661. Geleneksel Kırkpınar Yağlı Güreşleri’nde Türkiye’nin “En Genç Başpehlivan” unvanını kazanarak adını tarihe yazdıran Sakarya Büyükşehir Belediyesi Sporcusu Serdar Yıldırım, elde ettiği başarı ve gelecek hedefleri hakkında açıklamalarda bulundu. Güreşle çocukluk yıllarımda tanıştım Güreşe çok erken yaşlarda başladığını ifade eden Yıldırım, “Benim güreşle tanışma serüvenim 5-6 yaşlarından itibaren başladı. Ailemin ve hocamın teşvik etmesi güreşe başlamam noktasında çok önemli rol oynamıştır. Elbette benim de çok sevdiğim yapmak istediğim bir spordu. Küçük yaştan itibaren başladığım ve bana çok şey katan güreş sporunda, şükürler olsun ki 20 yaşımda en genç başpehlivan unvanı elde ettim” dedi. Katkılarından dolayı Başkanımız Ekrem Yüce’ye teşekkür ediyorum Turnuva öncesinde oldukça sıkı bir kamp dönemi geçirdiklerini söyleyen genç güreşçi, “Yaklaşık bir ay kamp sürecimiz oldu. Bu süreçte yağlı idmanlar, güreş idmanları ve koşu idmanları başta olmak üzere oldukça sıkı bir kamp dönemi geçirdik. Özellikle antrenörümün de hazırladığı program oldukça etkili oldu. Bütün bunların yanında olanaklarımız da oldukça üst seviyedeydi. Ben bu vesile ile bir kez daha Büyükşehir Belediye Başkanımız Sayın Ekrem Yüce’ye katkılarından ve desteklerinden dolayı çok teşekkür ediyorum” dedi. Sakarya halkının göğsünü kabarttığım için mutluyum Şampiyonluk kürsüsünde yaşadığı duygulara da değinen Yıldırım, çocukluk hayalini gerçekleştirdiğini ifade ederek, “İnsan o anda duygu yoğunluğu ile gerçekten ne yapacağını bilmiyor. Ben bu turnuvada çocukluk hayalimi gerçekleştirdim. Anlatılmaz yaşanır denilen duygulardan birisini yaşadım. Daha önce 9 defa Kırkpınar Yağlı Güreşleri ve diğer organizasyonlara katıldım ancak bu yaşadığım duygu gerçekten tarif edilemezdi. Bu anlamda Sakarya halkının göğsünü kabarttığım için de çok mutluyum” ifadelerini kullandı. Bu sporu genç kardeşlerimi de tavsiye ediyorum Genç güreşçilere de tavsiyelerde bulunan Yıldırım, disipline vurgu yaparak, “Genç kardeşlerime kesinlikle bu sporu tavsiye ediyorum. Başarılı olmak her zaman onların kendine karşı olan özgüvenini artıracaktır. Disiplinli bir çalışma ve antrenörlerinin tavsiyelerini dinleyerek gelecekte çok farklı başarıları yakalayabilirler. Burada tabi en önemli noktalardan birisi de inanmalarıdır. Güreş sporu fiziksel bir hazırlık gerektirdiği gibi aynı zaman mental ve manevi bir hazırlıkta gerektiriyor. Elbette iyi sporcu önce iyi bir ahlak üzere olmalıdır. Saygıyı ve sevgiyi hiçbir zaman bırakmadan, hedefe yürümelerini tavsiye ediyorum” diye konuştu.