3 Temmuz’da meydana gelen patlamayı duyar duymaz, patlama bölgesine ilk olarak başkan Babaoğlu gitti!
 

Başkan Babaoğlu, Hendek Belediyesinin bütün imkanlarını patlama bölgesi için seferber etti!

Belediyenin iş makineleri ve personeli, patlama bölgesinde gece gündüz çalıştı!

Başkan Babaoğlu, patlama bölgesinde çalışan ekiplerin yemek ve içecek başta olmak üzere, her türlü ihtiyaçlarını karşıladı.

Başkan Babaoğlu, hastaneye sevk edilen yaralı işçilerle ilgilenip, hastaneye yatanları ziyaret etti.

Başkan Babaoğlu, feci patlamada can veren işçilerin cenazelerine katıldı.
 

Başkan Babaoğlu, patlama sonrası Vali ve Kaymakam beyle birlikte patlamadan etkilenen mahallelerde hasar tespitlerine katıldı.

Başkan Babaoğlu, Vali ve Kaymakam beyle patlama bölgesine yakın mahallelerde yaşayan yaralı kadın işçilere geçmiş olsun ziyareti yaptı.
 

Başkan Babaoğlu patlama ile ilgili yapılması gereken her şeyi yapmaya çalıştı!
 

Başkan Babaoğlu, patlama bölgesinde üzerine düşen vazifeleri fazlasıyla yaptı!
Bu düşünceler sadece benim düşüncelerim değil!

İYİ Parti Genel başkan yardımcısı Sakarya Milletvekili Ümit Dikbayır da benimle aynı düşüncede!


Milletvekili Dikbayır, bu düşüncesini bir TV Programında canlı yayında söyledi!!!
 

Belediye Başkanı Turgut Babaoğlu’nun bu çalışmalarını görmezden gelenler, baltalamak isteyenler Bayraktepe Tesislerindeki MÜSİAD Yemeği ile kamuoyunda algı oluşturmaya çalıştılar!

Neymiş efendim, MÜSİAD’ın yemeğini başkan Babaoğlu organize etmiş…
 

Adam patlama bölgesinde canla başla çalışıp, kan ter içinde kalırken, birileri ona MÜSİAD Yemeğinin iftirasını atıyor…

MÜSİAD Yemeğinde gerçekler ortaya çıkınca, algı oluşturmaya çalışan iftiracıların yüzleri kızardı.

Utanma duygusu olanların yüzü kızarırken, bazı utanmazlar pişmiş kelle gibi sırıtarak, arsızca ortada dolaşıyor!
 

2. ALGI OPERASYONU...
 

Havai Fişek Fabrikasındaki yangın söndürüldükten sonra, İçişleri bakanı Süleyman Soylu’nun açıklamasına göre 15 tonluk patlayıcı madde kontrollü bir şekilde Taşkısığı bölgesine taşınıyordu.

Patlama işini Jandarmaya bağlı patlayıcı madde imha timi yapıyordu. Bu timin başında bir komutan vardı. Son 1-1,5 tonluk taşıma işlemi yapılırken, taşıma işinde kullanılan Hendek Belediyesine ait kamyonda patlama oldu.
 

Fabrikadaki patlamadan 6 gün sonra Hendek Belediyesine ait kamyondaki patlayıcılar indirilirken patlama oldu.


Patlayan kamyon Hendek Belediyesine ait olunca, algıcılar ortaya çıkarak, sözde iyi niyetle sorular sormaya başladılar.

İyi niyetli sorular;
 

  • Hendek Belediyesi kamyonunu patlayıcı madde taşıma işine kim göndermiş?
  • Kamyon şoförünün patlayıcı madde taşımak için yeterlilik belgesi var mı?
  • Patlayıcı konusunda bir bilgisi olmayan şoförü ve aracı görevlendirenlerin, bu konulardaki bilgi düzeyleri nedir?
  • Havai Fişek Fabrikası sahibine taksirle ölüme ve yaralanmaya sebep olmaktan dava açılırken, yetkisiz aracı ve şoförü görevlendirenlere dava açılacak mı? Diye iyi niyetle (!)sorular soruluyor.
     

Bu sorular ile MÜSİAD Yemeğinde olduğu gibi başkan Babaoğlu’na algı operasyonu var!
 

İçişleri bakanı Süleyman Soylu, bu konuyla ilgili açıklamasını yaptı.

Akılları bulandırarak, algı yapma zamanı değil. Her şey devletin kontrolünde yapılıyor.

Devlet, Hendek Belediyesinden kamyon istediği zaman, belediye vermek zorundadır.

Sakarya Valisinin ve Sakarya Cumhuriyet Başsavcısının kontrolünde, iç işleri bakanının bilgisinde olan bir iş için hem de Hendek için, Hendek Belediyesinin kamyon vermek zorundadır.

Bırakın bu basit algı operasyonunu, bu fabrika hangi belediye başkanı zamanında kuruldu?

Bu fabrikanın kurulabilmesi için imar değişikliklerini hangi belediye başkanı yaptı?
 

Fabrikada meydana gelen önceki patlamalarda o dönemin belediye başkanı ne gibi önlemler aldı?
 

Meydana gelen patlamalar sonrası bu fabrikanın Hendek’ten kaldırılması için çalışmalar neden yapılmadı?

Kamuoyunda sorulan sorulara gelince bu soruların muhatabı Başkan Babaoğlu değildir.

Konunun muhatapları Vali bey ile Sakarya Cumhuriyet Başsavcısının Kamuoyunun aydınlanması adına bu sorulara cevap vereceğini umuyoruz.