TRT Haber’de yayınlanan Gece Bakışı programına katılan Doç. Dr. Mustafa Bostancı, günümüzde çocukların önceki kuşaklardan farklı olarak doğdukları andan itibaren bilgisayar ve cep telefonlarına maruz kaldıklarını, bu nedenle gençlerin yoğun telefon ve internet kullanımını yadırgamamak gerektiğini belirtti. Bostancı, “Günümüzde cep telefonları neredeyse birer uzva dönüştü. Bunlar olmadan sosyal hayatta var olabilmek mümkün değil. Bu nedenle gençlerin interneti hangi amaçla kullandıkları önemli. Buradaki risklerden korunma ve fırsatları değerlendirme noktasında bizim gençleri ve çocukları eğitmemiz gerekiyor” şeklinde konuştu. İnternete bağlı kalma süresinin dünya ortalamasında yaklaşık 7 saat iken Türkiye’de 8 saat olduğuna değinen Bostancı, “Yeşilay’ın çocuklar ve gençler için belirlediği birtakım internet kullanım süreleri var. Buna göre okul öncesi dönemdeki bir çocuk günde ortalama 30 dakika internet kullanmalı. Bu süre, ilköğretimin ilk 4 yılı için 45 dakika, sonraki 4 yıl için 1 saat, lise dönemi için ise 2 saat olarak belirlenmiş. Pandemi döneminde maalesef bu sürelere dikkat edilmedi. Bu da siber zorbalık ve kişisel verilerin ihlali gibi onarılması zor birtakım risk ve tehditler ortaya çıkardı” dedi. Ebeveynlere bu konuda büyük sorumluluk düştüğünün altını çizen Bostancı, “Ebeveynlerin bu tür cihazlara çocuk bakıcısı rolü vermemeleri gerekir. Dijital ebeveyn olmayı becerebilmeliler; yani çocuklarının eğitimini sağlama ve sağlığını korumanın yanı sıra onları dijital dünyadaki risklere karşı da korumaları gerekir” dedi.