İtiraf edeyim, Cumhurbaşkanı müjde vereceğim deyince hayale kapılıp artından hayal kırıklığı yaşayan sazanların biri de benim.

Epey bir müjde loto oynadım kendim ve çevremdekilerle;

Bana Eyvallah, ben gidiyorum müjdesi.

Biz İstanbul gibi Türkiye’ye de ihanet ettik, Allah bizi affetsin yanlış yaptık, bir yere gittiğimiz yok ama yeni bir sayfa açıyoruz müjdesi.

Biz bu İhvancı anlayıştan ve Müslüman Kardeşlerle takılmaktan vazgeçtik, derhal yönümüzü Gazi Mustafa Kemal’in gösterdiği hedefe çeviriyoruz, laik, demokrat ve sosyal hukuk devleti anlayışına dönüyoruz, bu kapsamda fikir ve düşünceleri dolayısıyla cezaevinde yatan herkesi serbest bırakıyorum müjdesi.

Suriye konusunda yanlış yaptık, Yurtta sulh, Cihan da sulh diyor ve derhal Esat kardeşimle barışıp el ele ailece tatile çıkıyoruz, ülkemizdeki bütün Suriyelileri ülkelerine gönderiyoruz müjdesi.

Biz koca koca adamlar ve emrimizde onca askeri, emniyet ve istihbarat bürokratları varken bile inandık, bunlara hoca efendi dedik de, normal vatandaşım dini hassasiyetleri sebebiyle neden kandırılmasın? Derhal eli silah tutanlar hariç tahliye ediyoruz. Cezaevlerini boşaltıyoruz müjdesi.

Benim oynadığım loto şıkları ekonomik değil, demokratik. Çünkü demokrasi olmazsa olmazım.

Afrikalı kadının, ‘Size özgürlükten önce ekmek lazım, bırakın karnınızı doyuralım’ diyen sömürgeciye ‘Konuşma özgürlüğüm olmazsa, ekmeğimi kimin çaldığını nasıl söyleyeceğim’ demesi gibi, bana özgürlük, demokrasi, adalet, insan hakları lazım. Yemişim ötesini!

Tut ki petrol ve doğalgaz zengini bir ülke olduk, demokrasi, özgürlük, adalet, insan hakları ve adil bir bölüşüm olmadıktan sonra neye yarar?

Dünyada onlarca petrol ve doğalgaz zengini ülkeler var. Örneğin Venezuela,  orada yaşamak, o ülkenin vatandaşı olmak ister misiniz?

Örneğin Suriye, Irak, Libya, Cezayir veya Ortadoğu ülkelerinden birinin vatandaşı olmak ister misiniz?

En yakın ve bizden bir örnek Azerbaycan mesela, bakın bakalım demokrasi, adalet ve özgürlük var mı? Elde edilen gelir hakça ve eşit paylaşılıyor mu?

Hemen hepsinde sömürgeci ülkelerin Afrikalılara uyguladığı, insanı boğaz tokluğuna kendine bağlayan ve insanın ekmeğini kimin çaldığını bile söyleyemediği bir rejim hakim değil mi?

Dolayısıyla benim beklediğim müjde ekonomik değil demokratik olmalıydı.

Aşağısı beni kesmezdi. Nitekim şaşalı bir törenle, müjde diye verilen bilmem kaç milyar metreküp doğalgaz rezervi bulduk demeleri pek umurumda olmadı.

Sonra, bu kaçıncı arkadaş?

Yerli ve milli uçağımız göklerde diyorsunuz, nasıl bir uçak yaptıysanız artık, bir türlü yere indiğini göremedik.

Bunun gibi her seçim öncesi bulduk diye reklamını yaptığınız onca yer altı kaynağının yeryüzüne çıktığını da hiç göremedik.

2007 seçimleri öncesinde Trakya ve Tuz Gölünde doğal gaz bulmuştunuz, nerede?

Manisa’da petrol bulduk demiştiniz. Nerede?

2010 Anayasa halkoylaması öncesi yine Manisa ve Ergani’de petrol bulmuştunuz. Hani?

2014 seçimleri öncesi Diyarbakır’da Türkiye’nin 40 yıl ihtiyacını karşılayacak kadar kayagazı müjdesi vermiştiniz. Hani?

7 Haziran 2015 seçimleri öncesinde Trakya’da, 1 Kasım öncesinde Karadeniz’de doğalgaz bulmuştunuz. Hani?

2018 seçimleri öncesinde Mardin, Şırnak, Hakkâri, Batman ve Siirt’te yeni petrol yatakları, Trakya’da doğalgaz bulduk müjdesi vermiştiniz. Hani?

31 Mart yerel seçimleri öncesinde yine Siirt’te petrol, Trakya’da doğalgaz müjdesi verilmişti. Ne oldu?

Haliyle şimdi ben umursamadım diye kızmayın.

Kızmayın, çünkü yalancı çobana döndünüz ve artık size inanmıyoruz.

Üstelik algı operasyonu olduğu o kadar belli ki…

Bu müjdeyi de Cuma’ya bağlamanız mesela, miktar dahil abartmanız, başlaması ve çıkmasıyla nereden baksanız en az 7 yıl sürecek bir işlemi kalkıp 2023’e bağlamanız…

Aslında bütün bunlar ruh halinizi ortaya koyuyor.

Bir bürokratınızın dediği gibi, şu sıkıştığınız günlerde ‘ilaç gibi gelecek bir müjdeye çok ihtiyacınız’ vardı.

Haklıydınız…

Son algı operasyonlarınızdan Ayasofya olmadı, Biden’in saçmalıkları tutmadı. Hiç birisi işsizliğin artmasını, Korona ile mücadelede çuvallanmasını, doların yükselmesini, geçim sıkıntısının kemiğe dayanmasını unutturmadı.

Hadi ekonomik bir algı operasyonu yapalım dediniz, anketlere yansımasını henüz bilmiyorum ama döviz, altın ve borsa bile oralı olmadığı göre, halkın da pek umursayacağını sanmıyorum.

Artık milletin çoğunluğu Afrikalı kadın gibi düşünüyor;

Konuşma özgürlüğüm olmazsa, ekmeğimi kimin çaldığını nasıl söyleyeceğim!