Dün akşam ki sohbetimizin keyifli kahramanlarıydı. Bugün onlardan söz etmek istedim.

Biz onları seviyoruz, çünkü onlar dost. Onlar sır tutuyor, onlar itham etmiyor, onlar eleştirmiyor, küçücük bir hatada bize tavır alıp yabancılaşmıyorlar. Onları seviyoruz çünkü onlar koşulsuz seviyor ve hayatımızı irdeleyip didiklemiyorlar.

Doğal olarak onlarda zaman zaman bizden bir şeyler istiyorlar tabi, vermeyince ya da veremeyince küsüp, öyle yabancılaşmıyor hakkımızda kulis falan da yapmıyorlar. Onları seviyoruz, çünkü statümüze göre hareket etmiyor, kravatımız var mı yok mu, hangi markanın esiriyiz, neye nereye ne kadar ödüyora takılmıyorlar. Vay dün neydi bugün ne oldu deyip, dudak da kıvırmıyorlar. Kin tutmuyorlar mesela, oturup birbirleriyle gıybet yapmıyor, hadi şunun bir kuyusunu kazıp yuvasını yapalım da demiyorlar. Arkamızdan iş çevirmiyorlar. Onları seviyoruz, çünkü onlar mutluluğumuzu paylaşıyorlar. Bizi kıskanmıyor, acımızla beslenmiyorlar. Sen kimsin demiyorlar örneğin. Bir tatlı sözümüz, bir sevgiyle dokunuşumuz yetiyor onların bize bağlanmasına. Ne giymiş, ne takmış, bugün sosyalde ne paylaşmış gibi gereksiz merakları da yok. Onda var bende niye yok, o yapıyor ben neden yapamıyorum kaygısında da değiller. Ben seviyorum onları

Ve biz… Seviyoruz onları çünkü çok samimiler. Çekememezlik gibi bir dürtüleri, sırf bu nedenle alaşağı etme gibi bir yetileri de yok. Anın tadını çıkarabiliyor onlar. Karnı tok, sırtı pekse; daha tok daha pek olayım gibi bir hırsları da olmuyor ayrıca. Neşeliler, eğlenmeyi ve rutinlerinden zevk almayı biliyorlar. Bunu yaparken sizi ezip geçmiyorlar. Onunla olduğunuz süreçte bugün sizi taçlandırıp, yarın parça pinçik de etmiyorlar. Sevmediyse sizi seviyormuş gibi de davranmıyorlar, neyse o yani. Sosyal medya paylaşımları için, yiyip içip gezmiyor, mış gibi miş gibi yaşamıyor, kaç like alıcam endişesi taşımıyorlar. Onlar ego ve komplekslerinin esiri değil, hırslarının kurbanı hiç değiller. Belki de en çok bu sebeplerden dolayı seviyorum ben onları.

Onlar sevilmenin yanı sıra saygıyı da hak ediyorlar. Onlar haslar neyse o yani. Oyun oynuyorlar ama sizin üzerinize değil. Rol yapıp rol çalmıyorlar, kabarık egoları, koltuk kavgaları, biri gibi olmaya çalışmaları söz konusu değil. Yok, onlar mutlak saygıyı hak ediyorlar. Ne yaparsanız yapın, ne alırsanız alın ondan, hatta gasp edin yok edin yaşam alanlarını buna dair bir bile bir intikam planları yok sizin için. Dedikodunuzu yapmıyor, ufacık bir hatanızda pat pat yüzünüze vurmuyor, ayıbınızı dillendirmiyorlar. Paranız, mevkiinizle hiç ilgilenmiyorlar, böyle şeylere tamah etmiyorlar. Sizi siz olduğunuz için seviyorlar. Dün çok verdin, bugün neden az demiyorlar.

Lütfen sizde sevin onları hayvan gibi hayvan onlar, hatta hayvanın dibiler.

Açın kapılarınızı onlara, sahiplenin bir kedi, bir köpek, bir kuş, bir balık cinsi biçimi her ne ise katın hayatınıza.

Sevimsiz bir cümle gibi gelebilir size ama kedilerimiz ve köpeklerimiz var ve sırf yaradılışlarından ötürü adı insan olan üç kuruşluk canlılara (ki gerçekten insan olanları tenzih ediyorum) değişmem onları.

NOT 1: Onlarda beni bir başkasına değişmez.

NOT 2: Doğuştan insan olanları ve öyle kalabilenleri seviyorum ve bunu yeniden vurgulamak istiyorum.

Not 3: İç dış parazit aşısı , kedi evi, köpek tasması v.s Adapazarında neden bu kadar pahalı?

Not 4: Sakın kızdığınız ya da sövdüğünüz insanlara hayvan demeyin küfür değil methiye sayılacaktır keza.

Not 5: Bir şans verin onlara ve onlarla birlikte bir yaşama, onlardan öğrenecek çok şey var çok…