Sevgili okurlarım bugün ölümünün üzerinden 21 yıl geçen Başbuğ Alparslan Türkeş’in yaşadığı bir olayı sizlere anlatacağım. Günümüzde Türkiye ve dünyada yaşananları bir an hatırlayacak olursak Başbuğ Alparslan Türkeş’in ne kadar arandığını ve ihtiyaç duyulduğunu söylemeye bile gerek yok. Başbuğ’un çok fazla kişinin bilmediği bir davranışını, iri yarı bir İngiliz yarmasını okulun penceresinden nasıl aşağı attığını aktaracağım.

Ülkücü harekete gönül vermiş Memduh Akkoyunlu Kıbrıs’a gider. Otobüs beklerken Ahmet Munis isimli bir kişi ile tanışır ve birlikte aynı otobüste yolculukları devam eder. Aralarında sohbet ederlerken laf lafı açar ve Ahmet Munis Memduh Akkoyunlu’nun “Türkeşçi” olduğunu öğrenince çok sevinir ve heyecanlanarak benden selam söyle ona der çünkü Lefkoşa Ortaokulu’ndan sınıf arkadaşıdır. Ahmet Munis otobüs ilerledikçe o günleri yaşıyormuş gibi anlatmaya başlar:

"- Ortaokuldayız. Müdürümüzün tayini çıktı, bilmiyoruz nereye gitti. Yerine yeni bir İngiliz müdür geldi. Çam yarması gibi derler ya, işte öyle bir İngiliz. Sınıfa girdiği gün bizi şöyle bir iyice süzdü, süzdü, sonra gözü dolabın üzerindeki ipe asılı Atatürk’ün resmine takıldı… Yüzü buruştu, rengi değişti.."

Ahmet Munis Bey bir an duraklar ve devam eder:
"- Çam yarması İngiliz Müdür dişlerini sıkarak bize döndü, eli ile Atatürk’ün resmini işaret ederek, Çabuk şu resmi indirin diye bağırdı."

"- Hepimiz uyuşmuş gibiydik. Kimse yerinden kımıldayamıyordu. İngiliz Müdür aynı cümleyi üç defa tekrarladı fakat Atatürk’ün resmini indirmek için yerinden kıpırdayan bir Türk evladı olmadı. İndirin şu resmi cümlesini son defa tekrarlayınca Türkeş kalktı ve İngilize bağırdı:

- Bize o resmi kimse indirtemez. Cesaretin varsa sen indir de görelim!
İngiliz müdür öfkeden kıpkırmızı olmuştu. O çam yarması vücuduyla yay gibi fırlayarak bir sandalyeye çıktı ve ipi kopardı ki, daha inmesine fırsat kalmadan Türkeş yerinden fırladı sandalyeyi hızla iterek İngilizi yere düşürdü. Sonra bize döndü, Çabuk olun, tutun ayaklarından diye bağırdı. Biz de söyleneni yaptık, müdürü karga tulumba Türkeş’le tutarak pencereden aşağı savuruverdik..."

Başbuğ hayatı boyunca onlarca kötü durum ile karşı karşıya kalmış ve her birinde de durumun koşullarına aldırış etmeden Türk Milleti’nin değerlerini korumak için mücadele vermiştir. Yazıma şu sözler ile son vermek istiyorum.

Türk’ün ömrü yaşın olsun Başbuğum,

Tanrı dağı taşın olsun Başbuğum,

Dualar yoldaşın olsun Başbuğum,

Ki Peygamber gönlüdür gül Fatiha,

 Son Başbuğun ruhuna Fatiha…