Dört arkadaş konuşuyorduk:

-Ülke erken seçime mi gidiyor?

-Koalisyon hükümeti kurulacak mı?

-AKP/CHP hükümeti kurulma olasılığı ne?

***

Her kafadan bir ses çıkıyordu; söze karışmayan sadece Süleyman’dı…

Süleyman, bir pasajda asgari ücretle gece bekçiliği yapan biridir; ne malı var ne de gelir getiren mülkü..

Ömründe Adapazarı’nın dışına çıktı mı bilmiyorum…

Süleyman hakkında bütün bu bilgiyi niçin veriyorum?..

Şundan:

Siyaset hakkındaki konuşmamız sona ermiş ve ayaklanıp içeri lokal kısmına geçmek üzereydik ki, yukarıda da söylediğim gibi, o zamana kadar söze karışmamış olan Süleyman birdenbire atıldı:

-CHP’li bir hükümet memlekete fayda getirmez, dedi…

Diğer üçümüz hayretle yüzüne baktık; hayretimiz Süleyman’ın böyle bir düşünce beslemesinden ziyade, bu sözü söylerken takındığı tavır, ses tonundaki bilmişlik edasıydı…

Ben sordum:

-Neden Süleyman? CHP’nin hükümet içine girmesinin zararı ne?

Bu sefer şaşma sırası Süleyman’a gelmişti, ‘sanki bu da sorulur mu’ gibilerinden yüzüme baktı ve:

-Neden olacak, dedi!..CHP gelirse borsa çöker!..

***

Süleyman’ın bu cevabı kanı tepeme çıkarttı:

-Behey Süleyman! Bundan sana ne, borsada hissen mi var, diye haykırmak istedim…

Fakat zorla tuttum kendimi; çünkü vereceği cevabı biliyorum:

Derdi ki:

-Düşüncemi söyledim, hani demokrattın, düşünceme saygı göstermeyi bilmiyorsun, deyip konferansa başlayacak…

Bende ise bu çeşit düşünceli palavrayı bugün dinleyecek hal yok!..