Okullar sömestr tatiline girdi ya, adettendir aslında bir eğitim yazısı yazmak, ne bileyim bakanlığa bir karne vermek, eğitimde dökülüyoruz falan demek ama yazınca ne olacak ki?

Bir şey değişmiyor ki…

Şimdi ben yıllar öncesinden bir yazı paylaşsam bile kimse yadırgamaz çünkü bir şey değişmedi, değişmiyor.

Yine yıllar öncesinden bir konu paylaşsam bile bugünkü olup bitene cuk diye oturuyor, çünkü kafa aynı kafa…

Soralım mesela;

Fatih Projesi vardı, ne oldu?

Her çocuğa tablet dağıtılacaktı.

Her sınıfta akıllı tahta olacaktı.

Eğitimde çağ atlanacaktı.

Milyarlarca lira harcandı. Sonuç ne oldu?

Sonuç milyarlarca lira zarar ve karşılığında dört işlemi yapamayan, okuduğunu anlayamayan çocuklar ki eğitim kalitesinde dünyada 997uncu, OECD'de Matematik, Fen ve Okuduğunu Anlamada sonuncuyuz...

Uyarmıştık hatırlarsınız…

Bu da bir yandaş kalkındırma projesi, yapmayın, etmeyin demiştik.

Bilgisayar denince akla gelen ilk isimlerden Bill Gates’in; “Tabletli eğitim denemeleri başarısız oldu. Klavyesiz bir cihazla eğitim asla yürümez, hatta tabletli eğitimin sonu korkunç olur!..” sözleri ışığında bütün uyarılarımızı yapmıştık,

 “FATİH-Tabletli Eğitim Projesi”nin milyarlarca liraya ve telafi edilemeyecek zaman kaybına mal olacağını belirtmiştik.
Anca akılları başlarına gelmiş olmalı ki, “FATİH Projesi” noktalanmış!
Proje kapsamında bugüne kadar 1 milyon 439 bin tablet dağıtılmış, ancak neredeyse hiçbiri kullanılmıyormuş!
450 bin etkileşimli tahta dağıtılmış, ama onların da çoğu arızalıymış!
10'uncu Kalkınma Planında ‘Örgün ve yaygın eğitim kurumlarında bilgi ve iletişim teknolojisi altyapısı geliştirilecek, öğrenci ve öğretmenlerin bu teknolojileri kullanma yetkinlikleri artırılacaktır. FATİH Projesi tamamlanacak ve teknolojinin eğitime entegrasyonu konusunda nitel ve nicel göstergeler geliştirilerek etki değerlendirmesi yapılacak’ mış…

Böylece toplamda 8 milyar 500 milyon liralık bütçe ayrılan, dağıtılmış 1 milyon 450 milyon tabletten hiçbiri kullanılmayan, adı yolsuzluk, usulsüzlük ve başarısızlıkla anılan FATİH PROJESİ rafa kaldırılmış!

FATİH Projesi'nin bütçesi 350 bin 660 asgari ücretlinin bir yıllık maaşına denk geliyormuş! O parayla 170 bin derslik yapılabiliyormuş!

Gitti 8 milyar 500 milyon liramız!

Ama olsun, yabancıya gitmediği kesindir!

Evet! Fatih projesi de gümledi ama hiç biriniz duymadınız değil mi? Duymamanız normal çünkü proje tanıtım ve reklam esnasında kopartılan gürültü başka, projenin gümlemesiyle ortaya çıkan gürültü bambaşka…

Tanıtım ve reklam kısmında başrolü oynayan medya, proje gümleyince mecburen derin bir sessizliğe gömülüyor da ondan…
Aslında haber sürekli alma özgürlüğünüz kısıtlanıyor ama bilmem farkında mısınız?

VATAN TOPRAĞI SİZİN ORANIZ BURANIZ DEĞİLDİR BEYLER

Babalar gibi satarız diyenleri bu kıssa ile uyarmıştık.

Günümüzde de ‘Parayı veren vatanımdan istediği kadar toprak alabilir diyen Metin Özkan’a bu kıssanın payını hediye etmezsek ayıp olur;  

27 Nisan 1920 günü Azerbaycan meclisinde Azerbaycan’ın Komünist Rusya’ya teslim olup olmaması

1920’de Kızıl Ordu temsilcilerini Bakü'ye çağıran ve Azerbaycan'ın bağımsızlığını sona erdiren Ali Haydar Karayev, parlamentoda Karabağ'ın Ermenilere verilmesini teklif eder.

Bunun üzerine Neriman Nerimanov, resmen ülkesini Ermenilere peşkeş çekmek isteyen ve gayliğe ile meşhurAli Haydar Karayev'e tarihi bir yanıt verir: “Ali Haydar, Ali Haydar! Karabağ senin g.tün değildir, ele her önüne gelene veresen!”

Bu tarihi cevap, günümüzde de vatan toprağını hafife alanlara verilebilecek en güzel cevaplardan birisidir.

Sözün özü; Vatan toprağa sizin oranız buranız değildir, öyle her önünüze gelene veremezsiniz!