Sevgili okurlar,
Coronalı hayat içinde, nelere tanıklık etmiyoruz, nelere?..
Bir kere, Çin’de başlayan ve tüm dünyayı kasıp kavuran Corona virüsü(korona) diğer bir tanımı ile Covid 19, sadece ülkeleri değil, hayatımızı da alabora etti..
Corana virüsü salgınını, Belçika en şiddetli olarak yaşayan ülkelerden biri..
Bugün itibari ile karantina geçirdiğimiz 14.gündeyiz..
Dün itibari ile Belçika’da hayatını kaybedenlerin sayısı 289’a ulaştı..
Yine dün itibari ile hastalık nedeni ile hastanelere başvuran 1.049 kişi kontrol altına alındı..
Oluşturulan Sağlık Kriz Merkezi, tüm ülke genelinde olup, biteni yakından takip ediyor. Belçika’da devrik azınlık hükümeti yerine kurulan ve bir nevi “Coranvirüsü hükümeti” olarak adlandırılan Sophie Wilmes hükümetinin gündeminde, sadece Corana ve sağlık sorunları var..
Sağlık Kriz Merkezi, her gün düzenli olarak ülkedeki sağlık durumunu vatandaşlarla paylaşıyor. Gazeteler, televizyonlar ve radyolar, bu açıklamalara geniş yer veriyor.
Yine son duruma göre, ülkenin üç siyasi bölgesinden Flaman bölgesinde 772, Wallon bölgesinde 131 ve Brüksel bölgesinde de 137 corona vakası tespit edildi.
Böylece ülke genelinde coronalı sayısı 7 Bin 284 ulaştı. Sağlık kurumlarına başvuran hastalardan 605’nin tedavi sonrası taburcu edildiği ve halen 490 kişinin de tedavisinin sürdüğü açıklandı..
Bütün bu gelişmelerden maada, ülkede duran ekonomi ile hem federal hükümet, hem bölge hükümetleri ve hem de belediyeler tedbirlerini sürdürüyor.
3 Nisan 2020 tarihinde, saat 24.00 gibi bitecek olan “sokağa çıkma yasağı” ile ilgili hükümetin yeni bir karar alması bekleniyor..
Zira, işin şakası yok!
Belçika’da ölümler sürüyor..
Bu durum halkta, korku ve panik halini koruyor..
Bu durumdan etkilenen Türklerin de sayısı artıyor..
Şu ana kadar, beş Türk vatandaşının Corona nedeni ile hayatını kaybettiği ve halen hastanelerde Corona’dan tedavi görenler olduğu biliniyor..
Türk ve diğer yabancılara ait cenazelerin ise, nakline izin verildi.. Bu nedenle Belçika’da hayatını kaybeden Türk vatandaşlarının cenazeleri Türk Hava Yolları uçakları ile Türkiye’ye gönderiliyor..Ancak, cenazesi olanlara, “sokağa çıkma yasağı” nedeni ile refakat izni verilmiyor..
Ekonomik tedbirlere gelecek olursak, özellikle çalışanların, bağlı bulundukları sendikalar ile temasa geçmeleri istendi..
-Bu ay işçi, emekli ücretlerine yapılan 150 Euro’luk zam ile birlikte,”evde kal, evden çalış” anlayışı ile vatandaşların iki aylık elektrik, dogalgaz ve diğer vergileri alınmayacak..
-Ev ve diğer kredisi olanların, ödemelerinde güçlük çekilmesi halinde, ilgili bankalara başvurarak, kredi sahipleri, bu kredi taksitlerini 6 ay süre ile erteleyebilecekler..
-Belediye sınırları içindeki esnaflara, nakdi kepenk kapatma yardımı için başvurular yapılıyor..Bu bazı bölgelerde 5 Bin ve bazı bölgelerde 2 Bin 500 euro olarak açıklandı.
-İlk ve orta dereceli okullar ile üniversiteler kapalı tutuluyor..Bu durumun ne kadar süreceği, daha sonra açıklanacak..
Bu arada Belçika’da ilk defa, coronavirüsünün bir kediye geçtiği Wallon bölgesinde tespit edildi..
Ayrıca, Belçika’da alınan tedbirler bağlamında, bir kişinin, bir başka kişinin yüzüne tükürmesinin ağır cezayı gerektirdiği, yani bu fiili işleyen kişinin, ölüme sebebiyet vermekle yargılanacağı belirtildi..
Her işin, eylemin bir cezası var ya!
***
Sevgili okurlar,
Elbette anavatan Türkiye’den gelen haberler de, bizi yakından ilgilendiriyor.. Hasta sayısının artması ve Türkiye’nin farklı tartışmalar içinde olması, bizleri hem şaşırtıyor, hem de üzüyor!?..
Bir kere, insan sağlığının çok öne çıktığı, o büyük bildiğimiz devletlerin bir, bir kağıt gibi savrulduğu, o dev çokuluslu şirketlerin dibe vurduğu, çaresizlik içinde kaldığı şu günlerde, siyasi iradenin, “maskeli ihale fotoğrafı” paylaşması hoş olmadı!..
Birlik ve beraberliğimiz, bu sağlık kurallarının hayata geçirildiği günlerde en üst seviyeye çıkarılması gerekirken, iktidarı elinde tutanların,” siyasi kurnazlıklar” ile projelerini öne alması, ne ile izah edilebilinir?..
Allah aşkına, şu an Türkiye’nin önceliği İstanbul kanalı ve kanal üzerindeki köprüler midir?
İnsana, bakış açınız bu mudur?
İşte çığ gibi bir tepki yükseldi!
Halkta bunun karşılığı, görüldüğü gibi sıfır!
Lütfen, kendinize geleniz!?
O dev ülkelerin, kaplan sandığımız Avrupa Birliği ülkelerinin dibe vurduğu şu günlerde,” Türkiye’nin ateşle oynaması” kabul edilir bir durum değildir!
Kaldı ki, eğitimle ilgili olarak,” ekranlara bir devrin Başbakanı Adnan Menderes’in ipe götürülür resimlerinin, minik yüreklerle paylaşılması” nasıl izah edilecektir!..
“Siyaseten gözü dönmüşlerin, yangından mal kaçırır gibi sergiledikleri bu durum “, asla hafızalardan çıkmaz!..
Sorarım sizlere, kanal mı, hayat mı?
Şu günlerde insanların tek derdi var, yaşamak ve yaşatmaktır!
“Bu ihaleciler, kime hizmet ediyorlar” dersiniz?
Öte yanda, hangi partili olursa, olsun, şu zor günlerde,” belediye başkanlarını görevden almak, yerlerine kayyum atamak”, kimin aklı ve fikridir?
“Gazetecileri, sorgusuz, sualsiz, bir iki şikâyet ve bahane ile damlara tıkmak” neyin, nesi, kimin işidir?
Hani adalet, hukuk, eşitlik, basın özgürlüğü, anayasal haklar?
Cumhuriyet değerleri ile savaşmak, hala “başörtüsü” vurgusu yapmak, “bilim adamları ile imamları-dini kesimi” karşı, karşıya getirmenin, kime yararı olur?
“Devletin tüm kılcal damarlarına girdin, kadrolaşmanı yaptın, yeni alacağın işçi, memuru da, yine kendi tabanından seçeceksin, corona nedeni ile vaat ettiğin yardımları, yine sana oy veren ve maaşa bağladığın kesime vereceksin, betona yatarımı yine öncelediniz”, peki halk ne olacak?
Halkın sağlığını, nereye koyacaksınız?
Sağlıkta alınan yanlış kararların faturasını, insanımız ödemeye başladı!..
İşte,” bir maske ve kit tanı aletleri” temini konusunu bile yüze, göze bulaştırdınız!..
Bu işten bile, rant çıkarmaya çalıştınız!..
Böyle bir dönemde, “hapishaneleri boşaltıyoruz” diyerek, “belli bir kesime imtiyaz tanımak ile adaletli ve adil olduğunuzu mu “sanıyorsunuz?
Unutmayınız ki, halkın gönlünden geçmeyen ve halkın tasvip etmediği her kararınız, yarın sizi, zor durumda bırakabilir!
İşte Corona denilen virüs, bu haller içinde olanları fena yakaladı!..
“Sağlık konusunda tedbirlerini alanlar, hazinesinden har vurup, harman savurmayanlar çok rahat bir şekilde hastalık ile mücadelesini” sürdürüyor..
Geleceğe yatırım yapanların, böyle bir durumda bile gelecek kaygısı yok!
Sağlığını kaybetmiş, psikolojisi bozulmuş, hazinesi boşaltılmış, insanını birbirine düşürmüş, fitne ve fesadı baş tacı etmiş, iktidarda kalmak için her türlü hilebazlığı mubah saymış, kindar bir nesilde inat etmiş olanların, iktidarda uzun kalması” mümkün değildir!..
Oysa Türkiye, bu zor günlerde, “insanı değerlerde buluşabilir, uzlaşabilir ve paylaşmasını” bilebilirdi!?..
Yazık ki, bu fırsatları, bir, bir ıskalıyoruz!
Allah beterinden korusun!
Brüksel, 27 Mart 2020