bunun da "sistematik saldırı türü" olduğunu söyledi.

İsrail güçlerinin gazeteci olduğundan dolayı kendilerini öldürmek istediğini vurgulayan Hassona, "İsrail'in yaptığı tüm despot eylemleri dünyaya duyuracak olan bizleriz. O yüzden (İsrail) bizi susturmak istiyor." şeklinde konuştu.

Hassona, Gazze'de çektiği fotoğrafları göstererek, fotoğrafların hikayesini ve yaşadıklarını anlattı.

İspanyalı gazeteci Segarra, "Gazetecileri burada (Gazze'de) susturmaya çalışıyorlar, gazetecileri sustursalar da onların düşünceleri susturamazlar." dedi.

Batı medyası ve medya hegemonyasının Gazze'deki söylemi iki şekilde aktardığını kaydeden Segarra, bazı medya organlarının Filistinlilere "hayvan" benzetmesi yaptığını, diğer bazı medya organlarının da Filistinlileri mağdur olarak gösterdiğini söyledi.

Segarra, "Filistinliler sessiz değil. Onların da sesi var. En iyi bazı gazeteciler, en iyi yazarlar, en iyi entelektüeller ve akademisyenler hatta fotoğrafçılar onların arasında yaşıyor." ifadelerini kullandı.

Filistinli gazetecilerle temas kurulması ve onların hikayelerinin anlatılması gerektiğinin altını çizen Segarra, "Filistinli gazeteciler dünyaya çok büyük değer katıyor. Ne doğru ne yanlış bunu anlatıyorlar. Bu sebeple de onlar susturulmak isteniyor. Filistin kültürünün ve medeniyetinin sesinin kısılması da amaçlanıyor." değerlendirmesini yaptı.

- "İsrail dünyada güzel olan her şeyi hedef alıyor"

TRT Arabi Editörü Abueita, "İsrail dünyada güzel olan her şeyi hedef alıyor. Herkes İsrail için bir hedef niteliğinde." ifadelerini kullandı.

7 Ekim'den sonra Gazze'ye giren ilk gazetecilerden biri olduğunu vurgulayan Abueita, İsrail'in dünyaya "resmin bir tarafını" ilettiğini söyledi.

Abueita, İsrail'in gazeteciler üzerinde "mafyacılık" oynadığını, tüm gazetecilere saldırılarda bulunduğunu aktardı.

Gazze Şeridi'ndeki bir otelde bulundukları sırada İsrail güçleri tarafından hedef alındığını anlatan Abueita, İsrail güçlerinin otelin lobisini hedef aldığını dile getirdi.

Abueita, Gazze'deki bazı gazetecilerin İsrail'in saldırılarıyla yaşadıkları zorluklara değindi.

Gazze'deki gazeteci katliamı, sempozyumun düzenlendiği salonun girişinde, binaların enkazını temsil eden kırık molozlar ve gazetecilerin molozların altında zarar gören ekipmanlarıyla sembolleştirildi.

Kaynak: aa